Şehirler destanları, efsaneleri, hikayeleri ile can bulur…
Kahramanlarıyla yaşar…
Evliya ve enbiyaları ile huzura sarılır…
Kimi şehirler vardır ki;
Olmayan tarihinin bit pazarında tarih arar…
Bulduğu ufacık kırıntıları büyüteçle devleştirir ancak…
Kimi şehirler de vardır ki;
Şüheda fışkırır her karış toprağından…
Evliya – enbiya yatar maneviyat kokan toprağında…
Kahramanlık hikayesi mi?
İstemediğin kadar fazladır…
O kadar fazladır ki, başkalarının deve yaptığı pireleri serçe parmağıyla ezecek büyüklükteki kahramanlarının bir çoğu hatırlanmaz bile bolluk yüzünden…
Kastamonu’da öyle şehirlerden birisi…
Kastamonulu olmak Mevla’nın bir lütfudur insana…
Tarihin dehlizlerinden dört nala ileri atılan sayısız kahramanın torunu olmak…
Peygamber Efendimiz’i görmekle şereflenmiş bir sahabe; Kaysül Hemedani El Asgar-i Hazretlerinden Hazret-i Pir Şaban Dede’ye; Müfessir-i Alaaddin’den Cebrail Efendi’ye gökteki yıldızlar misali evliya ve enbiyanın hayır dualarını kalkan yapmak…
Her kula nasip olmaz çünkü…
Toprağın kara bağrında sıradağlar gibi duran o kahramanlardan birisi de Yunus Mürebbi…
Rivayet odur ki;
Kastamonu’nun fethi için gelen ordudaki genç bir nalbant çırağı olan Yunus Mürebbi, rüyasında Peygamber Efendimiz (SAV)’ i görür.
“Yarın bana kavuşacaksın, fakat elinde bayrakla gel!” müjdesi ve emri doğrultusunda kumandanın huzuruna çıkıp durumu anlatarak ordunun SANCAKTARI olur…
Ve Yunus Mürebbi’nin sancaktarlığını yaptığı ordunun fetih mücadelesinde Kastamonu Kalesi burçlarına diktiği sancağı yere düşürmemek sevdasında vücuduna saplanan onlarca okla şehadet şerbetini içen, İki Cihan Serverine kavuşan Yunus Mürebbi, mertebelerin en yükseğine ulaştığı yerde defnedilir.
O gün bu gündür Kalenin batı tarafındaki burçta nazlı nazlı dalgalanır bayrak! Yunus Mürebbi’nin yere düşürmediği sancak gölgeler genç şehidi…
Tekfur kızı Moni’ye inat kullandığım mahlastır Yunus Mürebbi…
“Bu hikaye ne kadar gerçekçi?” diye soranlara cevabım:
Tekfur kızının anahtar safsatasından daha gerçekçi diyebilirim…
Ya da Kızılderililerin kafa derisi yüzmesinden…
Robin Hood’u, Süpermen’i, Örümcek Adam’ı, Tarzan’ı falan katmıyorum… Noel Baba Hazretlerinin ise ismini bile anmıyorum…
Genç nesillere idoller vereceksek, Yunus Mürebbiler, Şerife Bacılar, Seyit Onbaşılar göreve hazır!
Yazar mahlasımın niye “Yunus Mürebbi” olduğunu merak edenler;
Moniler girdabında Yunus Mürebbiler olmaktır gayemiz…