Milton Freidman Yahudi Macar göçmeni.
Keynes, enflasyondan çok işsizliğe önem verir ve belli bir devlet müdahalesiyle ekonominin iyileştirilebileceğini savunurken, Friedman insanların kendi hallerine bırakılması gerektiğini, hükümetin ana görevinin ekonomide akan paranın gözlenmesi ve kontrol edilmesi olduğunu düşünür. Anna Schwartz’la beraber yazdığı Amerika’nın Parasal Tarihi 1867-1960 isimli en önemli eserinde parasalcılık kuramını açıklar.
Keynes işçilere düşük maaş kabul ettirmenin zor olduğunu vurgularken klasik parasalcılar tam tersini düşünür.
Milton Friedman 1912-2006
Keynes, politikacıların, mali politikalarla ekonomiyi kontrol etmesi gerektiğini savunur, Friedman ise bağımsız merkez bankalarının ekonomiyi, faiz oranlarını kullanarak kontrol etmesi gerektiğini düşünür.
1960’larda Keynesçilik iyi işliyordu: Büyüme sabit, enflasyon düşük ve işsizlik kontrol altındaydı.
Sonra petrol krizleri ve 1970’lerin ekonomik çalkantıları başladı. Batı dünyası stagflasyon (durgunluk ve enflasyon aynı anda) dönemine girdi, ekonomik büyüme durdu, enflasyon ve işsizlik arttı. Keynesçi ekonomi buna bir çözüm üretemedi, böylelikle Friedman’ın fikirlerinin yolu açıldı. Friedman böyle bir durumu öngörmüş ve bir çözüm önermişti: İşsizlikle değil enflasyonla mücadele.
“Nasıl ki 1950’ler, 1960’lar ve 1970’lerde Keynes’in fikirleri ölümüne test edildi, Milton Friedman’ın fikirleri de 1980’ler, 1990’lar ve 2000’lerde aynı kaderi yaşayacak.
Fikrin özü: Parasal büyümeyi yönet