Duymaya alıştığımız propagandaların aksine söylemlerindeki dobralığıyla bu haftaki Hüseyin Karadeniz ile SÜRMANŞET’in konuğu: Tarihi Yarımada İnşaat ve Artok Petrol Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Rüzgar…

Tarihi Yarımada İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Rüzgar:

“Otizimli çocukları hayata katmak ailenin eğitimiyle olur”

Lafla peynir gemilerini yürütenlerin dünyasında iyiliğin ve yardımseverliğin ete kemiğe bürünmüş hali Ahmet Rüzgar…

Dışardan gözlemlediğinizdeki sert duruşunun ardında; güçlü, gururlu ve dünyaları içine alabilecek bir yüreğe sahip olduğunu fark edemezsiniz çoğu zaman. Ön görülerinizden sıyrılıp biraz samimiyetle yaklaştığınızda yalansız, riyasız dünyasının kapılarını açar size sonuna kadar.

İstanbul’a göç eden çoğu işadamından farklı değildir hayat hikayesi. Tek farkı elde edindiği imkanları altın tepside insanlara sunma isteğidir ve yaptıklarıyla yetinmemesi.

Duymaya alıştığımız propagandaların aksine söylemlerindeki dobralığıyla bu haftaki Hüseyin Karadeniz ile SÜRMANŞET’in konuğu: Tarihi Yarımada İnşaat ve Artok Petrol Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Rüzgar…

***

Sayın Rüzgar öncelikle röportaj talebimizi kabul ettiğiniz için teşekkür ederiz. Kastamonu camiasında hayırseverliğiniz ve bonkörlüğünüzle tanınan bir işadamısınız. Çevrenize karşı sergilediğiniz bu iyimser tavrın sebebi nedir?

İnsani bir beklenti içerisinde değilim. Şükürler olsun azimle çalışarak belirli bir mevki kazandım. Allah’ım bize birçok güzellik lütfetti. Bizde O’nun yolunda harcıyoruz. Allah’ın bana verdiklerinin yanında benim insanlara verebildiklerimin az bile olduğunu düşünüyorum.

2012 yılında Kas-Der Genel Başkanlığı adaylığınız gündeme gelmişti. Kastamonululara kültür evi, derneklerin aynı merkezde toplanacağı merkez gibi birçok projeniz olduğunu açıklamıştınız. Seçim turlarına başladığınız o süreçte neden geri adım attınız?

İstanbul’daki Kastamonuluların birçok ihtiyacı olduğunu gözlemlemiş, bu sebeple de aday olmuştum. Projelerim hemşerilerimin menfaatini gözetmekteydi. Ancak bu konuda bazı kanaat önderlerimiz geri planda durmamı ön gördüler. Latif Bey’in aday olmasını uygun buldular. Bu sebeple bende geri çekildim.

Size karşı gösterilen bu tutum karşısında kırıldınız mı?

Asla! Ne o dönemde ne de şimdi herhangi bir küskünlük ya da kırgınlık söz konusu değil. Hatta onlara teşekkür etmem gerekir. Hem vaktimi hem de paramı harcayacaktım, buna mani oldular.

Kas-Der Genel Merkez kongre süreci yaklaştı… Yeniden aday olmanız konusunda teklif gelse kabul eder misiniz?

Hayır, kesinlikle kabul etmem. İşlerime yoğunlaşma hedefindeyim. O zaman derneğe ayıracağım maddi kaynakları Kastamonu’da çeşitli ilçelere aktardım. Başkan olmak ve yeniden kaynak ayırmak gibi bir düşünce içerisinde değilim.

İş hayatınızda hangi alanda faaliyet gösteriyorsunuz?

Artok İnşaat Petrol ve Tarihi Yarımada İnşaat olmak üzere iki alanda faaliyet gösteriyorum.Artok İnşaat Petrol’un bünyesinde Bozkurt’ta benzin istasyonu bulunuyor. Birkaç benzin istasyonuyla da görüşmelerimiz devam ediyor. Önümüzdeki günlerde büyük ihtimal olumlu sonuç alacağız.

Tarihi Yarımada İnşaat olarak ta hem konut inşa ediyoruz hem de restorasyon işleriyle ilgileniyoruz.

