featured

Sökmen: ❝Makamı Hayal Etmemiştim❞

Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Hüseyin Karadeniz ile SÜRMANŞET’in konuğu İBBSatınalma Daire BaşkanıMustafa Sökmen…

İstanbul Büyükşehir Belediyesinde 15 yıllık görev süresinin ardından Satın Alma Daire Başkanı olan Mustafa Sökmen, İBB’nin tüm ihale trafiğini takip eden 150 kişilik ekibin başında yer alıyor. Bu zamana kadar siyasi otoriteyi arkasına almadan bulunmanın güç olduğu makam, kendisine kurum içindeki özverisi sonucu taltif edilse de coğrafyanın kaderi olduğu gerçeği gün yüzüne çıkıyor.

Öyle ki;

Cide’de dünyaya gözlerini açtıktan dört ay sonra gurbet ile tanışan Sökmen’in, 37 yaşında daire başkanlığına geçmesi anlamlı bir tevafuk oluyor.

Hayatındaki ezberleri de yine kendisi bozuyor.

Yükseköğrenimi sonrası sözleşmeli memur olarak girdiği İBB’de uzun yıllar makam hayali kurmuyor… İlk gençlik yıllarında gördüğü ve öğrendiği; siyasi bir gücün varlığının olması şartı çünkü. Bu gücün de ne kendisinde ne de çevresinde olmadığını çok iyi biliyor.

Özveriyle çalışarak en iyi bildiği işi yapıyor sadece. Alanıyla ilgili tüm mevzuatları yakından takip ediyor. Yıl 2013’ü gösterdiğinde ise ilk terfiini alıyor; ihale şefliği. Böylece kendi hayatındaki dönüm noktası da başlıyor. Bilgi ve tecrübelerini paylaşmak amacıyla; İstanbul Büyükşehir Belediyesi başta olmak üzere, Türkiye Belediyeler Birliği aracılığı ile çeşitli belediyelerde mevzuatı en ince ayrıntısına kadar anlatıyor.

Sökmen’in kariyerindeki en hızlı yükselişi ise 2020’de gerçekleşiyor. Geçtiğimiz yılın başlamasıyla önce İhale İşleri Şube Müdürü, senenin ikinci yarısında ise Satın Alma Daire Başkanı oluyor.

Bize de gurur duymak, bu gururu da okurlarımızla paylaşmak düşüyor.

İstanbul Büyükşehir Belediyesinin (İBB) en hareketli birimlerinden birinin başındasınız, beklediğiniz bir terfi miydi bu?

Satın Alma Daire Başkanlığının en alt kademesinden yani çekirdekten yetiştim. Sindire sindire en üst kademeye geldim. Olayın en acıklı tarafı şu olabilir; İBB’ye başladığım 2006’dan 2013’e kadar hiçbir kariyer planı yapmadım. Taşeron firmada sözleşmeli olarak işe girdiğimde bir bilgisayar ve masa verdiler. Siyasi bir desteğiniz yoksa beklentiniz de olamaz düşüncesine sahiptim. Hiçbir beklenti içine girmeden sadece işimi iyi yapmak için çok çalıştım. 2013 yılında bu özverim sonucu şef oldum. O zaman bir şeylerin değişebileceğine dair inancımı kazandım ancak sadece bilgiyle yer almanın güç olduğu daire başkanlığını hiç hayal etmemiştim; çok zor ve önemli bir makam. Aynı zamanda siyasi bir makam.

Göreve gelirken siyasi bir desteğiniz oldu mu peki?

Cide’de doğduktan dört ay sonra İstanbul’a gelmişiz. Babam esnaflık yaparak, çocuklarının eğitimi ve yetişmesi için çaba gösterdi. Siyasetle uğraşan hemşerilerimizi kurumdaki terfilerim sonrası tanıdım. Göreve başladığımda merhum Kadir Topbaş yönetimdeydi, sonrasında Mevlüt Uysal ile çalıştım. 2019 seçimlerinin ardından Başkan Ekrem İmamoğlu ve ekibinin göreve gelmesinden kısa bir süre sonra atamam yapıldı. İşimi severek yaptım hep. Mevcuttaki konumda olmamı sağlayan durumun çalışma hayatında gösterdiğim performans sebebiyle olması dolayısıyla da ayrıca gururluyum.

Satın Alma Daire Başkanlığının görev ve yetkileri nedir?

Daire Başkanlığına bağlı üç birim bulunuyor; ihale işleri müdürlüğü, satın alma müdürlüğü ve levazım ve ayniyat müdürlüğü. İBB’nin yaptığı, para harcadığı ihalelerin tamamını biz gerçekleştiriyoruz. Müdürlükler dosyaları belli bir aşamaya getirdikten sonra bize iletiyor. Biz komisyonların sekreter görevini gerçekleştiriyoruz. Pazarlık, açık ihale usulü veya belli istekliler arasındaki ihale usulüne göre yapılan, para harcanan bütün ihaleleri tek bir elden, ihale işleri müdürlüğü aracılığıyla gerçekleştiriyoruz. Kurumun tüm ihale süreçlerini biz yönetsek de bütçenin tamamından sorumlu değiliz. Satın Alma Daire Başkanlığının ayrı bir bütçesi var, kendi gerçekleştirdiği ihaleler bulunuyor.

İstanbul gibi bir metropolde söz sahibi olmak nasıl bir his?

