İstamonu Yazarlar
  1. Haberler
  2. Yazarlar
  3. TİCARET, LOJİSTİKLE AYAKTA KALACAK

TİCARET, LOJİSTİKLE AYAKTA KALACAK

Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

 

Korona’ya rağmen ticaret, lojistikle ayakta kalacak

Görünmez bir virüs, bugüne kadar geri plana attığımız bazı konu ve sektörleri yeniden hatırlattı, adeta yeniden görünür kıldı. Bunlardan biri de lojistik sektörünün ticaretimizdeki önemi galiba. Yurtiçi taşımacılık, uluslararası taşımacılık, hatta genel ifade ile yurtiçi ticaret, ihracat ve dış ticaret denildiğinde ilk akla gelen sektör olan lojistiğin, tüm sıkıntılarına ve sorunlarına rağmen yine de ticaretin nefes alması için ciğer rolünü üstlendiğini Korona Virüs ile gördük.

Krizlere alışık, her krize uygun çözüm üretme becerisi ve yetkinliğine sahip sektörlerin başında geliyor lojistik. Öyle ki; Körfez Krizi’nde Irak’ta ya da Afganistan’da yaşanan sıkıntılarda bile Türk lojistikçisinin destekleri bu krizlerin aşılmasında büyük katkılar sağlamıştı. Lojistik, şimdi de Korona Virüs ile verilen mücadelede yine nefer rolünde.

‘EvdeKal’ çağrıları sonrası tüm Türkiye evlere kapanırken dışarıda kalanlar başta sağlıkçılar, ardından gıda tedarikçileri ile lojistikçiler oldu. Bizler evlerimizde koruma altındayken taşımacılık sektörü hizmet vermeye devam etti ve hala aralıksız hizmetini sürdürüyor. Hepimiz evlerimizden sipariş veriyoruz. Peki hiç düşünüyor muyuz? Tüm bu siparişler herkesin kapısına kadar teslim edilirken arka planda nasıl bir organizasyon var? Hizmetler aksamadan nasıl devam edebiliyor? Evlerimizden işlerimizi yönetirken, dışarıda eskisinden de daha fazla mesai harcayarak ticaretin devamını sağlayanlar kimler?

Özellikle uluslararası taşımacılıkta kota gibi tarife dışı engellerle karşılaşmasına, vize sorunlarıyla boğuşmasına rağmen, hizmete ara vermeyen lojistik sektörünün üzerine Korona krizi ile birlikte başka hangi yükler bindi? Hiç düşündük mü?

1996’dan itibaren, yani doğu bloğunun yıkılmasıyla taşımacılık alanında Türkiye aleyhine birçok uygulamaya şahit olduk. Dünya Ticaret Örgütü tarafından ticarete engel konulamaz ifadesine rağmen taşımacılıkta tarife dışı engellerin var olduğunu ve bu engellerle nasıl baş edildiğini biliyoruz. Bu konuyu biraz irdelemek, lojistik sektöründe Korona öncesini ve sonrasını değerlendirmek üzere Uluslararası Nakliyeciler Derneği Eksi Başkanı Tamer Dinçşahin ile uzun bir sohbet gerçekleştirdik. Bu sohbette kendisinin verdiği detayların özetini ve Korona Virüs nedeniyle artan maliyetlerin rekabetin önünde bir engel olmaması için yapılması gerekenleri aşağıda sizlerle paylaşıyorum.

*Öncelikle sektördeki en temel sıkıntılar kota ve vize konularında yaşanıyor. Örneğin Macaristan’ın Türkiye’ye uyguladığı araç kotası nedeniyle bu ülkeden geçmesi gereken tırların ancak 5’te 1’i geçiş izni alabiliyor. Kalan araçlar ise ne yazık ki yolu uzatmak ve başka güzergahlar üzerinden geçiş yapmak durumunda kalıyorlar. Sonuç olarak kaybedilen zaman ve artan yakıt giderleri nedeniyle maliyetler yükseliyor. Ayrıca tır şoförlerine turist muamelesi yapılarak 90 günlük vize verilmesi ise başka bir sorun. Bunlar Avrupa’nın bize uyguladığı haksız yaptırımlar.

*Ama gelin görün ki Korona Krizi, Avrupa’ya yaşadığımız bu sıkıntıların anlaşılmasını sağlayan bir süreç yaşattı. Dün kota koyanlar, bugün; hafta sonları, bayramlar veya tatil günlerinde de araçların yürümesine, günlük 9 saatlik yürümenin 11,12 hatta 13 saat olabileceğine, şoförlere evrak sorgulaması yapılmamasına, şoförlerin sınır kapılarında 15 dakikadan fazla bekletilmemelerine karar verdi. Yıllardır bizim yaşadığımız sıkıntıları 1-2 ay yaşayanlar, acilen bu önlemleri devreye aldılar.

*Tamer Dinçşahin’in üzerinde ısrarla durduğu diğer konu ise, lojistiğin dolayısıyla ticaretin asla durmaması ve lojistik maliyetlerinin uluslararası rekabeti olumsuz etkilememesi gerektiğiydi.

Tedbir paketini sorduğumda;

-Pakette lojistik sektörünün diğer sektörlerden ayrıştırılmamış olduğunu,

-Vergi ve SGK’da yapılan ertelemenin lojistik sektörü için büyük bir rahatlama sağlamayacağını,

-Özellikle KDV kısmının uluslararası taşımacılık yapanlar için bir anlam ifade etmediğini, zaten bu firmaların KDV muafiyetinin olduğunu,

-Kısa çalışma ödeneğin de eskisine göre daha fazla çalışmak zorunda olan lojistik sektörü için yaraya tam merhem olmadığını,

-Eximbank, KGF gibi destek paketlerinden taşımacıların yararlanamayacağını ortaya koyan yanıtlar aldım

Lojistikçilerin beklentilerini ise;

-ÖTV’siz yakıt desteği

-Bacasız fabrika olarak nitelendirilen ve taşımacılıkta kullanılan araçlara yönelik ödenen Motorlu Taşıtlar Vergisi’nin en azından bir dönem alınmaması

-Taşıma destekleri, taşınan yük ile ilgili navlun desteği

-Alternatif güzergahlardan kaynaklı ek maliyetlerin sübvansiyonu şeklinde sıralayabiliriz.

Sektöre bu destekler sağlanırsa maliyetlerdeki artış şirketlere yansıtılmayacak, böylece uluslararası ticarette rekabet gücümüzü artacaktır.

Benden aktarması…

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

İstamonu ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!