İnşaatlarınız sadece tarihi yarımadada mı?

Firmamızın merkezi tarihi yarımadada kurulduğu için bu isimle faaliyet gösteriyoruz. Daha önceleri sadece Fatih Bölgesi’nde aktiftik. Artık diğer bölgelerimizde de faaliyet gösteriyoruz. Kartal ve Habiplerde 100-150 dairelik konut projemiz mevcut. Yakında inşaatlara başlayacağız. Sirkeci’de de yeni bir otel yapımını üstlendik.

Kaş kişiyi istihdam ediyorsunuz?

Şuan 250 kişi.

Oldukça geniş bir sosyal çevreniz var… Çocuklarınızla diyaloğunuz nasıldır?

Özellikle 17 yaşındaki küçük oğlumun eğitimi ve gelişimiyle yakından ilgiliyim. Doktorlar yüzde 90 otizm teşhisi koymuşlardı. Şu anda bu oran yüzde 10’a düştü.

Kaç çocuğunuz var? Onların sağlık durumuyla ilgili herhangi bir problem var mı?

1 kız, 2erkek babasıyım. Kızım 30, oğlumun biri de 28 yaşında. Onların herhangi bir sağlık problemi yok.

Peki, çocuğunuzun otizimli olduğunu öğrendiğinizde ne yaptınız?

Oğluma teşhis koyulmadan önce otizm hakkında hiçbir bilgimiz yoktu. Doktorların yönlendirmesiyle özel bir eğitimle bu durumun üstesinden gelebileceğimizi öğrendik. Bu tür hastalıklarda öncelikle ailenin eğitimli olması gerekiyor ki çocuğun gelişim süreci hızlansın. Ailece aldığımız eğitimler ve onun aldığı özel eğitimler sonucu önemli bir yol kat ettik. Geçen süreç içerisinde Kocaeli Üniversitesi’nde örnek aile seçildik.

2002 yılında da Şener Zihinsel ve Bedensel Engelliler Otistitik Çocuklar Eğitim Derneği’ni kurdum. Şimdi İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin engelli çocuklarla ilgili yaptığı tüm çalıştaylara katılıyorum ve tecrübelerimi aktarıyorum.

Dernekteki işleyiş nasıl?

Sosyal güvencesi olmayan otizmli çocukların ve ailelerinin ücretsiz eğitim almasını sağlıyoruz. Her yıl yaklaşık 34 çocuğumuzun masrafını karşılıyoruz.Bu tedavi ve eğitim süreci oldukça pahalı. Her birinin aylık gideri yaklaşık 50 bin.

Herhangi bir kamu kurum ya da kuruluşundan maddi destek alıyor musunuz?

Hiçbir yerden destek almadık, başvuru da yapmadık. Çalışmalarımızı Şener Holding’le birlikte yürüttük. Finansmanın büyük desteğini onlar sağladı.

Ailelerden yardım alıyor musunuz?

Böyle bir durum söz konusu bile değil. Hatta ailenin maddi durumu kötüyse yardım ediyoruz. Çünkü eğitim görmeyen aile çocuğunu eğitemez. Çocukların günde 2 saat eğitimleri için evden uzaklaşmaları hem aileye hem de çocuklara büyük katkı sağlıyor. Eve kapanan bir çocuk enerjisini boşaltamadığı için oldukça saldırgan olabiliyor.

İnebolu İkiyaka köyünden olduğunuzu biliyoruz… Kastamonulu olmak sizde hangi duyguları uyandırıyor?

Kastamonu ülkemizin en güzel insanlarının yetiştiği yer. En büyük gurur kaynağım Kastamonulu olmak. Yılda en az 10 sefer Kastamonu’ya giderim. Ayrılmak zor geliyor memleketimden; 5 saatte gittiğim yol dönüşte 15 saati buluyor. Herkes memleketini sever ama ben daha çok seviyorum. Hemşerilerime hizmet etmeye çalışıyorum. Kastamonu’da doğduk, orada yetiştik, gurbete geldik ama neticede döneceğimiz yer yine Kastamonu.

Kastamonu’daki son yıllardaki gelişmeleri nasıl değerlendiriyorsunuz?

