On bir ayın sultanıdır Ramazan…
Tok olanın açın halinden anladığı en güzel günlerdir…
Birlik – beraberliğin,
Kardeşliğin,
Yardımlaşmanın doruk noktasına ulaştığı bir sevgi, saygı, merhamet iklimidir…
….
Ramazan ayının benim için en büyük güzelliklerini çocuklar oluşturur…
Ramazan’da çocuk olmak ayrı bir güzelliktir çünkü…
Normal zamanlarda yataktan vinçle kaldırdığımız çocuklar, Ramazan’da sahura bizden önce kalkar…
Ve büyükler orucu iftar vaktine kadar tutarken onlar kuyruğunu tutmakla yetinir!
Top atılıp sala verildi mi herkesten önce çocuklar niyet eder oruca…
Ve ertesi gün öğlen vakti geldi mi kuyruğunu yakaladıkları orucu bırakıverirler…
Ama bizim iftara kadar kilitlediğimiz ağzımıza, onların öğlen açılan oruçları saflıkta, ihlasta, samimiyette on basar…
İftar vakti yaklaştı mı, en çok çocuklar sabırsızlanır… Ve herkesten daha fazla bir huşu ile ezanın okunması bekler, top atışını ilk önce duyabilmek için kulaklarını dört değil sekiz açarlar…
Hele teravih namazları…
Cümbüşün koptuğu, en güzel oyun alanıdır çocuklar için teravih namazları…
En sabırlı olanı teravihin ikinci selamında koparır kayışı…
Ön saflarda cemaat huşu içinde namazını eda ederken, caminin en arka saflarında kıkırdamalar başlar…
Her selamın ardından ön saflar bir de geri dönüp sert bakışlarla selam verirler…
Bilmezler ki, son saflarda kıkırdayanlar birer melektir…
Namazı kaynatanların hepsi de günahsız, tertemiz yüreklerdir…
….
Teravih namazlarımızı bırakın çocuklar şenlendirsin…
Unutmayın ki,
Eğer camiler arka saflarda yaramazlık yapan çocuklardan mahrumsa
Tehlike çanları çalıyor demektir!
…..
Hepimize hayırlı Ramazanlar…
Özellikle çocuklara…