Murat Güven ile Derin Diyaloğun konuğu: Cahit Altunay…

Röportör: Murat GÜVEN

Söz konusu İstanbul’daki Kastamonulular olunca; gittiğimiz her ilçede, her mahallede, hatta her sokakta bir dost eline, dost diline rastlamak kaçınılmaz oluyor. Şehrin mülki ve idari amirlerinden tutun da, sıradan vatandaşa kadar herkeste bir Kastamonu sevgisi, Kastamonulu dostluğu olduğunu görmek memleketimiz adına sevindirici elbette. Ancak, her seven sevgisini tam olarak ifade edemeyebiliyor. Bu sayıdaki röportajımız da, insanı sevmeyi bilen, sevgisini ifade edebilme yeteneği had safhaya ulaşmış bir Kastamonu dostunu konuk ediyoruz sayfalarımıza. Yeni bir ilçenin ilk belediye başkanı ama eski, çok eski bir gönül adamıyla konuştuk samimi bir ortamda. Bir yandan çaylarımızı yudumlarken, diğer yandan Kastamonu’yu adımladık anılar da, sözlerde.

“Kastamonulular İstanbul’a damga vurdu”

Murat Güven: Kastamonu ve Kastamonulu deyince ne anlarsınız, ne anlatırsınız?

Cahit Altunay: Kastamonu’ya genel baktığımda ilk olarak aklıma gelen Kahraman Türk Kadını Şerife Bacı. Kastamonulular İstanbul’da yoğun olarak yaşarlar ve bulundukları yerlerde sorun üreten değil çözüm üreten fertler olarak tanınırlar. İnsancıl ve misafirperver yönleriyle ilçemize, hatta tüm İstanbul’a damga vuran insanlardır.

Benim akrabalarım Kastamonu’dan kız alıp kız vermişlerdir, aile olarak Kastamonulularla akrabalıklarımız var. Ayrıca benim eniştem uzun yıllardır Kastamonu’da Doktor olarak görev yapıyor. Bu bağlar olunca bir sevgi kendiliğinden oluşuyor.

“Kardeş belediye Çatalzeytin”

Sultangazi belediyesiyle Çatalzeytin belediyesinin kardeş belediye olması da bir başka önemli bağ öyle değil mi?

İlk kardeş belediyemiz Çatalzeytin’dir. Çatalzeytin’in ve genel olarak Kastamonu’nun gönlümüzde ayrı bir yeri vardır. Kardeşlik bağı kurulması için her zaman kardeş belediye olmak ta gerekmiyor, Van’ın Erciş ilçesinde yaşanan deprem sonrası oraya ulaşan ilk belediyelerden olduk. Bu da kardeşlik bağıdır.

“Çatalzeytin anısı”

Sembolik kardeşlik bağından öte somut bir proje geliştirdiniz mi?

Çatalzeytin’de pazaryerinin yenilenmesi ve üzerinin kapatılması projesine öncülük ettik, katkı sağladık. Pazaryeri demişken bir anımı da nakletmek isterim; Çatalzeytin’e ilk gidişimde Sayın belediye başkanı, ‘başkanım pazaryerini gezelim mi’ dedi. Birlikte pazaryerini gezmeye çıktık. Daha adımımızı atar atmaz bir teyze, ‘başkanım hoş geldin’ diyerek yanımıza geldi. ‘Nereden tanıyorsun beni teyze’ dedim, ‘ben Sultangazi’de oturuyorum’ dedi. O teyze gibi çok insan var. Bizim oralarda bir etkinliğe, bir festivale katılmamız ilçemizde ikamet edip orada tatil için bulunan vatandaşlarımız için memnun edici bir durum oluşturuyor.

Çatalzeytin’e adınızı yaşatacak bir hizmet götürmeyi, örneğin bir yaşam merkezi, spor kompleksi, çocukların ve gençlerin spor yapıp eğlenebileceği bir oyun parkı vs. düşünüyor musunuz?

Öncelikle belirtmeliyim ki, biz yaptığımız hiçbir hizmette kendi adımızı öne çıkarmayız. Yaptığımız her şey bizim adımızla değil, ilçemizin, belediyemizin adıyla anılır. Şimdilik Çatalzeytin’e pazaryeri kurulmasına öncülük ettik, katkı sağladık. İmkanlar ölçüsünde elimizden gelen desteği vermeye her zaman hazırız

Sultangazi ilçesindeki Kastamonulu nüfusunun rakamsal boyutu nedir?

İlçemizde yaşayan nüfus konusunda ilk sırada Sivas yer alıyor. Ardından Adıyaman, Malatya ve Erzurum geliyor. Sonrasında Kastamonu yer alıyor. Ancak, bu iller arasındaki nüfus farkı çok küçük, birbirine çok yakın.

“Kastamonulular Aktif”

Aktif bir nüfus mu peki Kastamonulular?

Kesinlikle… İlçede pastane açan da, börekçi açan da Kastamonuludur. Yufkacılar ekseriyetle Kastamonuludur. Baklavayı da onlardan yeriz, dernekçilik anlamında da en aktif onlardır. İdari yapıda da Kastamonululara sıkça rastlarız. Ben Kastamonu’yu asıl Feshane Kastamonu Günleri’nde tanıdım. Orada Kastamonu’nun mülki ve idari yöneticileri hep birlikteydi. Yöresel ürünlerini sergilediler, Kastamonu misafirperverliğini gösterdiler.

