Kefir;Orta Asya ve Kafkasya’dan gelen bu doğal, probiyotik ürün, 2000 yıldır insanlar tarafından sağlık iksiri olarak görülüyor.
Sütün kefir taneleriyle mayalandırılması sonucu elde edilen ve tamamen doğal bir içerikle hazırlanan kefirde doğal yoğurt bakterilerinin yanı sıra probiyotik bakteriler bulunuyor.
Probiyotik bakteriler, hastalık yapıcı “ bakteri ve virüslere” karşı koruma sağlayarak hem vücudun bağışıklık sistemini güçlendiriyor hem de bağırsaklardaki zararlı mikroorganizmaların gelişmesini engelleyerek sindirim sisteminin düzenli çalışmasını sağlıyor.
Doğal bir süt içeceği olan kefir; içine meyve ya da meyve suyu katılarak tüketilebileceği gibi yoğurt, peynir, puding ve tatlılarda da kullanılabiliyor. Sağlık açısından 4°C’nin altında saklanması gereken kefiri her yaş grubundan insanlar günün herhangi bir saatinde; yemeklerle birlikte, yemek sonrasında ya da atıştırmalık olarak tüketebiliyor. Ancak kefirin sıcak yemeğe katılarak yenmesi önerilmiyor; çünkü yüksek sıcaklık, probiyotik bakterilerin ölümüne, dolayısıyla bu mayaların sağlayacağı faydaların ortadan kalkmasına sebep olabiliyor.
Dengeli beslenme kuralını unutmamak kaydıyla, kefirin istenildiği kadar tüketilebileceğini söyleyen uzmanlar; vücudun bağışıklık sistemini güçlendiren ve zindelik kazandıran bu doğal içeceğin bir ilaç olarak algılanmaması gerektiğine, sağlıklı yaşam ve tedavi sırasında destek gıda olarak düşünülmesinin daha doğru olacağına vurgu yapıyorlar.
Kısırlık kader değil, Çare doğada gizli
Çağımızın en büyük sıkıntılarından biri kısırlık. Çocuk olmama sebeplerinin en başında hibrit tohumlar gelir. Yani yediğiniz şekilsiz lahanalar, domatesler süt tozlarından yapılmış ürünler. Bir tehlike de elektromanyetik dalgalar. Yanlış beslenme en büyük sebepleri. Erkek kısırlığı için; bal ve polen mucizevi bir iksirdir. 100 gram bala10 gram çörek otu koyarak tüketin.
1 kilo bala 100 gram ısırgan tohumu koyun. Keçi boynuzu pekmezini devamlı tüketin.
Kadınlardaki Cinsel Soğukluk İçin
İğdenin çiçeğini bir incirin içine koyup yiyin.
Erkek Kısırlığına Karşı Şifalı Kür
Kısırlık, sperm eksikliği (Azospermi) ya da bozukluğu sorununa karşı uygulayabileceğiniz, sperm saysıını artırmak için kulalnılabilecek kısırlığa karşı kür tarifi…
Malzemeler
– 3 kilo organik bal
– 100 gram keçiboynuzu tozu
– 100 gram çakşır kökü
– 100 gram dövülmüş badem
– 100 gram fıstık içi
– 100 gram ceviz içi
– 100 gram üzüm çekirdeği tozu
– 100 gram çam fıstığı
– 100 gram çoban çökerten
– 100 gram zerdeçal (Sarı Kök)
– 100 gram zencefil
– 100 gram ginseng tozu
Hepsi karıştırılarak macun haline getirilir.
Karışımdan sabahları ve akşamları yatarken 1 çorba
kaşığı tüketilmesi tavsiye edilir.
Kadın Kısırlığına Yönelik Şifalı Kür Tarifi
Kadın kısırlığına, miyom, kist ve iltihaplara karşı uygulanabilecek şifalı kür tarifi.
