Hüseyin Karadeniz ile SÜRMANŞET’in Konuğu: Ahmet Güzel…
Manav tezgâhından, milletvekilliğine Güngören’den geçmiş.Zorunlu değil, gönüllü talip olmuş hizmete…Bu haftaki Hüseyin Karadeniz ile SÜRMANŞET ’in konuğu, ‘Güngören’i çamurlu yollardan bugünlere getirenlere teşekkür ederim’ diyecek kadar hakkaniyetli, her köşesinde adımlarının olduğu ilçeye hizmet etmek için kararlı bir duruşa hâkim güngörmüş biri; CHP Güngören Belediye Başkanı Ahmet Güzel…
1999-2002 yıllarında milletvekili olduğunuz İstanbul’da, bu dönem Güngören ilçesinden Belediye Başkan adayı gösterildiniz. Güngören sizin için neyi ifade ediyor?
Babam manav Hacı Aziz Güzel’i ifade ediyor. Babam Güngören’in en eski esnaflarından biriydi. Manav dükkânının tartısı fazla tartar, kasası az alırdı. Aklımıza gelmeyen en ince ayrıntıyı düşünürdü hep. Müşterilerine sunduğu katkıyı gizlerdi. Mesela; yarım kilo taze fasulye istendiğinde bir kilo veren, neden böyle yaptığını sorduğumda ise ‘Oğlum yarım kilodan fasulye yemeği olmaz, demek ki insanların fasulye alacak parası yok’ diyen düşünceli bir insandı. Esnafken hizmet etmekten çekinmezdi. Güngören’e hizmet duygum o günlerden geliyor.
Hataya dair ilk adımlarınız manav tezgâhından geçiyor öyleyse…
Kastamonu’dan 3 yaşında İstanbul’a göç etmişiz. 3 kardeşin en büyüğü ben olunca mücadeleye de erken yaşta başladım. Babam önceleri ekmek satarak evimizi geçindiriyordu.1969 yılında da manavlık yapmaya başladı. Güngören’de ev aldık. Dükkânda işlerimiz iyi olduğu için babam beni okutmak istemiyordu, tezgâhta duracak güvenilir adam lazımdı çünkü. Maliye Bakanı müsteşarlarımızdan Erdoğan Öner ve Yalçın Öner’in babaları Hasan amca benim okumam için babama çok baskı yaptı. Önlük boyumdan büyük olduğu için ayağım takılır yere düşerdim. Çilesini çok çektiğim için mesleği de unutma şansım yok.
Çocukluğunuzun Güngören’i nasıldı?
Çocukluğum gençliğim Güngören’de geçti her köşesini, her sokağını adım adım bilirim. Üniversiteye gideren ayakkabılarımın altına demir takardım, çamurlu yollarda yürürdük.O günlerden bugünlere kimlerin emeği geçmişse teşekkür ediyorum.
Nasıl bir belediyecilik anlayışına sahipsiniz?
Aileden başlayarak toplumun her kesimini ve Güngören halkının tamamını kucaklayan bir anlayışa sahibim. Yenilikçi çağdaş belediye, halka hizmet veren şeffaf belediye olmak için hareket edeceğiz. Bunun için gerekirse 24 saat uyumadan çalışmaya hazırız. Güngören’de yaşayan insanlarla ortak karar alarak sorunları çözmeye, insanları mutlu etmeye çalışacağız. 2013 yılında Güngören Belediyesi’nin sağlığa ayırdığı bütçe 236 bin lira, matbaa hizmetlerine ayırdığı bütçe ise 26 milyon lira. İnsanların temel ihtiyaçlarını yok saymak mantığa uygun değil.
Sizce bir belediye başkanı nasıl olmalı?
Belediyede hizmet veren herkes farklı bir anlayışa sahip olmalı, öncelikle belediye başkanı bunu sağlayabilmeli. Belediye başkanı halkın derdine gerçekte çözüm bulabilmeli, vatandaşın belediye başkanıyla yüz yüze görüşmesine bir engel olmamalı.