Memleketimizin geleceği açısından güzel yatırımlar yapıldı. Havalimanının açılması, başlayan duble yollar, tüneller daha umutla yaklaşmamızı sağlıyor. Ancak biz yapılacak olan yatırımlarla sevinip, övünürken, başka illerin tamamında bu yatırımlar yapılmış. Diğer illerle mukayese ettiğimde geri bırakıldığımızı düşünüyorum.

Kastamonu’da gerçekleştirmek istediğiniz yatırımlar var mı?

Oldukça fazla gözlemlediğim eksik var. Ancak birini hayata geçirebilecek gücüm olsa diğeri açık kalır. Kastamonu tüm gelişmelere rağmen inadına geri kalmış bir il. Ama bu durum bakir kalmasını sağlamış. Anadolu’nun bozulmayan şehri, evliyalar diyarı bu haliyle de güzel. Neticede Kastamonuluların Kastamonu’da doyması gerektiğini düşünüyorum. Bende elimden geldiğince bu konu üzerine yöneliyorum. Yakın gelecekte köyümde yaptırdığım bir konak var orada 8 tane bungalov ev yapacağım; doğa ve avcılık turizmini geliştireceğim. Bir de gelenlere organik yiyecekler ikram edeceğim. Bu konuda da köyde yaşayan ailelerle çalışacağım. Bir aile kuyu kebabı için kuzu yetiştirecek, biri yumurta için tavuk, diğeri de tarlasında meyve ve sebze. Köylüyü köyde kalkındırma projesi diyorum ben buna.

Ailenizden birileri var mı memlekette?

Babam Hakk’ın rahmetine kavuştu. Annem ve küçük erkek kardeşim memlekette yaşıyor.

Kaç kardeşsiniz?

Sekiz çocuklu bir ailenin ben en büyük oğluyum. 3 kız, 4 erkek kardeşim var.

İstanbul’a ne zaman geldiniz?

İstanbul bizim hayat üniversitemiz oldu. Ailenin en büyüğü olarak 1987 yılında önce ben geldim.Daha sonra kardeşlerimi yanıma aldım. Birlikte çalıştık. Şimdi hepsi farklı iş kollarında başarılı çalışmaları yürütüyor.

Kastamonu iş adamlarından oluşan derneklere üye misiniz?

Kastamonu Kalkınma Vakfı (KKV) yönetim kurulu üyesiyim, Kastamonu Sanayici ve İş Adamları Derneği(KASİD) üyeliğim bulunuyor.

KKV’de üst düzey yaklaşık 90 işadamı bulunuyor. Bu potansiyele rağmen gerekli atılımların yapıldığını düşünüyor musunuz?

Kastamonu ne kadar yürüdüyse vakıfta o kadar yürüyor. Kastamonulu iş adamları Kastamonu’ya sahip çıksaydı memleketimiz uçardı. Vakfa sahip çıksalar vakıf uçar. Vakıf 650 öğrenciye burs veriyor. Bence hiçbir şey değil. Masanın A takımında oturan bir kişi, bu bursu rahatlıkla tek başına ödeyebilir. Kastamonulu işadamı zekatını tam verse zaten burs almayan Kastamonulu öğrencimiz kalmaz.

Vakıf dışında burs verdiğiniz öğrenciler varmı?

Ülkemizdeki son gelişmeler sebebiyle öğrencilerimiz yurtlarda yer bulma problemiyle karşı karşıya geldiler. Fatih’te daireler kiraladım. Burada kalan öğrencilerin yüzde 80’i Kastamonulu. Onların kiralarını, ev giderlerini, gıda tüketimlerini karşılıyorum.

Son olarak abonesi olduğunuz İstamonu hakkında neler söylersiniz?

İstamonu Gazetesi, bizim sözcümüz. Bizim dile getiremediklerimizi yetkili mercilere ulaştıran ihtiyaç duyduğumuz bir yayın organı.

Kastamonu?

Memleketim.

İstanbul?

Ticaret yaptığım 2. memleketim.

Anne?

Herşeyim.

Emek?

Emek olmadan hiçbirşey olmuyor.

Para?

Tapmam.