Malzemeler
– 1 litre su
– 1 tutam çobançantası
– 1 tutam civanperçemi
– 1 tutam adaçayı
– 1 tutam hayıt tohumu
– 1 tutam aslanpençesi
Hazırlanışı: Malzemelerin hepsinden birer tutam alınarak
1 litre kaynayan suyun içine atılır ve 5 dakika kaynatılır.
REZENE YAĞI:
Gaz problemlerinde tedaviyi destekleyici olarak kullanılabilir.2 yaşın altındaki bebeklerde içebilecekleri kadar suya 1-2 damla, 2 yaşın üzerindekilerde 3-4 damla yetişkinlerde 6-7 damla kullanılır. Midevi şişkinlik, hazımsızlık rahatsızlıklarını giderir. Gaz söktürücü ve anne sütünü arttırıcı etkisi vardır. Yara iyileştirici özelliğe sahiptir. Cildi besler ve pürüzleri giderir.
KULLANILIŞI: Dahilen bir fincan suya 5 damla damlatılarak içilir. Haricen yara üzerine sürülür.
NANE YAĞI:
Mide bulantısı, şişkinlik gibi durumlarda tedaviye yardımcı olarak 3-4 damla nane yağı bir küp şekere damlatılarak dahilen alınır. Nane yağı baş ağrısını gidermede destekleyici olarak kullanılabilir. Şakaklara masaj şeklinde de uygulanabilir. Sinirsel kaynaklı baş ağrılarında ve migren tedavisinde kullanılmaktadır. Nane yağı mide bulantılarını gidermeye, soğuk algınlığını geçirmeye, yüksek ateşi düşürmeye, sinüslerin açılmasına yardımcı olmaktadır. Ayrıca hazmı kolaylaştırıcı ve gaz söktürücü etkisi vardır.
KULLANILIŞI: Günde 3 defa bir şeker parçası üzerine 2-3 damla damlatılarak içilir. Haricen cilde masaj yapılarak sürülür. Fazla miktarda kullanılması sakıncalıdır.
Uyarı: Hamilelik döneminde kullanılması önerilmez.
OKALİPTUS YAĞI:
Solunum yolu rahatsızlıklarında buğu şeklinde ya da göğüs bölgesine sürülerek tedaviye yardımcı olarak kullanılabilir.
Bebeklerde grip ve soğuk algınlığında yine bebeklerin gaz problemlerinde tedaviye yardımcı olarak karın bölgesine , sırta ve ayak tabanlarına masaj şeklinde kullanılabilir.
ZENCEFİL YAĞI:
Aromaterapide; kan dolaşımını hızlandırmak, öksürüğü gidermek, kasların gevşemesini sağlamak ve soğuk algınlığı tedavisi için kullanılır. Buhar yoluyla kullanıldığında oldukça fayda sağlayan zencefil yağı, soğuk algınlığı, nezle, bulantı, halsizlik durumlarında etkili olabilir. Sabit yağlarla karıştırılıp masaj şeklinde kullanıldığında romatizma, eklem ve adele ağrılarında, kan dolaşımının zayıf olduğu bölgelerde, fayda sağlayabilir.
Dahilen yatıştırıcı ve gaz söktürücü özellikleri vardır. Beden ve zihin gücünü artırır. Kusmayı ve ishali önler. Isıtıcı, uyarıcı ve antiseptik etkileri vardır. Karaciğer yetmezliği için faydalı olduğu söylenir. Felçli hastalarda kullanılabilir. Karın ağrılarını giderdiği, romatizmayı tedavi ettiği ve saça parlaklık verdiği bilinen faydaları arasındadır.
Kullanılışı: Dahilen; 1 fincan suya 2-3 damla damlatılarak günde 2 defa kullanılır. Haricen ise ; cilde masaj yapılarak kullanılır.
Uyarı: Hassas ciltli olanların zencefil yağını kullanmamaları gerekir. Zencefil yağı, normalde zehirsizdir ve cildi tahriş etme özelliği yoktur. Ancak hassas ciltlerde, tahrişe sebep olabilir. Işığa karşı duyarlıdır.