İstanbul’un her ilçesinde olduğu gibi Güngören’de kozmopolit bir ilçe, her ilimizden insan mevcut. Siz belediye başkanı seçilirseniz herkesi kucaklayacak ne gibi faaliyetler düşünüyorsunuz?
Siyaset hayatımda tüm kültürleri birlikte yaşamış ve bundan büyük haz duymuşumdur. Farklılığımızın zenginliğimiz olduğu düşüncesindeyim ve farklılıklar hiçbir zaman hizmete engel değil. Belediye başkanlığımda bu yüzden güzel dostlukların kurulacağı inancınayım. Güngören’de 81 vilayetimizden hemşerimiz var. Nasıl ki kendi memleketimize gidiyorsak diğer illere de gideceğiz. Kardeş belediyeleri artırarak dostluğumuzu daha çok pekiştireceğiz.
Peki, sosyal ve sağlık alanında ne gibi projeleriniz var?
İlçemizde yaşayan ihtiyaç sahibi insanlara Güngören Kartı vereceğiz. Bu kart ile hasta olan ilacını ücretsiz alabilecek. Her muayene olan kişi için devlet zaten para ödüyor. O parayı belediye bütçesi ile takviye ederek bu sistemi çözeceğiz. Belediye bütçesinin 60’ta 1’i bu projeye aktarılacak. Güngören’de engellilerimiz gerekli düzenlemeler yapılmadığı için gizleniyor. Bu konuda da düzenlemeler getireceğiz. Sadece sosyal alanda değil spor faaliyetlerinde de etkin olmalarını sağlayacağız. Engellilerin kurduğu Ampute takımı var. Onlariçin stat kurmanın yanı sıra takımınsponsoru da belediye olacak. Güngören’i engellilerin sesinin dünyaya duyurduğu bir ilçe yapma çabasındayız.
Bir de eğitimin sisteminin değişmesiyle şuanda tam bir karmaşa yaşanıyor Güngören’de. Mehmet Nesin Özmen Mahallesi’ndeki ilkokul kapatılmış, çocuklar Merter’e gidiyor. Merter’de de ortaokulun kapatılması sebebiyle öğrencilerimiz başka yerde okumak zorunda kalıyor. Bu yanlış politika sonucunda aileler de çocuklar da mağdur. Servise verecek parası olmayan aileler kar kış demeden çocuklarını okula bırakmak durumunda kalıyor. Şehir kurulurken plan yapılmaması, eğitim alanlarının, sosyal alanların eksikliği bu mağduriyeti yaşamamıza sebep oluyor. Ama bunların çözümü var.
Güngören metrekarede kişi başına düşen insan sayısı ile ön sıralarda… Böylesi sıkışık bir yerde kentsel dönüşümle nasıl savaşacaksınız?
İlk 3 ayda zaten İstanbul’un makro bir planını yapacağız. Plandan sonra da Güngören’de kentsel dönüşüme başlayacağız. Kentsel dönüşümde hiçbir vatandaşımız kendi evinden daha küçük bir evde oturmayacak. Hiçbir vatandaşımızın cebinden bir kuruş para çıkmayacak. Bu konuyla ilgili Büyükşehir Başkan Adayımız Mustafa Sarıgül’le de konuştuk, onun ekibi de çalışmaya başladı. Zaten daha önce genel başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu Güngören’de yaptığı toplantıda bu sözü vermişti. Güngören’de ve CHP’li hiçbir belediyede kentsel dönüşüm nedeniyle vatandaşımız zorlanmayacak, evlerine el konulup masraf çıkarılmayacak. Sulukule’de muhteşem kültürü yok ettiler. Orada 8-10 kişiyi de zengin ettiler. Bunlar birilerini zengin etme sanatıdır. Bu sanatkâr insanların hepsine de 31 Mart’ta son verilecek.
Yerel yönetimler tarafından yapılan sosyal yardımları nasıl değerlendiriyorsunuz?
