Göze girmekle, göze almak arasında ciddi bir fark olduğu söylenir. Derdimiz göze girmek olmadı, göze aldığımız şeyler de hiç basit olmadı.
Sorumluluğun verildiği, yetkinin verilmediği bir bölgeye sözcülük yapıyorsanız işiniz birkaç kat daha yorucu oluyor.
Geride bıraktığımız 12 yılın muhasebesini yaptığımda; vicdan denen rahatlığın huzuru içerisindeyim. Net bir dille diyebilirim ki, sizden aldık, sizin için harcadık. Duyduğunuz güveni har vurup harman savurmadık. Söz verdik, sözümüzde durduk. Yanıltmadık. Kandırmadık. Aldatmadık. Net olduk. 12 yıldır bir kez bile tekzip yayınlamadık, yayınlatmadık. Bunlar kolay şeyler değil elbette.
23 Nisan 2012 tarihinde değerli dostlarım Yaşar Kayacan ve Gözde Yüksel öncülüğünde başladığımız yolculuk, günümüze kadar hem yerel, hem de ulusal anlamda ürettiğimiz haber, içerik ve organizasyonlarla; Kastamonu tanıtımına, en önemlisi insanının değerli olduğu anlatımını esas alan yayım anlayışıyla devam etti.
Dahası memleketten çıkmış cevherlerin, nasıl mücevhere dönüştüklerini gururla anlattık. Anlatırken o duyguyu iliklerimize kadar hissettik ve yaşadık. Biz yayın hayatına başlarken, bir elin bir parmağı kadardık. Şimdi koca bir değerler ailesi olduğumuzu cümle aleme gösterdik.
Biz bu alanda ve anlamda değerler üretirken ev sahibi olduğumuzu unutup bize rol biçmeye çalışan, “kiracı gibi dur” diyenlere de tavrımız gibi, duruşumuz da net oldu. Ne demiş büyükler “Ev sahibinin üzerine kapıyı kapatan, kendisi dışarıda kalır” öyle de oldular.
Bu süre zarfında sevgimize karşılık veren, emeği geçen okurlarımıza kesinlikle teşekkür ediyoruz. Aboneliğiniz en başta olmak üzere, yapılan habere koyulan bir “paylaş” ve “beğen” bile bizim çok değerlidir.
Yine geride bıraktığımız 12 yılda işimizi eksik ve az yapmış olabiliriz. İnanın, elimizde hiçbir zaman oluşmamış ve olmayan imkanlara rağmen yapabildiğimiz sadece bu kadarıydı. Zaten biz de çok iyi biliyoruz ki, “iyi olmanın düşmanı, daha iyi olmaktır.”
Bütün imkansızlıklara ve olumsuzluklara rağmen, 12 yıl boyunca Türkiye’nin 81 vilayetinde, 922 ilçesinde hiçbir memleket evladını yalnız bırakmadık. Bırakmayacağız.
Ez cümle: Şurası bir gerçek ki, bu dünyada iki tür insan vardır; “biri konuşan tür, diğeri de yapan tür.” İnsanların çoğu sadece konuşur, tek yaptıkları budur. Ama sözün bittiği noktada dünyayı değiştirenler, yapanlardır.
Biz yapmaya devam edeceğiz. Nice yıllara İstamonu
Selam ve hürmetle efendim.
