Bozkurtlu hemşerimiz Süheyl Erboz, İstamonu’ya verdiği özel demeçte yönetim kurulu başkanı olduğu Dilovası İMES OSB’yi anlattı
Bozkurtlu hemşerimiz Süheyl Erboz, İstamonu’ya verdiği özel demeçte yönetim kurulu başkanı olduğu Dilovası İMES OSB’yi anlattı.
Dudullu İmes Sanayi Sitesi’ndeki mevcut işyerlerinin yeterli büyüklüğe sahip olmamasından doğan ihtiyaç nedeniyle, Dilovası İMES OSB’nin temelinin atıldığını söyleyen Erboz, 3 milyon metrekare arazi üzerine kurulan yeni OSB’de, 35 bin kişinin istihdam edilmesinin hedeflendiğini açıkladı.
Maliyeti 400 milyon TL
Genel Yayın Yönetmenimiz Hüseyin Karadeniz’in makamında ziyaret ettiği Dilovası İmes OSB Yönetim Kurulu Başkanı Süheyl Erboz, Türkiye’nin en modern ve düzenli organize sanayi bölgesi olan Dilovası İmes OSB’nin geçtiğimiz Kasım ayında eski Bilim ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün’ün katılımıyla açıldığını hatırlatarak, “ Tesisin toplam maliyeti 400 milyon TL, tam kapasite faaliyete geçtiğinde 214 fabrikaya hizmet edecek. Sosyal alanlarından, tüm alt yapıda yaşanması muhtemel sorunlara kadar her şey en ince ayrıntısına kadar planlandı.” dedi.
Ayrıca, yan sanayi ve tedarikçi firmaların da Dilovası İMES OSB’de yer bulacağını belirten Erboz, “ Fabrikaların ihtiyaçlarına anında cevap verebilecek, yan sanayi ve tedarikçi firmalar için 250m2’den başlayan ve 450 m2’ye kadar büyüyen 85 tane dükkân meydana getirdik.” şeklinde konuştu.
“Sorunsuz alt yapı ve teknolojik donanım”
Erboz, sanayicinin yeni fabrika alanlarında en çok hafriyata para harcadığını ancak Dilovası İMES’te bu sorunun yaşanmayacağına işaret ederek şunları söyledi: “Fabrika yapacak sanayicinin en büyük derdi, arazinin hafriyat meselesidir. Hafriyatı çıkarmak için ödediği paranın yanı sıra, taşıyan kamyonun fazla gelen yükü için de ceza ödemek zorunda kalabilir. Bunu engellemek için biz burada bulunan 214 tane arazinin tek tek tasfiyesini yaptık; yüzde iki eğimle teslim ediyoruz. Buda sanayicimizin kolayca fabrika yapmasını sağlıyor. Maliyet ucuzluyor.”
Ümraniye’de bulunan İMES Sanayi Sitesi’nde 1980 yılından 2004 yılına kadar 2. başkan olarak görev yapan Erboz, “Zamanla teknoloji değişiyor. Bölgeye yeni yatırım geliyor, her seferinde kazmak durumunda kalıyoruz. Dudullu İmes’te bu tür sorunları çok yaşadığımız için önlemimizi önceden aldık. Dilovası’nda fabrikalara hizmet veren bütün alt yapı tesislerimizin kanalizasyonu hariç; suyu, doğalgazı, elektriği, telekomünikasyon sistemi, yangın suyu ve elektrik kabloları yer altındaki 2 metre boyunda 13 kilometre uzunluğundaki beton aksın içinden geçiyor.” diyerek yeni OSB’de olası alt yapı sorunlarına karşı tedbirlerin alındığını belirtti.
Erboz, şöyle devam etti: “OSB’nin en önemli özelliğinden biri de teknoloji ile donatılması. Mesela, burada bulunan bütün fabrikaların elektriğini, suyunu, doğalgazını, atık suyunu, buradaki bilgisayarlar vasıtasıyla oturduğumuz yerden kontrol etme, ölçme, faturalandırma yetkisine sahibiz. Ne doğalgaz tüketiyor, ne su tüketiyor, kaç amper çekiyor, suyun parametre değeri nedir, hepsine içerdeki büyük bilgisayardan istediğimiz zaman kontrol istediğimiz zamanda müdahale etme imkânına sahibiz.”
Ayrıca bölgenin endüstri bölgesi olması nedeniyle ulaşımın aksamaması ve belli bir konforda olması bakımından klasik yol inşaatı yapmadıklarını belirten Erboz, içerisinde çelik parçaları olan diramiksli beton yolları inşa ettiklerini söyledi.
Erboz, OSB’de şuanda 35 firmanın faaliyete başladığını yılsonuna kadar bu sayınının 150 olacağını da kaydetti.
“Ekonomi duygusallığı kabul etmez”
Genel Yayın Yönetmenimiz Hüseyin Karadeniz’in kendisine Kastamonu Holding’in kurucu üyelerindensiniz, çok ortaklı yatırımlar hakkında ne düşünüyorsunuz sorusuna ise serzenişte bulunan Erboz şu cevabı verdi: “Kastamonu Holding’i seneler evvel iyi niyetlerle kurduk. Tekrar tekrar istenen sermayeleri karşıladık. Para kazanamadık, ödediklerimiz de feda olsun diyelim. Ama oradaki gayemiz insanımıza iş ve aş bulmaktı. Maalesef başaramadık. Bakın şimdi Ilgaz Mountain Resort’ü satmaya çalışıyorlar. İyi bir işletme haline gelebilmek için fizibilite çalışmalarının yapılması gerekiyor. Eksiklik buradan kaynaklanıyor.”
Ekonominin duygusallığı affetmediğinin altını çizen Erboz, Kastamonu’ya duygusal bağlarla yapılan yatırımın zarar getireceğini vurgulayarak, “İstediğin kadar fabrika kur, OSB yap. Doğru yatırımı, doğru zamanda seçmezsen oradaki çevre şartlarını ekonomik anlamında sanayicinin ayağına getirmezsen ya da o şartları yaratamazsan verim almanız mümkün değildir. Oraya gelecek mühendis çocuğunu iyi bir okulda okutmak, iyi bir evde oturmak, sosyal yaşantı ister. Onun ötesinde ürettiği malı pazara en kısa zamanda götürmek ister. Enerjiyi ucuz ister. Sadece memleket aşkıyla yatırım yaparsan şansına tutarsa tutar. Ama yüzde 90 da tutmaz. Çünkü ekonomi duygusallığı kabul etmez.” dedi.
Erboz, son olarak, ağır sanayinin Kastamonu’ya yakın gelecekte yönelmesinin gözükmediğini ifade ederek, “Kastamonu’da son yıllarda olumlu gelişmeler yaşanıyor. Tekstil sektörü, özellikle ileri teknoloji yerine emek gücüye çalışan sektörler ya da katma değeri yüksek malzemeyi imal etmek isteyen işletmeler Kastamonu’yu düşünebilir.” açıklamalarında bulundu.