Birkaç gün içinde yeni hükümetin kurulması için Sayın Ahmet Davutoğlu’nun görevlendirileceği belli oldu.
Zaten beklenen bir durumdu.
Yerli olmayan derin yapıların senaryosu Sayın Devlet Bahçeli’nin ferasetiyle bozuldu.
Yerli olmayan derin yapı iktidarı CHP marifetiyle teslim alacağını düşünüyordu.
Tabii ki, iktidarı ele geçirebilmek için denkleme MHP’nin ilave edilmesi gerekiyordu.
Sayın Bahçeli bu oyunu bozdu.
%60’lık bir blokun olmadığını, başkasına paye verme hakkının Kılıçdaroğlu’nda olmadığını ortaya koydu.
Bahçeli’nin bu hamlesi yerli olmayan derin çeteyi hoplattı.
Hakaret okları hemen Sayın Bahçeli’ye yöneltildi.
Yabancı derin yapıyı anlamak için onların sesi olan Bonzai namı diğer cemadatı haşhaşiyun ve Rodos çetelerinin neşriyatını takip etmek yeterlidir.
Emirlerine amade olanı parlatırlar, neşriyatlarında bolca yer verirler. Kendilerine hizmet etmediği veya hizmet etmeyi bıraktığı anda “tu kaka” ilan ederler.
Peki, bundan sonra ne olabilir?
İktidar denkleminde MHP yer alır mı?
MHP HDP ile koalisyon ortağı olabilir mi?
Bence olabilir.
Hatta olmalıdır diyorum.
Bunu dememin sebebi Güneydoğu illerindeki intibalarımdır.
İntibalarımı belirttiğim yazımda “Vatandaşın genel kanaati bu seçimlerin huzuru sağlayabilmesi için koalisyonun geniş bir tabanda olması yönündedir.
Okuyucularıma garip ve absürt gelebilir.
Lütfen yazıyı serinkanlılıkla okuyunuz ve inanmıyorsanız bahsi geçen illerde oturan insanlarla konuşunuz ve yorumlarınızı görüşmelerden sonra yapınız.
Vatandaş dış mihrakların oyununun AK Parti, MHP ve HDP koalisyonu ile bozulabileceği kanaatini taşımaktadır.
Buradaki hava farklı kombinasyonlarla oluşacak bir koalisyonun bazı mihraklarca istismar edileceği kanaatindedir.
AK Parti, MHP ve HDP koalisyonu etnik ayrıştırmaları azaltacağı, çatışma ortamını ortadan kaldıracağı yönünde bir kanaat hâkimdir.
İlk bakışta olamayacak gibi görünse de böyle bir koalisyonun fayda sağlayacağı gülencilerin ve benzer yapıların tuzaklarının boşa çıkarılacağı söylenebilir.
Böyle bir koalisyon mümkün olmazsa “erken seçim” gündeme gelmelidir anlayışı güneydoğuda hâkimdir.
Tabii ki, arzumuz gönül coğrafyamızın tamamını kuşatacak, silaha, şiddete ve korkuya son verecek yapının oluşmasıdır” diye belirtmiştim.
Vatandaşın beklentisi doğrultusunda bir koalisyon AK Parti, MHP ve HDP arasında olabilir?
Yeter ki yerli olmayan derin çeteler aşılabilsin.
Şiddet ve silah reddedilsin.
Eğer çatışma ortamını oluşturan ve ondan beslenen yapı deşifre edilirse bahsi geçen koalisyonun kurulması ülkemize huzur kazandıracaktır?
Bundan şüphem yoktur.
Unutulmamalıdır ki, küs olanlar barışır.
Ortada küslük oluşturulmuşsa küsenler barışmalıdır.
Mekke’nin fethi sonrasında Hz. Peygamber’in (s.a.v.) müşriklere karşı tutumunu unutmayınız.
Okuyunuz, ibret alınız ve yaşayınız.
Vahşi’ye karşı Hz. Muhammed’in (s.a.v.) yaklaşımını öğreniniz ve uygulayınız.
Unutmayın ki, aynı camide, aynı safta, aynı kıbleye yönelen taban (AK Parti, MHP, HDP tabanı) birlik, dirlik ve irilik istiyor.
Taban tavandan derin çetelerin senaryolarını bozmayı bekliyor.
Üç partinin tavanından beklenen oyunu bozmalarıdır.
Şiddetsiz, silahsız ve kavgasız bir Türkiye istiyoruz.
Her partinin fikirlerini, görüşlerini ve ideallerini korkmadan, çekinmeden ve endişelenmeden ülkemizin her karış toprağında haykırabildiği bir Türkiye istiyoruz.
Her vatandaşın “oy”unu dilediği partiye dilediği yerde korkmadan verebildiği bir Türkiye istiyoruz.
Parti başkanlarına sesleniyorum.
Birbirinizi ötekileştirmeyin.
Milletin sesini duyunuz.
Kandan, silahtan ve şiddetten beslenen yerli olmayan çetelerin oyununu bozunuz.
Birlikte koalisyon kurunuz ve ülkenin huzuruna katkı sağlayınız.
Selam ve Sabırla…