Spekülasyon ve yatırım
Piyasanın işleyebilmesi için risk alacak insanlar olmalıdır. Burada spekülatörler devreye girer. Vadeli işlemler piyasasında işlem yapanların yarısından çoğu kendilerini güvenceye almaya çalışanlar olsa da, diğer kısmı fiyat değişiklikleri üstüne bahisten kar etmeye çalışır. Bunlar tam anlamıyla spekülatördür ve fiyatların gidişatı konusunda çeşitli tahminleri vardır.
“Başkaları açgözlüyken korkun. Yalnızca başkaları korkarken açgözlü olun.” Warren Buffett
Sıfır toplamlı oyun
1999 yılında The Economist dergisi, varili 10 dolara düşen petrol fiyatlarının 5 dolara kadar düşmeye devam edeceğini tahmin etti. Fakat yıl sonunda fiyatlar 25 dolara yükselmişti. 2000 ile 2005 arasında fiyat, varil başına 25 ila 40 dolar arasında seyretti. Sonra Irak’ın işgali, dünyadaki ekonomik büyüme ve petrol rezervlerinin tükendiği korkusu, fiyatları önce 60 sonra 80 dolara, 2008’de de 140 dolara çıkardı. Bu fiyata eriştiğinde ise fiyatlar ilk değerlerine düşmeye başladı çünkü kütlesel ekonomi resesyona girdi.
Vadeli işlemler borsası sıfır toplamlı bir oyundur: Her bir kazanan için aynı oranda kaybeden biri vardır. Bu yüzden türev piyasaları genelde kumarhanelerle kıyaslanır. Fakat biraz kumar içerse de, bu borsa, boş zamanları değerlendirme aracı değildir. Bu piyasalar, modern ekonomik makinenin temel parçalarından biridir.
Fikrin özü: Riski, onu almak isteyenlere devredin.
ANİ YÜKSELİŞ VE DÜŞÜŞLER
Ekonomi, doğası gereği yükseliş ve düşüşe meyillidir.
Tarih boyunca farklı türde konjonktürel hareketlilikler yaşanmıştır. Mesela İncil’de yıllar süren kıtlığı takip eden bolluk dönemlerinden bahsedilir.
Büyüme trendi
Amerika’da bu büyüme oranı trendi yüzde 3, İngiltere ve Avrupa’nın büyük kısmında ise yüzde 2,5 civarındadır. Eğer ekonomi art arda iki çeyrekte daralırsa bu, teknik olarak resesyon demektir. Bu da artan işsizlik ve azalan karı beraberinde getirir.
“İktisadi döngülerin lanetli kabul edilmesinde hükümetlerin rolü büyüktür.” Paul Samuelson, Amerikalı İktisatçı
İnsanlar yükselişin olumsuz çıktılarını kolayca unutur ve bir balonun daha yaratılmasına neden olacak benzeri hatalar yapılır. 2007’de kredi krizini ya da bir sene sonraki petrol fiyatlarındaki düşüşü pek az insan tahmin edebildi.
Bazıları, politikacıların kısmen suçlu olduğunu düşünür çünkü bazen artan kardan, gayrimenkul fiyatları ile istihdamın yarattığı olumlu havadan yararlanmak isteyerek, yükselişlerin önüne geçmezler. Konjonktür karşıtı politikalarla balonu patlatmadan önce kibarca söndüreceklerine, konjonktür yanlısı politikalar izleyip balonun daha da şişmesine katkı sağlarlar.
Fikrin özü: Yükseliş ve düşüşler kaçınılmazdır