Sosyal yardım adı altında yapılan uygulamaların hepsi yanlış. Kimin gerçekte ihtiyaç sahibi olduğu, kime ne verildiği belli değil. Ayrıca ihtiyaç sahibivatandaş göstere göstere yapılan yardımlarla rencide oluyor. Az önce bahsettiğim Güngören Kart ile bu uygulamalara kesin çözüm bulacağız. Yardıma muhtaç kişiler sıkı bir denetim sonucu belirlenecek, belediyenin düzeni doğrultusunda kartlara 250-350 lira arası para aktarılacak. Bir kere değil , her ay düzenli olarak bu yükleme yapılacak. Alışveriş merkezlerinde %15 oranında ihtiyaç sahiplerine indirim yapılmasını sağlayacağız. Vatandaşımız çekinmeden Güngören Kart sayesine ihtiyaçlarını karşılayabilecek.
21. dönem İstanbul milletvekilisiniz, o günlerde Kastamonu’da hangi çalışmalarda yer aldınız?
Milletvekili olduktan sonra Kastamonu’ya güzel şeyler yapma fırsatı bulduk.Kastamonu’da o dönemde çok çalışkan arkadaşlarımız vardı.Cide, Azdavay, Pınarbaşı ile birlikte o bölgenin milli park ilan edilmesi bizim girişimlerimiz neticesinde gerçekleşti.
Ama engellemelerle de karşılaşıyorduk. Hatta biryerde yaptığım konuşmada Kastamonu’nun turizm cenneti olacağını söylediğimde en üst düzey mülki idare amiri bıyık altından gülüp, Kastamonu’da turizm olmaz diye bizimle çatışıyordu.
Eksik kaldığınızı hissetiniz mi peki?
Kastamonu’da yarım bıraktığım bir iş var, o da Taşköprü’deki Pompeipolis Antik Kenti. 1983-1994 yıllarında Kastamonu Arkeoloji Müzesi tarafından birer aylık koruma kazısı yapılan antik kentte 2006 yılından beri düzenli çalışmalar yapılıyor fakat daha hız verilmesi gerektiğini düşünüyorum. Mutlak suretle sponsor bulunmalı ya da başka kaynaklar buraya aktarılmalı.
İstanbul Büyük Şehir Belediye Başkanı’nın farklı bir partiden olması hizmet anlayışınızda değişime sebep olur mu?
Ben hizmet sırasında particiliği reddeden bir insanım. Yakamda duran CHP rozetini belediye başkanı olduğumda çıkarıp, yerine Güngören Belediyesi’nin rozetini takacağım. Milletvekili olduğum dönemde İstanbul Belediye Başkanı Ali Müfit Bey farklı partidendi ama bizim hizmetimize, görüşlerimizi sunmamıza parti engel değildi. Akbil vapurda da trende de geçmiyordu. Bizim önergemizden sonra gerekli çalışmalar yapıldı. Bayrampaşa Cezaevi’nin duvarının yıkılmasında da etkimiz oldu ve bunları yaparken parti gözetmedik. Bundan sonrada gözetmeyeceğiz.
Son olarak okurlarımıza vehemşerilerinize bir mesajınız var mı?
1999 yılında 7.sırada milletvekili adayı olduğumda arkadaşlarım, yakınlarım bile inanmazken, hemşerilerim bir kere beni yalnız bırakmadı. Beni omuzladılar ve kabul ettiler. Allah hepsinden razı olsun. Güngören’deki en büyük gücüm, güven kaynağım, buradaki halkın şahsıma olan sevgisidir. Batı Karadenizliler ve Kastamonulu hemşerilerimindesteği ile Güngören’e belediye başkanı olurum.
10 soru,10 cevap
Kastamonu?
Canım
Güngören?
Hizmet istediğim yer
Ahmet Güzel?
Çalışkan
Anne?
Kutsal varlık
Bayrak?
Vazgeçemeyeceğim tek şey
Emek?
En saygı duyduğum
Yerel yönetim?
Türkiye’de yanlış yapılan bir iş
Para?
Senin olsun
Sağlık?
Her zaman Allah’tan dilediğim tek şey
Eğitim?
Olmazsa olmazım