Kimde sevgi var ise ,
Allahın varlığı ondadır …
der, Mevlâna. Öylesine bir duyuşu ve düşünüşü hayatına tatbik etmiş, içsellemiş insanların bakışlarına bakın, dikkat edin.; hırs yok, zalimlik yok, kırmak-dökmek yok. Üretmek, paylaşmak, sevindirmek var.
Sevmeden insan olunmuyor,insanlaşılmıyor kısacası.
Insan neden sever peki?
“Seni seviyorum”la başlayıp, “sevmeden yaşayamıyorum”la biten cümleler.
Hiç düşündünüz mü, insane neden sever?
Kendisine sorup cevap alabilen olmuşsa demek ki sevmenin anlamını kavramış, demektir.
Cevap bulamayanlar henüz yola çıkmış ama nereye gideceğini bilememiş, demektir.
Düşünmeyi de düşünmemiş olanlarsa benim nazarımda ” ne bulursam yerim” düşüncesine sahip olanlar demektir. Hal böyleyken konuyu biraz daha savuralım, biraz daha dallandıralım, biraz daha ayıklayalım kavram kalabalığından.
Sevmek bir ihtiyaç, nasıl bir ihtiyaç? Temel bir ihtiyaç.
İnsanın tekamüle ermesi için, yaşadığını hissetmesi için, temel bir ihtiyaç.
Bir çiçeğin kokusu kainatı, yaşamayı seviyorum demektir.
Bir rüzgarın esmesi, bir güneşin doğuşu, bir damla yağmurun sesi, bir karıncanın ayak sürüyüşü, bir arının vızıltısı, sıcacık ekmeğin kokusu, bir yudum suyun ferahlığı…
Gerisini siz tamamlayın.
Yani kainatta insana hizmet eden, insanın hizmet ettiği ne varsa hepsi sevgiden titrer, hepsi sevgi bekler, kavrayış ve tutunuş bekler. Yalnızlığı sevmemek demek sevmek, yalnız olmaka demek ayrıca. Yalnızlaşmak ama yalnız olmamak demek. Seven insanların gözlerine, tavırlarına dikkat ediniz. Bir keyfiyet bir kemiyet yoktur, derin bir tevazu ve feraset vardır; saygı uyandırır herşeyden once.
Boşuna değildir sevmek…
Boşuna değildir sevilmek…
Boşuna değildir yaratılmış olmak, boşuna değildir, kainatın bir yerinde bir sabah bir gül doğması.
O gül ki kokusunu tüm alem duyar.
O gül ki, kokusu tüm alemi sarar.
O gül ki, sevilmiştir ezelden, bize sevmeyi öğretmek için gönderilmiştir.
O hal bize emanet değil, asliyettir.
Asilce de yaşanmalıdır.
Yerlerde sürümeden, ezdirmeden, ezilmeden.
Sevdiğiniz kadar güçlü, sevdiğiniz kadar güzelsiniz..
Sevdiğiniz kadar güzelleştirebilirsiniz dünyayı…
Herkes kendi bildiği gibi sever…
Toprakta sever, her canlıyı ve her ölüyü..
Üstünde yaşamaya değer bir eser bıraktığı kadar…
Selam ile.