İstanbul kadim bir şehir. Hem bütçesi hem de nüfusu bakımından dünyanın birçok ülkesinden büyük. Türkiye’nin birçok şehrinde eğitimler verdim, İBB de ülkemizin göz bebeği bir kurum. Böyle bir metropolde yapılan hizmetlerde katkınızın bulunması gerçekten çok değerli.

Kurumun çekirdeğinden yetişmiş biri olarak nasıl bir idareci olduğunuzu düşünüyorsunuz?

Bulunduğumuz birim, hata yapma lüksümüzün olmadığı, çabuk ve doğru karar alınması gereken bir yer, stresli bir ortamımız var. Dolayısıyla bazen bu durum davranışlarımıza yansıyor. Kendimi yanlış ifade ettiğimi düşündüğümde hemen gönül almaya çabalıyorum.

Bütün kademelerde görev yaptığım için ikna edilmesi zor bir kişiliğimin olduğu gerçek. Sorun varsa çözüm de muhakkak vardır. 150’ye yakın personelimiz bulunuyor. İçeride yetiştiğim için arkadaşları tanıyorum, işin tüm süreçlerini biliyorum. Bu benim için bir avantaj.

Gelecek için kendinize hedef belirliyor musunuz?

Makamların hepsinin gelip geçici olduğuna inanıyorum. Benden önce dört daire başkanı vardı. Dolayısıyla biliyorum ki ben de gelecekte bu makamda olmayacağım. Tek düşündüğüm işimi en iyi yapmak, kurum içinde personelin çalışırken de çalıştıktan sonra da arkamdan güzel anmalarını sağlamak. İmza atmanın vermiş olduğu bir bilinçle hareket ediyorum. Yaptığım işlerde her zaman kamu menfaatini oluşturacak şekilde karar vermeye çalışıyorum.

Kastamonulu olmak size ne ifade ediyor?

Yılın yarısını memlekette geçirdiğim dönemlerim oldu. Üniversiteye hazırlık sürecimi köyde geçirdim. Memleketimi çok seviyorum. Eşsiz bir yer olduğunu düşünüyorum. İmkan olsa da bağlı kalmak zorunda olmasak köyde yaşamayı isterdim. Kastamonulu olmaktan çok mutluyum ve gurur duyuyorum. Bizim oranın insanı biraz ezgin oluyor. Kendilerini tam olarak ifade edemiyorlar. Yapıları girişken olmuyor. Siyasi yönümüz güçlü olmadığı için böyle düşünebiliriz. Bu bazen iyi bazen de kötü. Keşfedilmeyi bekleyen bir yapımız var. Kendimizi pazarlama gibi bir durumumuz yok. Bu konuda geride kalıyoruz. İnsanlarımız gerçekten çok temiz ve saf. Vatanına milletine bağlı insanlar olduğunu biliyorum. Dolayısıyla biraz da desteklendikleri zaman kamuda veya özel sektörde çok iyi yerlere geleceğine inanıyorum. Devletin de buna ihtiyacı olduğunu düşünüyorum. Çalışma ekibimde Kastamonulu arkadaşların olması da beni ayrıca sevindirir. Ama bu işe sadece Kastamonu özelinde bakmıyorum. Vatanını milletini seven insanlar belli bir yere gelmeli.

İstamonu’yla ne zamandır tanışıyorsunuz, faaliyetlerini nasıl değerlendiriyorsunuz?

İstamonu Gazetesi’ni yaklaşık 5 yıldır tanıyorum, biliyorum. Sosyal medyada da takip ediyorum. Bütün Kastamonululara ulaşmaya çalışıyorsunuz, Kastamonu’nun sesi oluyorsunuz. İnsanların birbirinden haberdar olmasını sağlama yönünde güzel adımlarınız var. Bu açıkçası takdire şayan bir durum, tebrik ediyorum. Birinin bunlara öncelik etmesi gerekiyor. Birleştirici bir güç olduğunuzu düşünüyorum. Yarın öbür gün birileri birilerine ulaşmak istediği zaman sizin vasıtanızla olmuş olacak. İstamonu’nun hazırladığı Ticaret Rehberi Dergisi’nde Kastamonulu hemşerilerimiz var. Onlarda da bize fayda sağlayacağına inandığımız arkadaşları kendi listemize ekleyeceğiz; belki ileriki dönemlerde farklı şekillerde faydalanabileceğimizi düşünüyorum.

1983 yılında Cide’de doğdu. İlk, orta ve lise öğrenimini İstanbul Fatih’te tamamladı. İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi’nden 2005 yılında mezun oldu. 2006’da İstanbul Büyükşehir Belediyesi İhale İşleri Müdürlüğünde göreve başladı. 2013’te İhale Şefliği görevine getirildi. Sakarya Üniversitesi Mahalli İdareler ve Şehircilik bölümünden “Belediye Hizmetlerinin Gerçekleştirilmesinde İhale Uygulamaları: İstanbul Büyükşehir Belediyesi Örneği” Projesi ile 2014 yılında Yüksek Lisans derecesi aldı. 2016’da İhale İşleri Müdür Yardımcısı olarak görevlendirildi. 3 Ocak 2020 tarihinde İhale İşleri Şube Müdürü ve 28 Ağustos 2020 tarihinde ise Satın Alma Daire Başkanı olarak atandı. Evli ve 1 çocuk babasıdır.

Haber: İSTAMONU I ÖZEL

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

İstamonu ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!