Türkiye’nin dört bir yanında görev yapan Kastamonulu mülki idare amirleri üçüncüsü düzenlenen ‘Kastamonu’dan Türkiye’ye Altın Adamlar’ programı kapsamındaki ‘Bürokrasi ve Farkındalık Zirvesinde’ bir araya geldi.

Türkiye’nin dört bir yanında görev yapan Kastamonulu mülki idare amirleri üçüncüsü düzenlenen ‘Kastamonu’dan Türkiye’ye Altın Adamlar’ programı kapsamındaki ‘Bürokrasi ve Farkındalık Zirvesinde’ bir araya geldi. İstanbul Esenler ’de United Group sponsorluğunda 5 Mart Pazar günü Ankara Üniversitesi Dekan Yardımcısı Doç. Dr. İhsan Çapcıoğlu moderatörlüğünde yoğun katılımla gerçekleşen programa;Mülkiye Baş Müfettişi Fazıl Can ile Recep Muhlis Gür,Adana Vali Yardımcısı İsmail Hakkı Ertaş, Amasya Vali Yardımcısı Nevzat Sinan ve Ataşehir Kaymakamı Zafer Karamehmetoğlu konuşmacı olarak katıldı.

Kastamonu gücünün ortak hareket ile açığa çıkmasının gerekliliğinin vurgulandığı zirvede, Yargıtay Üyesi Mehmet Faik Ateş, Esenler Kaymakamı Hulusi Şahin, TÜBA Başkanı Prof. Dr. Ahmet Cevat Acar, KASİAD Genel Başkanı Ayhan Aslan ve UNİTED Grup Ceo’su İlhan Altun düşüncelerini paylaştılar.

Gazetemiz Genel Yayın Yönetmeni Hüseyin Karadeniz, Cide Dernekler Federasyonu Genel Başkanı Celal Gülile Çatalzeytinliler Yardımlaşma Derneği Başkanı İsmet Çetinkaya ise Bürokrasi ve Farkındalık Zirvesi hakkındaki görüşlerini dile getirirken, Berlin’nden Face Time ile zirveye katılan AB Daimi Temsilcisi Faruk Kaymakcı Türkiye’nin dış politikaları hakkında bilgilendirmede bulundu.

Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA) Başkanı Prof. Dr. Ahmet Cevat Acar
“Dünya mazlumlarına karşı sorumluluğumuz var”
“Çok anlamlı bir isimle memleket değerleriyle hasbihal etmek, bir arada olmak için düzenlenen böylesi güzel ve özel programdan dolayı değerli İstamonu ekibini ve hemşerilerimi kutluyorum.

15 Temmuz hain darbe girişimi öncesi ve sonrası yaşadığımız olaylar daha açık bir şekilde ortaya çıkmıştır ki, Türkiye ve Türk milleti yeni ve eski bir vekâlet savaşı ile karşı karşıyadır. Görülüyor ki bu savaş devam edecek. Terörün ve terör örgütlerinin Türkiye’yi hedef alan düşman odaklarının etnik, din ve hayat görüşümüze bakmaksızın insafsızlık noktasında gayet ittifak içerisinde hareket ettiklerini de hep beraber görüyoruz. Bu saldırıların artmasının temel sebebi Türkiye’nin gerçekten bağımsız bir ülke olmak ümidiyle ciddiyet kazanmasına bağlıdır. Geçtiğimiz günlerde basında bir kuruluşun 2030 yılının dünya ekonomileri sıralamasına dair yayımladığı raporda Türkiye 12’nci sırada görülüyor. Şu anda ister kamuda ister özel sektörde olsun etki ve rol sahibi olan bizlerin sorumluluğu sadece 80 milyona, vatandaşımıza karşı değil, bütün Türk ve İslam dünyasına hatta ötesinde yeryüzündeki tüm mazlumlara karşıdır. Dolayısıyla işimiz çok, yükümüz ağır. İnşallah milletimizin azmi Allah’ın yardımı ile bu zorluğun üstesinden Türk milleti olarak geleceğiz yeter ki basit hatalar yapmayalım. Bu vesileyle bizden sonraki gelecek kuşakların daha güçlü daha söz sahibi bir ülkede yaşayacaklarını inanıyorum. Bu yolda ülkenin birliği, bağımsızlığı, bütünlüğü ve değerlerimiz uğruna hayatını kaybeden tüm şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyorum. Şu anda da gördüğümüz görmediğimiz, bildiğimiz bilmediğimiz yerlerde ve koşullarda değerlerimiz ve milletimiz için hayatını ortaya koyan kahramanlarımıza da başarılar diliyorum.”

Ataşehir Kaymakamı Zafer Karamehmetoğlu
“Bugünü bir milat bilip bir araya gelmeliyiz”
“İstanbul’da üçüncü görev yılımı tamamladım. Busüre içerisinde İstamonu Buluşmalarına ikinci kez konuşmacı olarak katıldım. İlkinde de şimdi olduğu gibi çok güzide bir katılımcı topluluğu vardı. Birliktelik içerisinde güzel bir organizasyona ev sahipliği yapılmış. Bu birlik ve beraberliğimizin yükselerek devam etmesini temenni ediyorum.

