Sektöründe Büyüyenlerin Konuğu: Eyüp Aksu

Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Hüseyin Karadeniz ile SEKTÖRÜNDE BÜYÜYENLER’in Konuğu: Eyüp Aksu…

Herkesin içinde yarım kalmış bir sevda türküsüdür memleket aşkı. Daha benliğinizi elde etmeden sılaya duyduğunuz hasretle büyürsünüz gurbette. Çalışır, çabalarsınız… Bir müddet sonra hayal edersiniz; doğup büyüdüğünüz topraklara yatırımla dönmeyi…

İşte Eyüp Aksu’da bunu hayal edenlerden ve hayallerini gerçekleştirenlerden biri… 1971 yılında geldiği İstanbul’da 43 yıl öncesinin hasret ve özlemiyle sarılmış memleketine…

Hüseyin Karadeniz ile SEKTÖRÜNDE BÜYÜYENLER’in bu haftaki konuğu Çatalzeytin’in sahile bakan güzel yüzünü, yaptığı lüks konutlarla güldüren adam Yusufoğulları İnşaat ortaklarından ve Aksu Mermer’in sahibi Çatalzeytinli işadamı Eyüp Aksu…

***

Sizi kısaca tanıyabilir miyiz?

1958 yılında Konaklı Köyü Yusufoğlu Mahallesi’nde doğdum. İlkokulu köyümde bitirdim.1971 yılında İstanbul’a çok kısıtlı imkânlarla göç ettim. Annem köyde kalıp düzeni devam ettirmeye çabalarken, babam İstanbul’da çalışıyordu. Bende gelir gelmez mermercilik sektöründe işe başladım. 1981 yılında vatani görevim için işten ayrılana kadar geçen 10 yılda hep aynı iş yerinde çalıştım. Döndüğüm zaman ise kendi iş yerimi kurmak nasip oldu.

Usta-çırak ilişkisinden nasıl bir kazanım elde ettiniz?

Ustalarımı her zaman rahmetle anıyorum, Allah razı olsun onlardan. İşimizin püf noktalarını öğretmelerinin yanı sıra verdikleri nasihatler de hayatın her alanında pek çok fayda sağladı. Onlar sayesinde usta olduk ve işimizin hakkını verdik.

Başkan Uğuz ruhsat vermedi

Halinizden maddi ve manevi anlamda memnun musunuz?

Elhamdülillah memnunum. Zanaatım her şeyi verdi bana… Üretme duygusuyla severek ve itinayla çalışmam; itibar, kariyer, dürüst esnaf olmak gibi birçok özellik kattı.

Müşterilerinizle ilişkileriniz nasıldır?

İş yerimi açtığım ilk zamandaki müşterilerimle hala çalışıyor olmak benim için gurur kaynağı. Bizimle bir kere çalışan, sonrasında sürekli tercih etmiştir ve çevresindekilere de tavsiye etmiştir. Müşterilerimize 32 yıldır “Ben size iş yaptırdım ama pişmanım” deme fırsatını vermedik. A’dan Z’ye mermerle ilgili olan ne iş varsa AKSU Mermer olarak içerisindeyiz. Bu zamana kadar Gelen hiçbir işi asla küçümsemedik. Kapı eşiğinin ölçüsü alınıp mermer yapılacak denen müşterimize de, binam mermer yapılacak denen müşterimize de aynı ölçüde olduk. Küçük bir iş büyük işlere vesile olabiliyor. Şunu çok iyi biliyoruz ki; büyük detaylar, küçük ayrıntılarda gizlidir.

Kaç kişi istihdam ediyorsunuz?

İstanbul’da 200 metrekare alana sahip mermer atölyemizde 10 kişi istihdam ediyoruz. Çatalzeytin’deki inşaat işlerimizde ise 20 ila 30 kişi arası sayı değişiyor.

Çatalzeytin’de inşaat yapma fikriniz nasıl açığa çıktı?

Çatalzeytin’den 43 yıl önce ayrıldım. O gün bugündür hiç kopmadım. Her yıl mutlaka gider, köylülerimizi ziyaret eder, Sıla-ı rahim yapar dönerdim. İlimi, ilçemi, köyümü ve insanını çok seven biriyim. Köyümüz Çatalzeytin’e 6 kilometre mesafe olduğu için ilçe merkezinden bir ev almayı hep istemişimdir. Bu düşünceyle şu an inşaat projelerinde ortağım olan dayımın oğlu Ziya Yılmaz ile birlikte 200 metrekare kadar bir arsa satın aldık. Amacımız içerisinde kendimize ait birkaç dairenin olacağı bina yapmaktı. Ruhsat işlemleri için Çatalzeytin Belediye Başkanı Musa İhsan Uğuz’un makamına gittik, durumu kendisine anlattık. O da, ‘Ben size ruhsat vermem’ dedi. Tabii biz şaşırdık, çünkü normal şartlarda hiçbir engel olmaması gerekiyor. Neyse ki duruma açıklık getirdi; meğer bizim arsanın yanında, aldığımız kadar daha bir alan varmış, sahibi de daire karşılığında veriyormuş orayı. Musa Bey bizim orayı da alıp daha büyük bir inşaat yapmamızı söyledi. Başkanım böyle bir niyetimiz yok demeye kalmadı, arsa sahibini aradı: “İbrahim Amca sen arsanı vermek istiyordun, yanımdaki arkadaşlar oraya talipmiş verir misin?” diye sordu. Daha inşaatın ruhsatı çıkmadan araziye kepçe girdi. Bizim hiç aklımızda yoktu böyle bir yatırım, olay şakadan ciddiye döndü. Bir anda Çatalzeytin’de kendimizi şantiyede bulduk.