“Uyumluluk esastır”

Kastamonuluların uyumlu olduğunu söylediniz. Bazen bu uyumluluk hakkını arayamamak, ‘vur ensesine al elindeki lokmayı’ şeklinde bir algıya neden olabiliyor. Sizin düşünceniz nedir?

Kesinlikle katılmıyorum. Sorarım size, uyumsuzluk ne getirir? Her konuda problem çıkaran, bardağın hep boş yanını gören zihniyet ne kazandırmıştır? Hep olumsuz yönden bakan insanlarla mı yol almalıyız, yoksa çözüm üreten, motivasyona katkı sunan insanlarla mı? Aslında mesele budur. Bir yerde başarıya ulaşmak için ciddi manada uyuma ihtiyaç vardır. Ben bunu derneklerde de gördüm, idari yapıda da gördüm. Kastamonulular bu anlamda temel taşıdır. Toplumun geneli keşke böyle olsa.

“Sultangazi 500 bin nüfuslu bir şehir”

Birazda ilçenizden söz edelim. Sultangazi yeni bir ilçe. Zorluklarınız var. Nasıl aştınız bu zorlukları, neler yaptınız, neler yapıyorsunuz?

İlk olmanın zorlukları var elbette. Ancak, avantajları da var. İlk olmanın ayrıcalıkları var. Neyi nasıl yaparsanız ilk olarak yaptığınız için yaptıklarınızla anılırsınız. İstanbul’da yeni ilçeler oluşturulurken bizim ilçemize düşen nüfus 434 bin oldu, şu anda 500 bin civarında bir nüfusa sahibiz. Birçok Anadolu ilinden büyük bir rakamdır bu. Ciddi artış kaydeden, ciddi göç alan bir ilçeyiz. İlçe statüsü kazandığımızda kadrolarımız yeterli değildi. Kadrolarımızı kendimiz yetiştirdik. Kendi içimizdeki cevherleri ortaya çıkararak ve ilçe belediyelerinin de desteğiyle başardık. Çok çabuk mesafe aldık. Sultangazi, Gaziosmanpaşa’nın arka mahallelerinden biriydi, varoştu. Hurdacıların taş ocaklarının yer gösterildiği bir yerdi. Biz burada hem kargaları kovaladık hem de tohum saçtık.

“Yapılanmayı süratle gerçekleştirdik”

Hangi hedefleri koydunuz, ne kadarını gerçekleştirdiniz?

İlçe olmadan önce her şey merkezde konuşlanmıştı. Şimdiki ilçe sınırlarında kayda değer bir yapılanma yoktu. Biz belediye binamızı yaptık, alışveriş merkezi, nikâh-düğün salonu, 600 yataklı Devlet Hastanesi’nin yapımına başlandı. Kaymakamlık ve Emniyet Müdürlüğü binalarının ihaleleri yapıldı. Yaşlı Bakım Merkezi il özel idaresi tarafından Gazi Mahallesi’nde yapılıyor. Bir tane eğlen ve kültür merkezini başladık ve bitirdik. Yetmedi, şimdi onun dört katı büyüklüğünde 22 bin m2 alana, içinde buz pistinin bile olduğu yeni bir merkez inşa ediyoruz.

“İSTAMONU ulusal formda”

Yapılan bir araştırmada, geçen ay medyada yer alan belediye başkanları arasında ilk sırada yer aldınız. İleri görüşlü her yönetici gibi sizin de medyayı önemsediğinizi biliyoruz, henüz yeni bir gazete olan İSTAMONU için neler söylersiniz?

Evet, geçen ay medyada en çok yer alan belediye başkanı olarak bizim adımız belirlenmiş. Sürekli bir şeyler üretince bu medyanın da gözünden kaçmıyor. Ekip olarak sizleri işini bilen ve azimli gazeteciler olarak gördüm. Genel Yayın Yönetmeniniz Hüseyin Karadeniz zaten uzunca bir zamandır tanıdığım gayretli, başarılı bir kardeşimizdir, bir diğer özelliği de bizim ilçemiz de; Sultangazi’de ikamet etmesidir ve bu vesileyle sık sık görüşürüz. İSTAMONU iyi bir gazete olmuş. İlk elime aldığımda ulusal bir gazete formatı uygulandığını gördüm. Grafiği, mizanpajı, haber ve yorumlardaki seçiciliği hemen göze çarpan özellikleri. Medya herkes için, ülke için önemlidir. Bizler sesimizi sizler sayesinde duyururuz. Okurlar ülkeleri, ilçeleri, köyleri ile ilgili haberlere siz basın mensupları sayesinde ulaşır. Özellikle gazetenin isminin açılımını önemli buldum; İstanbul’daki Kastamonu. Kurduğunuz bu köprünün hayra vesile olmasını diliyor, teşekkür ediyorum.

Bu yazı içeriğinin tüm hakları www.istamonu.com ve GAZETE İSTAMONU’ya aittir. İzinsiz yayınlayanlar hakkında hukuki işlem başlatılacaktır.

Derin,Diyaloğun,Konuğu:,Cahit,Altunay