Düşündüğümüz, inandığımız, yapmaya çalıştığımız her fikri ve her düşünceyi icraata dökmek kolay olmuyor. Herkesin serzenişi oluyor ama serzenişler bir şey getirmiyor. Neden, niçin, keşke gibi kelimeler yerine bugünü bir milat bilip, bir araya geldiğimizde; yarında öbür günde bir araya gelmenin hesabını yapmalıyız. Memleketimize ve milletimize hep beraber hizmet edelim. Bu yolu açık tutmak sanırım daha güzel olacak. Önemli olan birbirimizi sevmek, saymak, hürmet ve muhabbet içerisinde olmaktır. Bununla beraber bu dayanışmayı arttıracak güzel gayretlerde, çalışmalarda da herkes üzerine düşeni yapsa inanıyorum ki geleceğimiz çok daha güzelleşecektir. Bu vesileyle Ataşehir Kaymakamı olarak görev yaptığım makamın kapısının tüm hemşerilerimize açık olduğunu belirtmek isterim.

Yeni göreve başlayan Kastamonu Valimiz Yaşar Karadeniz’le de görüştüm. Kastamonu’nun kültürel ve derin tarih zenginliğine rağmen 90 kilometre ötede bulunan Safranbolu’nun neden gerisinde kaldığına hayret ettiğini belirtti. Bende kendisine herhâlde sizi bekliyordu dedim. Tabi ki aslında hepimizi bekliyor, bu şehirlerde doyuyoruz. Ancak doğduğumuz şehirler içinde düşüncelerimizi paylaşmalıyız. Bu toplantı da onlardan bir tanesi. Memleketin insan değerlerini vefikirlerini birleştirerekher alanda farkındalık ortaya koyan bir görevi icra etmiş oluyoruz. Emek veren herkese şükranlarımı sunuyorum.”

Adana Vali Yardımcısı İsmail Hakkı Ertaş
“Kastamonulular daha aktif olmak zorunda”
“Biz en büyük imtihanımızı 15 Temmuz’da birlik ve beraberlik içerisinde verdik. Kastamonu insanının bazı özellikleri var, buna görev yaptığım hemen her ilde de şahit oldum. En önemli özelliğimiz tevazu sahibi olmamız. Ve ben bununla gurur duyuyorum.

21. yüzyılda artık en önemli olay örgütlenmek. Böylesi örgütlenmiş bir cemiyete sahip topluluklar, toplumlar arasında bir o kadar da güçlü konuma gelirler. İstanbul gibi bir ana kentte Sivas’tan sonra ikinci nüfusa sahip Kastamonuluların bu örgütlenmeyi daha güçlü kılmaları lazım. Derneklerin bir çatı altında buluşmalarının iradesi ortaya konulmalı. Memleket ve insanı için yarınlara genç beyinlerin yetişmesi için rol model insanların olmasına da katkı sağlanacağını düşünüyorum.

İnanıyorum ve biliyorum ki Türkiye’nin yönetiminde söz sahibi olan tüm Kastamonulular,siyasetdahil;etkin rol aldığı her platformda etkili hizmetler vermektedir.Biz sessiz sedasız hizmetler veriyoruz, işlemler yapıyoruz ama bundan sonra ortaya çıkma vaktinin geldiğineve daha fazla aktif olmak zorunda olduğumuza inanıyorum. Biz Kastamonulu olarak hiçbir memleketi ayırmaz ve ayrımcılık yapmayız. Herkesi kendi öz evladımız gibi görüyoruz. Kastamonu’ya, doğduğumuz toprağımız olarak özlem duyduğumuz doğrudur. Bu vesileyle diyorum ki Kastamonu insanı bir örnektir.”

Amasya Vali Yardımcısı Nevzat Sinan
“Fıtratı gereği mum dibine ışık veremez”
“Mülki idare amiri bir muma benzer. Derler ki mum dibine ışık vermez.Veremez çünkü fıtratında dibine ışık vermesi yoktur. Ne acıdır ki mumun dibindekilerde yukarıdaki ışığı göremiyorlar. Hal böyle olunca biraz sıkıntı çekiyoruz sanırım. Mülki idare amirinin yapılanmasında bizler yasa gereği doğduğumuz yerlerde görev yapamıyoruz. Dolayısıyla dibimize ışık vermemiz görevimiz bittikten sonra oluyor. Birkaç sene içerisinde yaş haddinden emekli olacağım. İnşallah bu süreçte memleketimiz için elimizden geleni de yapacağız. Ama bu birlik ve beraberliği bir şekilde kurumsal hale getirmeliyiz. Başka da çaremiz yok zaten. Mumun dibine ışık vermesini beklemeden işe koyulmalıyız. Çünkü bizim tepemizde ışık olan sivil toplum kuruluşu temsilcileridir.Gerek Cumhuriyetten önceki dönemde, gerek Osmanlının son döneminde ve Çanakkale Savaşında 15’liler olarak adlandırılan gençleri şehit olarak verdik. Şerife Bacı’nın koca öküzüyle, kağnısıyla mühimmat taşımakla Anadolu’ya hizmet edildi. Onların canlarıyla yeşerttiği bu topraklarda biz bugün mülki idare amirleri olarak hizmet için Anadolu’ya yayıldık.”

