Bizim belirlediğimiz bir kimlik var. Diyoruz ki 2023 yılında bu bölgenin merkezi olacağız. Hedefimiz marka kent yaratmak. Ama içinde bulunduğumuz gidişatla olmamız mümkün değil. Bakıyorsun Üniversiten var,doğalgazı getirmişsin,13000 kilometrekare gibi güzel bir alanın var, turizm altyapın var, havalimanın açılacak, Ilgaz Tüneli’n bitecek. Buraya kadar her şey güzel, ama 4 yıldızlı bir otelin bile yok. 4 ya da 5 yıldızlı Otel Kastamonu için çok önemli bir ayak. Çünkü insanlar buraya gelmiyor.

Efes Pilsen menajeri değerli bir dostumdur. Demişti ki, biz Türkiye’de yılda 10 gün süren 6-7 organizasyon yapıyoruz. Yıldızlar, minikler, gençler ve büyükler kategorisinde 60-70 takımı illere kamp yapmaya gönderiyoruz ve artı Anadolu Efes’e kamp yaptırıyoruz. Bu organizasyonları yaparken de en az iki kriter arıyoruz. Havaalanı ve en az 4 yıldızlı bir otel.

Bu konuyla ilgili çok kişiyle görüştüm. Mesela, Kuveyt, Arabistan ve birçok Orta doğu ülkesinden 30 kişi getirdik.Kastamonu da şehir turu ile ilçe turları düzenledik. Tarihi ve tabii güzelliklerin yanında inanç turizmini anlattık 5 gün süreyle bizzat yerlerinde gösterdik. Ilgaz Mountain Resort’ta yemek yedirdik ve yolcu ettik. Esenboğa’dan geldiler. Esenboğa’dan gittiler.

Kastamonu’ya hayran kaldılar. Çok şeyler söylendi ama bir tanesinin söylediği çok önemliydi. Diyor ki;“Biz Müslüman’ız. Gördük ki dini ağır bir şehir. Kur’an’a göre cennet işte yaylaya çıktı, denize indi. Cennet ağaçların dibinden akan şey, biz çölden geliyoruz burası Kur’an da yazılan cennet. Açın havalimanını, yapın 5 yıldızlı oteli, biz 5’er Uçak 10’ar uçak geliriz. 1 ay 1 buçuk ay kalırız” adam bunu söylüyor. Yani adam diyor ki, Kastamonu çok güzel ama çok geri kalmış. Sizin, ailenin gelebileceği içkili bir tane et lokantanız bile yok. Gezebileceğiniz, tarihi sunabileceğiniz bir yolunuz yok. Prestij caddeniz yok. Bunları geçiyorum. Buraya turist getirince nerede konaklatacağım. Benim tur programımın merkez üssü Kastamonu olmalı ve buradan Safranbolu ve Amasra’ya turlar düzenlemem gerekir. O esnada Kastamonu ideal olanaklara sahip olmalı ki öncelik ihtiyaçları karşılayabilsin.

Türk havayolları Anadolu Jet ve Bora Jet’e anlaşma dahilinde iç hatlarda bu iki şirkete uçuş yaptırıyor. Bora Jet’in uçakları 74 kişilik. Anadolu Jet’in bir orta gövdeli ve üstü 2 çeşit uçağı var. B737-700 İle B737-800 olmak üzere biri 140 kişilik diğeri ise 180 kişilik. Şimdi bu noktada uçuşlarla alakalı olarak nasıl ve ne şekilde olacağını bilmiyorum bilinen bir gerçek var ki uçuşlardaki kaliteyi ve uçuş sıklığını ayarlayacak olan Kastamonulular ve Kastamonu’da yapılacak organizasyonlardır.

Efes Pilsen menajeri değerli bir dostumdur. Demişti ki, “Biz Türkiye’de yılda 10 gün süren 6-7 organizasyon yapıyoruz. Yıldızlar, minikler, gençler ve büyükler kategorisinde 60-70 takımı illere kamp yapmaya gönderiyoruz ve artı Anadolu Efes’e kamp yaptırıyoruz. Bu organizasyonları yaparken de en az iki kriter arıyoruz. Havaalanı ve en az 4 yıldızlı bir otel bunlar oluştuğunda ise Kastamonu her yönüyle cazibe merkezi olmaya aday kentlerin başında.”

Yine Futbol, Kayak ve Tenis federasyonlarının da yapacağı birçok etkinliklerde aranılacak özellik olarak karşımıza çıkan ilk şey Havaalanı ve 4 Yıldızlı otel oluyor. Bu Federasyonlar Kış aylarında Ege ve Akdeniz’i kullanırlar. Yaz aylarında ise Karadeniz’e gelirler. Zonguldak, Trabzon ve Ereğli’ye gelirler. Yani diyorlar ki bize yer lazım, mekan lazım, açın havaalanını, yapın otelinizi size yılda en az iki turnuva verelim. Tüm bunları birleştirdiğiniz zaman bir değil, iki, üç otel lazım bize. Ama daha bir tane otelimiz yok.

İçişleri bakanlığınca kongre düzenlenmesi için ideal kent Kastamonu’dur. Ancak istenilen ilk şey 500 kişilik bir otel oluyor o da bizde yok. Otel eksikliğinden Kastamonu öteleniyor.

Şimdi istenilse Kastamonu’da aynı anda 100 kişinin konaklayacağı bir otelimiz bile yok. Hal böyle olunca turnuva nasıl gelsin? Kongre nasıl gelsin? Federasyonlar nasıl gelsin? Çünkü Havaalanı kadar önemlidir otel.

Yan top, yan top, sonu yok. Kastamonuspor el vicdan yahu, şu hale düşer mi? Şehrin tek takımının haline bakın lütfen, nerede bu işadamlarımız. Bizim sahip çıkamadığımız her ne varsa, yarın gelir bir başkası sahip çıkar. Üzülüyorum. Kahroluyoruz. Değerli işadamlarımız var.Her biri senede 200 bin 300 bin lira vererek kaliteli bir futbolcunun transferi konusunda katkı sağlayamazlar mı? Takım kendi çabalarıyla ayakta kalmaya devam ediyor. Ben kendi şartlarımızı zorlayarak elimden geleni yapıyorum. Önümüzde bir Karabükspor örneği var. Şehir sahip çıktı takıma süper ligde kök söktürüyor. Biz ise 3 ay da bir kadro değiştiriyor. Uzun vadede takım oluşturamıyoruz. Sağlıklı takım için altyapısı güçlü finansmanlı bir takım oluşturmak lazım.