Çin’in Wuhan Eyaletinden çıkıp tüm dünyayı esiri yapan Corona felaketini fırsata çevirmek ister misiniz?
Öncelikle şunu beynimize silinmez kaleme yazalım, taşa yazar gibi kazıyalım ve işin ciddiyetinin idrakine varalım; evinizde kalınız, mümkün mertebe insanlarla irtibat halinde bulunmayınız… Bu hem kendiniz için hem de toplum için önemli ve elzem…
14 kuralı tüm bireylerin ezberlemesi ve uygulaması sadece bir yurttaşlık vazifesi değil, vatana hizmettir!
Sevgili dostlar;
Bu kritik süreçte bir taraftan hükümetimizin aldığı tedbirlere destek verirken diğer taraftan da Corona illetini fırsata çevirmek bizim elimizde…
Misal;
Camilerde cemaatle namaz kılmak yasaklandı. Bu, madalyonun öbür tarafını görebilenler için büyük bir nimet! En son ne zaman evimizde eşimizle, çocuklarımızla birlikte cemaat olarak namaz kıldık? En son ne zaman evimizin salonunu seccadeler süsledi? Gelin camiyi evimize taşıyalım, gelin cemaat olmanın hazzını yuvamızda yaşayalım. Tüm yeryüzü Allah’ın mescidi değil mi? O halde bizi cemaat olmaktan alıkoyan bir engel var mı? Babanın imam, oğulların müezzin, annenin, kız kardeşin, eşin bu cemaatin ziyneti olduğu bir vakit namazının huzurunu, zenginliğini, lezzetini tadabilmenin fırsatını değerlendirelim.
Misal;
Hayatın keşmekeşi ve koşturmacası içinde birçok aile, bir arada sofraya oturamıyor çoğu zaman. Özellikle sabah kahvaltısı ve öğle yemekleri adeta yangından mal kaçırırcasına apar topar geçiştirilen ve aile birlikteliğinin tadının alınamadığı zamanlar oluyor… Beş on dakikalık kahvaltı ritüelinin yerini sofradaki bir kuru ekmek, birkaç zeytinin eşlik ettiği upuzun ve her aile bireyinin diğerinin yüzünü gördüğü bir ziyafet sofrasına dönüştürmemizin önünde engel var mı şimdi? Birçok ailenin unuttuğu birlikte öğle yemeğine oturmak eylemini şaha kaldırmanın fırsatı değil mi bu zamanlar? Koca bir günün yorgunluğuyla, bezginliğiyle oturulan ve suratların günün yükünü taşıdığı akşam yemeklerini muhabbetin dibine vurulan keyif sofralarına dönüştürmek için bundan iyi fırsat olur mu?
Misal;
Bugüne kadar belki de yılda bir kitap okumadık… Ki ailecek okuma saatleri yapmak, hak getire! Anne, baba, çocuk, büyükanne, büyükbaba kim varsa, elimize kitapları alıp sessizliğin deryasında bir saat boyunca kitapların satırları arasında yüzmek için daha ne bekliyoruz? Ailece kitap okuma saati tertip edelim. Kitapların sayfaları arasına bırakalım zihnimizi, hayallerimizi, kendimizi… Sonrasında da bir saatimizde kitap kritiği yapalım. Yazarının şeceresini dökelim ortaya, eserlerinin ipliğini pazara çıkaralım, okuduğumuz kitaptaki tüm ayrıntıları sere serpe atalım sohbetin ortasına. Göreceksiniz bir saat bile yetmeyecek ve zamanın nasıl geçtiğini anlayamayacağız!
Misal;
Bin parçalı, iki bin parçalı, beş bin parçalı pazıllar (puzzle) alalım, serelim salonun ortasına. Ailecek kafayı yiyelim! İki parçayı birleştirmek için yüzlerce kombinasyonun üzerine hücum edelim topluca. Eşimizle, çocuklarımızla ortak bir eylemin havuzuna atalım kendimizi.
Misal;
Misal değil, fırsat… Aile olmanın hazzını yaşayalım!
Biliyorum, birçoğumuz uzun zamandır aile olarak bir arada bu kadar uzun zaman geçirmedik!
Sokaklara çıkıp hem kendimizin hem çevremizin hem de ülkemizin tadını kaçırmak yerine evimizde kalalım ve ailemizle birlikte olmanın tadını çıkaralım.
