Japonya beş trilyon doların üzerindeki gayrisafi yurt içi hasılası (GSYİH), dünyanın en büyük üçüncü ekonomisi olması, 2. Dünya Savaşı’ndan sonra yaşanan büyük yıkımdan sonra özellikle 60’lı ve 70’li yıllarda uyguladığı kalkınma modeli ile her zaman incelenmeyi ve örnek alınmayı hak etmektedir.
Japonya, coğrafi şartlarının zorlukları (deprem, tsunami vb.) ve gerek küresel ölçekte gerekse yerel düzeyde yaşanan birçok ekonomik türbülansa rağmen dünya ekonomisinde önemini ve global rekabette sürdürülebilir büyümeyi başarmış bir ülke. Türkiye son iki yüzyıldır yüzünü batıya dönmüş bir ülke.
Kredi Garanti Sistemi’nin bizce en iyi modellerinden biri olan Japonya
Dünya GSYİH toplamı olan 80 trilyon dolar
Japonya’da kişi başı milli gelir 38 bin dolar seviyesinde iken Çin’de bu rakam 9 bin dolar seviyesindedir.
Endonezya KOBİ’lerin verimliliği konusunda başarılı bir örnek teşkil etmektedir.
CARİ DENGE
Çin’in yıllık 150 milyar doların üzerinde cari fazlası dikkat çekici. Güney Kore yıllık 60 milyar dolar üzerinde cari fazla veren diğer bir ülke. Güney Kore’yi Tayland 50 milyar dolar cari fazla ile takip etmekte olup Uzak Asya ülkelerinin büyük çoğunluğunun cari fazla vererek ekonomik büyümelerini ihracata dayalı üretim modeliyle sağladığı sonucuna varılabilir.
Beşten az çalışanı olan bu işletmelerin desteklenmesi, bu ülkelerin hükümet politikalarının temelinde bulunmaktadır. Çünkü doğrudan istihdamın en önemli fonksiyonunu bu işletmeler üstlenmektedir.
ÜRETİM
Çin başta olmak üzere Hindistan, Endonezya, Bangladeş, Tayland gibi ülkelerin de üretimdeki paylarını hızla artıracağı beklenmektedir.
MERKEZ BANKALARI FAİZİ
Uzak Asya’da, ortalama enflasyon artı 2-3 puanlık politika faizlerini görüyoruz. Kırgızistan, Moğolistan, Tacikistan gibi ülkelerde henüz gelişmiş Kredi Garanti Sistemi bulunmaması, KOBİ’lerin düşük enflasyona rağmen çok yüksek kredi faizlerine maruz kalmasına yol açmaktadır. KOBİ’ler, ölçülemeyen ve öngörülmeyen riskleri sebebiyle finansmana erişmede yüksek kredi faiz oranlarına maruz kalmaktadır.
KOBİ SAYILARI/PAYI
Uzak Asya’nın tüm ülkelerinde toplam işletmelerin neredeyse tamamı KOBİ ölçeğindedir. Örneğin Japonya’da 3,8 milyon KOBİ, Japon ekonomisinin resesyondan çıkışına, 2008 finansal krizin etkilerinin azalmasına ve istihdam artışına en önemli katkıyı sağlayan unsur olmuştur.
TEMİNAT SORUNU
Finansman sorununun bir başka boyutu da kredi verenlerin KOBİ’lerden istediği yüksek teminatlardır.
KOBİ’LERİN KREDİYE ERİŞİMİ
Japonya’da Kredi Garanti Sistemi ile kullandırılan kredilerin GSYİH’ya oranı %7,3 iken sistemden yararlanan KOBİ’lerin toplam KOBİ’lere oranı %36,7’dir. Yani hem sistemden yararlanan KOBİ sayısı hem de sistem büyüklüğü açısından Japonya, dünyada Kredi Garanti Sistemi’ni en etkin kullanan ülkedir. Güney Kore’de ise sistemden yararlanan KOBİ’lerin toplam KOBİ’lere oranı %26,7’dir.
Asya ülkelerinde KOBİ kredilerinin toplam kredilere olan oranı ortalama %12 civarındadır.
Japonya’da tüm işletmelerin %99,7’si KOBİ’lerden oluşmaktadır. Toplam istihdamın %68,6’sını KOBİ’ler sağlarken toplam üretiminde %51,7’sini yine KOBİ’ler gerçekleştirmektedir.
Japonya’da 2003’te gerçekleşen yoğun KOBİ iflaslarının ardından bu durumu engellemek için iki önlem alınarak faiz oranına sınır getirilmiş ve KOBİ’lerin kullanabilecekleri kredi miktarı, satış bilançosunun üçte biri olarak sınırlandırılmıştır.
ENDONEZYA
Kredi Garanti Kurumu riskin %70-80’ini, banka ise %20-30’unu paylaşmaktadır.