Hüseyin Karadeniz ile SÜRMANŞET’in Konuğu: Umut Özkan…
Umut olmadan yaşar mı insan? Tüm gönüllerin dilediği dualar muhakkak ki kabul edilir. Sadece ne istediğimizi bilmek gerekir… Sahip olmak istediğimiz her ne varsa; uğruna muhakkak çalışmak gerek, özveriyle… Önümüze çıkan tüm engelleri- engellemeleri aşarak dimdik durabilmek gerek…
“Bir’e Çeyrek Kala” toplantılarımıza katılanlar bilirler. Bütün derdimiz ve arzumuz siyaset mekanizmasında görev alan Kastamonuluların sayısal çoğunluğa erişmesi ile birlikte var olanları da hemşerilerimizle kaynaştırmak olduğunu. Bu sayfalarda yüzlerce hemşerimize yer verdik aynı duygularla, ömrümüz yettiği sürece de devam edeceğiz…
Siyasi platformlardaki yetersizliğimiz yıllardır dilimize pelesenk oldu. Öyle ki kendi söylemlerimiz gözümüzün önüne perde çekti. Kaç memlekete nasip olmuştur Karadeniz ile Marmara Denizi’ni bağlayan ve Asya ile Avrupa’yı ayıran İstanbul Boğazı’na ev sahipliği yapan 40 belediyeli,81 vilayetten insanın yaşadığı eşsiz şehir İstanbul’un iki ilçesinde siyasi temsilcisinin olması…
Kastamonulara nasip olmuş…
Avrupa Yakası’nın değişen ve gelişen siluetlerinden olan Esenler’de genç ver özel bir ilçe başkanı Avukat Umut Özkan…
İnsani duyguların en çok ele alındığı Hukuk alanında elde ettiği tecrübeleri, sosyal hayatında karşılık beklemeden aktarabilme becerisine sahip… Adliyelerin iç soğutan görünümünün aksine, samimiyetiyle ön planda bulunuyor.
Bu haftaki Hüseyin Karadeniz ile SÜRMANŞET’in konuğu genç, dinamik, aktif ve dürüst kişiliğini Kastamonulu olmakla pekiştirmiş, siyasetin umudu Avukat Umut Özkan…
***
Zor zanaat siyasetin içeresinde yer almak… Görevde uzun süre kalmakta ayrıca özveri isteyen bir durum olsa gerek. 6 yıldır AK Parti Esenler İlçe Başkanısınız, siyasete nasıl adım attınız?
Siyasete AK Parti’nin kurulmasıyla birlikte başladım. İstanbul Hukuk Fakültesi’nde okuduğum yıllarda arkadaşlarımızla eğitimimize, mesleki kariyerimize yurt dışında devam etme düşüncesindeydik. Çünkü Türkiye’nin o zamanki ekonomik ve sosyal durumu bize gelecek vadetmiyordu. Türkiye’nin sıkışmışlığı, tükenmişliğinin aşılabileceğine dair umutlarımız azalmıştı. Bizim bu düşüncelerde olduğumuz süreçte AK Parti kurulma aşamasındaydı. Yeni söylemler, yeni bir akım… Recep Tayyip Erdoğan’ın karizmatik kişiliği, güçlü yapısı bize geleceğe dair umut verdi. İlk siyasi adımımı da Esenler’de gençlik kollarında çalışmalara katılarak attım. Zaman içerisinde ilçe yönetiminde; seçim işleri, SKM başkanlığı, ilçe seçim kurulu üyeliklerinde görev aldım. 2008 yılında tek liste halinde gidilen kongrede arkadaşlarımın teveccühüyle de ilçe başkanlığına seçildim. O günden itibaren mücadelemizi ailemize, memleketimize laf getirmemek adına sürdürüyoruz.
Size duyulan bu güveni neye bağlıyorsunuz?
Bence insanın hayatındaki en önemli şey, yapmış olduğu işi severek ve isteyerek yapması. Parti içerisinde yapmış olduğum bütün görevleri hiçbir beklenti içerisinde olmadan, hizmet etme arzusuyla severek ve isteyerek yaptım. Çünkü Türkiye’nin gelişimini, büyümesini gördük. Türkiye’nin çok iyi yerlere gidebileceğinin umudunu yaşadık. Bu düşünceyle çalışırken, teşkilattan arkadaşlar beni göreve uygun gördüler, rabbim de bugünleri görmemizi nasip etti.
Oldukça yoğun mesai harcamanızı gerektiren bir mesleği icra ediyorsunuz aynı zamanda. Avukatlık ve ilçe başkanlığını bir arada yürütmek zor olmuyor mu?
Zamanı gelince ilçe başkanlığı görevini başkalarına devredeceğiz, avukatlık ise ömrüm yettiği sürece devam edecek. Bakırköy’de ekip arkadaşlarımın bulunduğu bir ofisimiz var. Açıkçası yükün ağırlığını biraz onlar çekiyor. Tabii ki ben de mesleğime ara vermiş değilim.
Mesleğinizin, siyasi çalışmalarınıza katkısı oluyor mu?
