Ülkemizde bulunan ve asli görevi bir planlama dahilinde proje üretmek olan birçok kurum ve kuruluşa sirayet etmiş, etkisinden kolay kolay çıkamadıkları bir hastalık bulaşmış durumda “Biz düşünmüştük.”
Çok kez memleketin öz kaynaklarını harekete geçirecek kültürel alanlarını zengin kılacak çalışmalar dahil ‘Atı alan Üsküdar’ı geçmiş.’ Planlamış, projelendirilmiş, hatta gerçekleştirmiş bir konuyu, taşıdığınız kuruluşun başındaki insana anlattığınız konuyu iki cümle ile bertaraf şeklidir; “Biz düşünmüştük.”
Basit cümle gibi görülmemeli, sözlerin içinde ve mimiklerde bir bezginlik ve iş güzarlık söylemi alıyor yerini adeta. Biz düşünmüştük; “Sen kim oluyorsun? Sana mı kaldı? Biz neyiz burada?” cinsinden ifadeler.
Dinlemiş olmak için dinleyen, okumuş olmak için okuyan, görmüş olmak için gören, duyularını tam anlamıyla kullanmayan, içerik tüketmek kadar üretmeye de çaba harcamayan bireyler toplumuna dönüşmüşüz çoktan.
Bazı çalışmalar vardır çok kıymetlidir. Potansiyelimizi ve atıl kalmış yanlarımızı, değerlerimizi de göstererek yeniden ve daha açık bir gözle bakmamızı sağlamakla kalmaz, bir özgüven oluşturur; üretenimiz, çalışanımız, okuyanımız, yerine yurduna daha bir sıkı bağlanır dediğiniz bir projeniz var. Yandınız alacağınız cevap değişmeyecek “Biz düşünmüştük.”
Hay düşüncenize sağlık.
Lütfen düşünün ve düşünmeye devam edin. Ülkemizin müreffeh yarınları sizlerin beyninde yükselecek.
Ez cümle: Her şeyiniz olabilir ancak farkında değilseniz hiçbir şeyiniz yoktur.
Sağlıcakla…