Ortağınız ne işiyle uğraşıyor?

Ortağım Ziya Yılmaz İstanbul’da ahşap dekorasyon üzerine işyeri var. Çatalzeytin’deki inşaat projesi öncesi zaten dolaylı yoldan ortaklaşa iş yapıyorduk.

Siz kendinize birkaç daire yapmak isterken, sonuç ne oldu?

Çatalzeytin hastane yolu dediğimiz cadde üzerinde 22 daireli inşaat yaptık. Her bir daire 125 metrekare ve 3+1 olarak satışa sunduk.

Peki, inşaat projeleriniz şu an ne durumda?

Çevreden gelen istek doğrultusunda bizde inşaat işlerimize devam etme kararı aldık. Yusufoğulları İnşaat olarak ikinci projemizi Hükümet konağı, eski askerlik şubesi arkasında kalan arazide yaptık. Binada 40 daire var, hepsi de 125 metrekare. Satılacak sadece 3 dairemiz kaldı. 3.projemezi ise yine sahile bakan cadde üzerinde hamamla PTT arasında yapmayı da düşünüyoruz.

Bu inşaatları 13 sene önce yapsaydık

Neden Yusufoğulları ismi?

Yusufoğlu, dedemin dedesinin lakabı. Büyük dedemizin lakabı köyümüzde Konaklı Köyü Yusufoğlu Mahallesi diye yaşar hala. Bizde bu sebeple inşaat sektöründe Yusufoğulları ismiyle yola devam etme kararı aldık.

Bu yatırımları yaparken sizi yıldırmaya çalışanlar oldu mu?

İçimizde memleket aşkı olmasaydı ilk hafriyatta terk ederdik Çatalzeytin’i. İlk inşaat projemizde birçok kişi karşı çıktı, çok kaba tabirler kullanıldı ama biz vazgeçmedik. Tabii onlarda hatalarını anlayıp kısa süre sonra bize hak verdiler. Çatalzeytin’in yerlisi olarak o zaman geri adım atsaydık, şimdi bu güzel günleri göremezdik. Bu vesileyle Belediye Başkanımız Musa İhsan Uğuz’a ufkumuzu açtığı için teşekkür ediyorum.

Çatalzeytin’de inşaat işleriyle uğraşmaktan hiç pişmanlık duydunuz mu?

Hayır, kesinlikle değilim. Aksine keşke inşaatları 3 sene önce değil de 13 sene önce yapsaydık ilçenin kalkınmasına ve gelişmesine önceden katkı sunmuş olsaydık dediğim oluyor. İnşaat işlerim sayesinde Çatalzeytin’de daha uzun süre kalma imkânım oluyor. Yılda 15-20 gün kalmak için konut sahibi olmayı düşünürken, şimdi oradaki en lüks inşaatları yapıyor olmak benim için gurur kaynağı. İlçeye ekonomik girdi sağlamak, farklı kişilerin orayı tanımasına vesile olmak, çokça duygulandırmıştır beni. İnşallah, daha da sebep oluruz.

İnşaatta kullandığınız ürünleri nereden tedarik ediyorsunuz?

Hep milliyetçi olduk. Bütün inşaat malzemelerini ya Çatalzeytin ya da çevre ilçelerden almayı tercih ettik. Bu dönemde biraz İstanbul’u da kattık ama yoğunlukla Kastamonu’dan yapıyoruz alışverişimizi.

Kaç çocuğunuz var, onlarda sizinle aynı sektörde mi?

2 kız, 1 erkek; 3 çocuk babasıyım. 36 yaşındaki oğlum öğretmenlik yapıyor. Boş vakti olduğunda mutlaka bizlere yardımcı olur, sağ olsun.

Hemşerilerinize bir mesajınız var mı?

Türkiye’miz, hele de memleketimiz her şeyiyle ayrı bir güzel. Bu memleketin, insan potansiyelinin kıymetini bilelim. Dostluğa önem verelim. Tebessüm eden bir yüz taşımak çok önemli. Bunun yanında güzel işlere sebep olmak da ayrı bir güzellik. Hayatın bize sunduğu güzelliklerin farkına vararak yaşayalım.

Son olarak gazetemiz hakkındaki görüşlerinizi alabilir miyiz?

Başta sizi ve ekibinizi yürekten tebrik ediyorum. İSTAMONU’nun güzel bir yayın ilkesi var. Hep devam etsin inşallah. Ben diğer günlük gazetelere de aboneyim, onlara biraz göz gezdiririz sonra masadan kaldırılır. Ama İSTAMONU gazetesi bir hafta masamızdan kalkmaz. Boş kaldıkça her köşesini okurum. Müşteriler geldiği zaman bizim yörenin gazetesi diye gururla gösteriyorum. Böyle bir gazetenin varlığı bana huzur veriyor, Allah razı olsun sizlerden.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

İstamonu ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!