Aslına bakarsanız bütün ilişkiler hukuk çerçevesi içinde yürüyor. İnsani hukuk var, dostluk hukuku, akrabalık hukuku var. Avukatlar yoğun bir şekilde siyasetin içerisinde yer alıyorlar. Bende siyasi görevimde avukat olmanın avantajını yaşıyorum. İlçe başkanlığı aynı zamanda halkla birebir iletişimi gerektiriyor. Mesleki tecrübelerimizi, hayat tecrübelerimizi paylaşarak, insanların bize aktardığı problemlerine çözüm bulma noktasında daha hızlı çalışabiliyoruz.
Bize imreniyorlar
İlçe başkanlığında geçen 6 yıllık süre içerisinde keşkeleriniz var mı?
Şükürler olsun hiç keşke demedik. Daha iyi çalışmalar yapmak adına hayıflandığımız olmuştur bazı dönemler. Ama geriye dönüp baktığımızda Türkiye’miz, İstanbul’umuz, Esenler’imiz gelişti ve değişti. Bu durum bizi son derece memnun ediyor. Şevkle çalışmamızı sağlıyor.
Son dönemde komşu ülkelerde yaşanan olaylar Türkiye’nin daha çok göz önünde olmasını sağladı. Gelişmeleri nasıl değerlendiriyorsunuz?
Bizler geçmişten çok önemli bir miras aldık. Osmanlı toprakları günümüz Türkiye’si sınırlarında olmasa bile orada yaşayanlar hala bizden umut bekliyor. Türkiye ayağa kalkarsa onlarda kalkacak, bunun bilincindeler. Bugün sadece Ortadoğu değil, Makedonya, Doğu Türkistan, Kırım, Bosna Türkiye’den beklenti içerisindeler. O yüzden Türkiye’nin çok güçlü olması lazım.
Ülkemiz yapılan hizmetlerle çok ciddi alanlara doğru ilerliyor, yaşam kalitemiz yükseliyor. Türkiye dün borçluyken bugün dik durabilen, bir nebze olsun toparlanmış, geleceğe güzel bakan bir ülke. Başbakanımızın hedefleriyle de daha güzel gelişmeler muhakkak olacaktır. Avrupa’nın sürüklendiği borç batağı sebebiyle göç eden gurbetçilerimiz, şimdi Türkiye’de çalışabilmek için dönme çabasındalar. Eskiden biz onlara imreniyorduk, şimdi onlar bize…
Temsil noktasında sorun yok
Esenler Belediyesi’nde görev alan Kastamonulu meclis üyemizin sayısı 30 Mart’taki yerel seçimlerden sonra 3’ten 1’e düştü. Bu kararda ne etkili oldu, Esenler’de gücümüzü yitirdik mi?
Türkiye’nin 81 vilayeti bulunuyor, belediye meclisinde her memleketten insan bulunması için çabalıyoruz. Bu açıdan bakarsak, 30 seçilmiş kişinin arasında 1 Kastamonulunun olması şanstır. Meclis üyesi sayısındaki azalış asla kayıp olarak algılanmamalı. Ben Kastamonuluyum, partinin ilçe başkanlığına beni layık görmesi de Kastamonulara verilen değerin göstergesidir.Yakın geleceğe kadar Esenler kaymakamı, emniyet müdürü, milli eğitim müdürü Kastamonuluydu. Kaymakamımız 5 yıllık görev süresinin dolmasıyla ilçeden ayrıldı, ilçe emniyet müdürümüz ise daha aktif bir göreve atandı. Milli eğitim müdürümüzle de çalışmalarımıza devam ediyoruz. Esenlerde Kastamonuluları temsil noktasında kesinlikle sorun yaşanmıyor.
İstanbul’un hızla gelişen ilçelerinden biri Esenler, Belediye Başkanı Mehmet Tevfik Göksu’nun bu gelişime katkısı nedir?
İçine kapanık bilinmeyen, tanınmayan belki de İstanbul’un varoş gözüyle bakılan ilçesi bugün hastanesiyle, hükümet konağıyla, belediye binasıyla, meydanlarıyla İstanbul’da ve Türkiye’de marka ilçe haline gelmeye başladı. Esenler şüphesiz ki Türkiye’nin parlayan yıldızı, bu durumun kahramanı ise M. Tevfik Göksu’dur. İşini severek yapıyor, bütün enerjisini işine aktarıyor. Çoğu kez şahit olmuşumdur ailesinden, çocuklarından uzak kalıyor. Hayatının merkezine koyduğu Esenler halkı da bu özveriyi görerek O’nu ikinci dönemde başkanlığa yeniden seçti. Dostluk ilişkilerini kullanarak Esenler’e 20 yılda gelecek hizmeti 5 yıla sığdırdı. Bu vesileyle sizin aracılığınızla kendisine teşekkürlerimizi iletiyorum. Başkanımız aynı zamanda fahri bir Kastamonulu, memleketimizi ve insanını çok seviyor.Her sene 1-2 defa muhakkak Kastamonu’ya gidiyoruz kendisiyle. Devrekâni’de, Abana’da, Bozkurt’ta eserlerimiz var.
Siz hangi sıklıkta gidersiniz Kastamonu’ya?
