Cideli iş adamı Mehmet Yılmaza ait olan Batı Makina, son iki yılda 13 milyon lira değerinde yatırım yaptı.

1980 yılında 30 metrekare atölyede kurulan Batı Makina, günümüzde kapalı 2 bin 500 metrekareye ulaşan üretim tesisinde teknolojik makine parkuru ve Ar- Ge başta olmak üzere son iki yılda 13 milyon lira değerinde yatırım yaptı. Firma üretim tesisini 2022 yılına kadar 10 bin metrekare alana taşımayı hedefliyor.

Teneke kutu üretim hatları ve kalıpları konusunda ihtisas sahibi olduklarını vurgulayan Batı Makina Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Yılmaz, yurt içi satışlarının yanı sıra ürünlerinin büyük bir kısmını ihraç etiklerini kaydederek “Mesleki birikimlerimizi çağın üstün teknolojisi ile birleştirerek sektörde öncelikli bir yer edindik. Kalıp ve makine üretimlerimiz iç piyasada önemli bir değer görüyor. İhracatımız sayesinde ülkemiz ekonomisine sağladığımız katkıda da ayrıca gurur yaşıyoruz.” dedi.

Hedefimiz savunma sanayi

Firma hedefleri hakkında bilgi aktaran Cideli iş adamı Mehmet Yılmaz, “Dünya ile rekabet edebilmek, firma olarak kalıcı olabilmeniz için makine ve makine parkurunuzu teknolojik hale getirmeniz gerekiyor. Biz de her geçen gün bu konuda gelişimi ve değişimi takip ediyoruz. Geçtiğimiz günlerde Amerika’ dan ithal ettiğimiz, geliştirilmiş şekli ve ebatlarının dışına çıkmış yönüyle dünyada hiç bulunmayan bir teknoloji olan sekiz eksen koordinat taşlama makinamızı ülkemize getirdik. İlk etapta biz dahil nasıl bir makine ve teknolojiye sahip olduğumuzun farkında değildik. Ancak kısa sürede çok kaliteli bir yatırım yaptığımızın farkına vardık. Bu makineden üretilen ürünleri an itıbarıyla bizden başka mevcut teknolojiyle üretecek ikinci bir firma yok. Otomatik Konik Kova Gövde Üretim Hattı, tüm bu fikirler ışığında üretimi gerçekleşmiş bir üründür. Ayrıca bu sayede savunma sanayisine de üretim yapabilecek konuma erişmiş olduk, çalışmalarımız devam ediyor. İhracatımız ve iç piyasa ürünlerimizle üretimlerimizin kalitesini tescilledik. Şu an Ümraniye İmes’te 2 bin 500 metrekare kapalı alana sahip tesisimizi iki yıl içerisinde Yalova İmes’te 10 bin metrekare arazi üzerinde 7 bin 500 metrekaresi kapalı olan alanda konuşlandırmayı planlıyoruz.” diye konuştu.

Uzmanlık eğitimi veriyoruz

İstihdam ettikleri personele aynı zamanda uzmanlık eğitimi verdiklerini belirten Mehmet Yılmaz, “1980 yılında 30 metrekare atölyeden bugüne ulaştık, hamdolsun 45 kişi istihdam ediyoruz. Personelimize sadece iş tecrübesi kazandırmıyoruz aynı zamanda ihtiyaç duyulan uzmanlık eğitimlerini de yine kendi bünyemizde veriyoruz. Bu sayede personelimizi de memnun edip uzun süreli istihdamını sağlıyoruz. Kuruluşumuzdan itibaren bizimle olan personelimizin varlığı, işimize ve ekip arkadaşlarımıza duyduğumuz saygının göstergesi. Üretmek, istihdam ortamı oluşturmak ve ülkemiz ekonomisine girdi sağlamanın yanı sıra Türk firması olarak Batı Makina imzasını sınırlar ötesine taşımak bizim açımızdan memnuniyet vesilesi.” ifadelerine yer verdi.