Çin’in Wuhan Eyaletinden çıkıp tüm dünyayı esiri yapan Corona felaketini fırsata çevirmek ister misiniz?
Öncelikle şunu beynimize silinmez kaleme yazalım, taşa yazar gibi kazıyalım ve işin ciddiyetinin idrakine varalım; evinizde kalınız, mümkün mertebe insanlarla irtibat halinde bulunmayınız… Bu hem kendiniz için hem de toplum için önemli ve elzem…
14 kuralı tüm bireylerin ezberlemesi ve uygulaması sadece bir yurttaşlık vazifesi değil, vatana hizmettir!
Sevgili dostlar;
Bu kritik süreçte bir taraftan hükümetimizin aldığı tedbirlere destek verirken diğer taraftan da Corona illetini fırsata çevirmek bizim elimizde…
Misal;
Camilerde cemaatle namaz kılmak yasaklandı. Bu, madalyonun öbür tarafını görebilenler için büyük bir nimet! En son ne zaman evimizde eşimizle, çocuklarımızla birlikte cemaat olarak namaz kıldık? En son ne zaman evimizin salonunu seccadeler süsledi? Gelin camiyi evimize taşıyalım, gelin cemaat olmanın hazzını yuvamızda yaşayalım. Tüm yeryüzü Allah’ın mescidi değil mi? O halde bizi cemaat olmaktan alıkoyan bir engel var mı? Babanın imam, oğulların müezzin, annenin, kız kardeşin, eşin bu cemaatin ziyneti olduğu bir vakit namazının huzurunu, zenginliğini, lezzetini tadabilmenin fırsatını değerlendirelim.
Misal;
Hayatın keşmekeşi ve koşturmacası içinde birçok aile, bir arada sofraya oturamıyor çoğu zaman. Özellikle sabah kahvaltısı ve öğle yemekleri adeta yangından mal kaçırırcasına apar topar geçiştirilen ve aile birlikteliğinin tadının alınamadığı zamanlar oluyor… Beş on dakikalık kahvaltı ritüelinin yerini sofradaki bir kuru ekmek, birkaç zeytinin eşlik ettiği upuzun ve her aile bireyinin diğerinin yüzünü gördüğü bir ziyafet sofrasına dönüştürmemizin önünde engel var mı şimdi? Birçok ailenin unuttuğu birlikte öğle yemeğine oturmak eylemini şaha kaldırmanın fırsatı değil mi bu zamanlar? Koca bir günün yorgunluğuyla, bezginliğiyle oturulan ve suratların günün yükünü taşıdığı akşam yemeklerini muhabbetin dibine vurulan keyif sofralarına dönüştürmek için bundan iyi fırsat olur mu?
Misal;
Bugüne kadar belki de yılda bir kitap okumadık… Ki ailecek okuma saatleri yapmak, hak getire! Anne, baba, çocuk, büyükanne, büyükbaba kim varsa, elimize kitapları alıp sessizliğin deryasında bir saat boyunca kitapların satırları arasında yüzmek için daha ne bekliyoruz? Ailece kitap okuma saati tertip edelim. Kitapların sayfaları arasına bırakalım zihnimizi, hayallerimizi, kendimizi… Sonrasında da bir saatimizde kitap kritiği yapalım. Yazarının şeceresini dökelim ortaya, eserlerinin ipliğini pazara çıkaralım, okuduğumuz kitaptaki tüm ayrıntıları sere serpe atalım sohbetin ortasına. Göreceksiniz bir saat bile yetmeyecek ve zamanın nasıl geçtiğini anlayamayacağız!
Misal;
Bin parçalı, iki bin parçalı, beş bin parçalı pazıllar (puzzle) alalım, serelim salonun ortasına. Ailecek kafayı yiyelim! İki parçayı birleştirmek için yüzlerce kombinasyonun üzerine hücum edelim topluca. Eşimizle, çocuklarımızla ortak bir eylemin havuzuna atalım kendimizi.
Misal;
Misal değil, fırsat… Aile olmanın hazzını yaşayalım!
Biliyorum, birçoğumuz uzun zamandır aile olarak bir arada bu kadar uzun zaman geçirmedik!
Sokaklara çıkıp hem kendimizin hem çevremizin hem de ülkemizin tadını kaçırmak yerine evimizde kalalım ve ailemizle birlikte olmanın tadını çıkaralım.