Yılda 4-5 defa muhakkak giderim. İstanbul’da doğmuş olsam da İnebolu’ya 4 kilometre uzaklıkta bulunan Özlüce Köyü’nü yani Zarbana’da baba ocağını ziyaret etmekten ayrıca keyif alıyorum.
Peki, yaz tatillerinizi özellikle orada değerlendirir misiniz?
Hem tarihi, hem de muhafazakâr yapısı sebebiyle yaz tatillerinde zaten genellikle tercihimi Kastamonu’dan yana kullanıyorum. İnebolu ve Abana’ya giderim. (Gülerek) Eşim Abanalı olunca orada daha çok kalıyoruz, annemin de Bozkurtlu olmasının etkisi var tatbikî.
Annenize düşkün müsünüz?
Üniversitede okuduğum yıllarda babam rahmetli oldu. Benden küçük 2 erkek, 1 kız kardeşim daha var. İster istemez sorumluğu erken yaşta üstlendim. Annemle hali hazırda aynı binada oturuyoruz.
Sizin yoğun temponuza eşinizin tepkisi ne oluyor?
Mehmet (9), Fatma Zehra (7) ve Recep Tayyip (6 aylık) adında 3 çocuğumuz var, eşim sağ olsun vaktini özveriyle onlara ve bana aktarıyor. Tam anlamıyla bir Anadolu kadını… Devletini, milletini, eşini ve ailesini sever. O yüzden hiç sıkıntımız olmuyor. Kastamonulu olması sebebiyle de daha çok uyum sağlıyoruz birbirimize. Bu yoğun tempoya en büyük destekçim kendisi.
Kastamonulu olmak sizde nasıl bir his uyandırıyor?
Gurur duyuyorum. Kastamonu insanı fedakâr ve vefakârdır, gerçekten tarifsizdir. 81 vilayetten insanla bir araya geliyorum. Herkesin Kastamonulardan zarar görmediğini, fayda sağladığını söylemesi beni son derece mutlu ediyor. Esenler’de Kastamonuların yoğun yaşadığı bir ilçe. Derneklerimiz de ilimizin tanıtımı için sağ olsunlar yoğun emek harcıyorlar.
Sizce siyasette neredeyiz?
Kastamonu insanı siyasetten zamanında kopmuş. Kötü bir şey olarak görmüş. Kendini bu noktada soyutlamış. Ama şimdi ülke yönetmek siyasetten geçiyor. Söz sahibi olmak istiyorsan siyasetin içinde var olman lazım. Bugün siyaset noktasında az olduğumuzu biliyoruz. Ama durum ilelebet böyle sürecek değil. Nitelikli insan sayımız arttı. Eğitimli, devlet üst düzey yöneticisi olan birçok hemşerimiz var. Kastamonulular olarak siyasette aktif rol almalıyız. Özellikle teşkilatlarda bulunmalıyız. Kastamonu insanı çalışkandır, işine sadıktır, çalmaz, satmaz bunlar çok önemli hasletler, siyasetinde bu özeliklere ihtiyaç duyduğu aşikârdır.
Babaş Kastamonu’yu uçurur
Uzun yıllar sonra Kastamonu’da AK Parti söz sahibi oldu. Neler değişecek?
Genel profile baktığımız zaman AK Parti Kastamonu dâhil her ilden güçlü şekilde çıktı. Bu seçimde Kastamonu bizi özellikle mutlu etti. Çünkü Türkiye’nin hızlı gidişatına Kastamonu merkezi ayak uyduramamıştı. Tahsin Bey’i tanıdık, duyduk. Tecrübeleri olan bir belediye başkanıdır. Ankara’nın da desteğini alarak Kastamonu’yu 5 yıl içerisinde tanıyamayız, yani uçurur. Kastamonu AK Parti için çok önemli. Nüfus olarak az gözükse de Türkiye’de önemli bir potansiyele sahip. Batı Karadeniz Bölgesi’nin en önemli şehri. Başbakanımızın da Kastamonu’ya özel bir ilgisi ve hayranlığı her zaman olmuştur. Şehrimizin hızla gelişeceğini düşünüyorum.
Son olarak İstamonu hakkındaki görüşlerinizi alabilir miyiz?
Ulusal medyanın zor günler geçirdiği günümüzde, sizi takdir ediyoruz. Maalesef insanlarımızın okuma alışkanlığı pek fazla yok. Tüm bu zorluklara rağmen Kastamonu’ya özel gazete çıkarıyorsunuz. Kastamonu lobisinin oluşmasına katkıda bulunuyorsunuz. Hem gazeteyi çıkarmak hem de finans etmek, büyük özveri gerektiriyor. Başarılarınızın artarak devam etmesini canı gönülden temenni ediyorum…
10 soru 10 cevap
Türkiye? Aşk
Bayrak? Sevda
AK Parti? Hayatım
Aile? En kutsal
İstanbul? Yaşadığımız yer
Sağlık? Allah bozmasın
İman? Allah eksik etmesin
Evlat? Allah’ın lütfu
Umut? Olmazsa, olmaz insan
Kastamonu? Bir sevda