Tesis kurulumundan mikro ölçekte üretime

Teknolojik gelişmeleri yakından takip eden bir aile şirketi olduklarını anımsatan Mehmet Yılmaz, yurt dışı tesis kurulumuna destek sunmalarının yanı sıra her ebatta kalıp üretebildiklerine dikkat çekerek şunları söyledi: “Kardeşlerim İzzet ve Mustafa Yılmaz’ın şirketimize katkıları ve kattıkları çok değerlidir. İyi ki varlar. Oğullarım Eyüp Yılmaz ve Emre Yılmaz’ın yanı sıra yeğenlerim Yavuz, Ömer ve Ferhat Yılmaz da bizimle birlikte. Avrupa ülkeleri başta olmak üzere Afrika, Ortadoğu, Güney Amerika, Avustralya ve Asya’da geniş müşteri potansiyeline sahibiz. Avrupa’da gururla söyleyebileceğimiz Hollanda, Almanya, İtalya’nın aralarında bulunduğu çok sayıda ülkeye ürettiğimiz kalıp ve makineleri ihraç eder noktadayız. Yurt dışında bilinirliği olan bir marka olmamızın yanı sıra tesislerin kurulum aşamasında da destek sağlıyoruz. Otomatik kutu üretim hatları kurmaya başladık ve bu kapsamda projelerimiz gelişerek devam ediyor. Öte yandan her ölçekte kalıp üretebilmemiz bizi sektörümüzde ayrıcalıklı konuma getiriyor. Mikro ölçekli kalıpların üretimi konusunda da oldukça iddialıyız. Dünyanın herhangi bir yerinde bizim verdiğimiz kalıpların aynısını yapma şansları vardır mutlaka ama bizim kadar çok bu işin üzerinde duran firma yok. Mikronlarla kalıp parçası üretiyorsunuz, onlara parça numarası koyuyorsunuz ve o parça numarasından tekrar istendiği zaman aynı mikron hassasiyette yerine ulaştırıyorsunuz. Bu çok büyük bir sorumluluk. Şu an da dünyada bu işi yapan firmalarda ilk sıradayız. Sorumluluğumuzu biliyoruz. Dolayısıyla çok kaliteli ürün yaptığımızı bütün dünyaya kabul ettirdik.”

Sanayicinin kıymeti bilinmeli

Batı Makina Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Yılmaz sanayi ve üretim alanında yaptığı değerlendirmede ise şu açıklamayı yaptı: “Son yıllarda ülkemizde Ar-Ge ve teşvikler alanına birçok girişim yapıldı ama yeterli olduğunu düşünmüyorum. Al-satla ticaret yapmak başka bir şey, hammaddeyi üreterek satmak başka. Ülkemizin lokomotifi üreticilerdir. Sanayicinin kıymeti bilinmeli. Sorunları, görüş ve önerileri dinlenmeli. Örneğin KOBİ’lerin tedariklerine kolay ulaşabilecekleri bir yere sahip olması gerekiyor. Son yıllarda teknik ekip bulmak oldukça zorlaştı, insanın üretim kalitesi düştü. Biz tekrar eski yapmış olduğumuz çalışmaları yeniliyoruz. Kapasitesinde ışık gördüğümüz gençleri çalıştırıyor, eğitiyoruz. Onları aile ortamına alıştırıyoruz, hassasiyeti, temizliği ve düzeni gösteriyoruz. Biz bu şekilde çözüme biraz daha yakınız.”

“Mesleğimi çok seviyorum, şimdi başka bir alana yönelme şansım olsa yine aynı mesleği yapardım. Çünkü bu meslek günlük, anlık olarak insanlara hizmet sunuyor. Biz teneke kutu kalıp ve makinelerini üretiyoruz. Bu kutu yağ firmalarına gidiyor, yağ firmaları yağ üretiyor ve günlük olarak hemen insanlara yansıyor. Dolayısıyla eğer burada kalitesiz bir şey yapmış olsak o yağ akacak. Hem insan sağlığı açısından hem de ürün israfının önlenmesi açısından çok sorumluluk isteyen bir alandayız. Bunun bilinciyle hareket ediyoruz.”

Sizin de sıkı bir dostunuz Adnan Dalgakıran’la yaptığımız bir röportajda “En iyi patron işsiz patrondur demişti” katılıyor musunuz? “Adnan Bey oraya siyasi bir cevap vermiş. Çok akıllı ve inovasyona önem veren biri. Esasen şunu demek istemiş; ‘Eğer işten anlayan bir patronsan ondan sonraki ekiple anlaşman daha kolaylaşır. İşten anlamıyorsan dışarıdan birisi mutlaka gelir, bazı şeyleri yönlendirmeye kalkabilir. İşten anlamanız çok önemli.’ Bizim sektörde bir makinanın başında talaşı gördüğünüz zaman o talaşın rengi size bir şey anlatıyorsa o zaman işi çok rahat yaparsınız. Makinenin devri düşükken yapacağınız işin size zarar vereceğini anlayabilmek ustalık ister.”

Kaynak : İSTAMONU