Avrupa Daimi Temsilcisi Faruk Kaymakcı
“21 yıllık Gümrük Birliğini güncelliyoruz”
Avrupa Daimi Temsilcisi AB Faruk Kaymakcı, Berlin’den FaceTime ile programa katılım sağladı.

“Böyle bir etkinliği düzlendiği için İstamonu gazetemize teşekkür ediyorum. Başarılı çalışmalarına gazetemiz bir yenisini daha eklemiş oldu. Ülkemizin genç ve dinamik yapısı içerisinde Avrupa ile entegre olmasıadına bu gayret ile çalışmaya devam edeceğim. Önümüzdeki dönem Türkiye AB ilişkilerinde terörle mücadele konusunda Avrupa Birliğinden daha fazla adım atmasını bekleyeceğiz. Bildiğiniz gibi 1996 yılında kurmuş olduğumuz Gümrük Birliği biraz eskidi. Biz şimdi gümrük birliğini güncellemeye çalışıyoruz.

Gümrük birliğinin güncellenmesi demek Türkiye’nin Avrupa ülkeleri ile olan ticaret, yatırım, ekonomi, turizm gibi birçok alanda ilişkilerinin gelişmesini sağlanması anlamına geliyor.

Tabi bu anlamda Türk vatandaşlarına Avrupa ülkelerine vizesiz seyahat edebilmeleri için vize serbestisi diyaloğunu başlattık. Neredeyse son noktaya gelmiştik ki, maalesef 15 Temmuz FETÖ darbe girişimi bu süreci baltaladı ve Türk halkının vizesiz bir şekilde Avrupa ülkelerine seyahati gecikmiş oldu.

Ben inanıyorum ki önümüzdeki aylarda yapacağımız çalışmalarla bu hakkı elde edeceğiz ve inşallah hemşerilerimin de 2017 yılının sonunda veya 2018’de Avrupa ülkelerine vizesiz girebilme konumuna gelebileceğini ümit ediyorum. Bunun dışında Türkiye AB ilişkilerinde zirve toplantılarını hızlandırmaya çalışıyoruz. Ekonomi, siyasi diyalog toplantıları yapacağız. Türkiye gerçekten hak ettiği ligde yani bana göre Avrupa Birliğinde mutlaka oynamalı ve bu ülkenin merkezinde olmalı.Bu Ortadoğu ile Afrika ile ilişkiye girmeyeceğimiz anlamına gelmiyor. O ülkelerle de değişik ilişkilerimiz olacak. Türkiye refah düzeyi neredeyse orada olmalı.”

Esenler Kaymakamı Hulusi Şahin
“Kastamonulu oluşunuzla övünün”
“Öncelikle ortamın ve programın kalitesine hayran kaldığımı belirtmek isterim. İçeriği ve özellikle ismi kıskanılacak tarzda. Emeği geçenleri tebrik ediyorum.

Kastamonu’da görev yapmadım. Ancak 3 yıl görev yaptığım Kocaeli Dilovası’nda Kastamonulu sanayicilerin çokluğu ve ülke ekonomisine sağladıkları katkılara şahit olunca açıkçası gıpta etmiştim. Net bir şekilde ve şerefle bilinmeli ki, Kastamonulular hizmet ettikleri her alanda ülkeye büyük kazanımlar sağlıyor.

İstanbul’un fethinde Kastamonuluların katkısı olduğunu burada öğrendim. Milli Mücadele döneminde Batı Karadeniz Bölgesinde özellikleKastamonu’nun çok büyük katkısı olduğunu okumuştum. Cumhuriyete katkılarınız var, fedakârlıklarınız var. Kastamonulular olarak sessiz ve sedasız bir şekilde memlekete millete destek oluyorsunuz. Cumhuriyet kurulduktan sonra da devleti büyütmek asıl iktidarı mücadelede yine Kastamonulular en ön safta mücadele ettiler. Bürokraside değerli büyüklerimiz var. Kastamonu’dan çok önemli değerler çıkıyor. Ben sadece şunu söyleyeyim, gerçekten Kastamonu çok önemli çok büyük bir ağırlığı var. Diyorum ki Kastamonululuğunuzla övünün.”

United Group CEO’su İlhan Altun
“Rol model insan bu toplantılarla tanınır”
“Öncelikle farkındalık noktasında çok önemli bir organizasyon İstamonu Buluşmaları. Kastamonulular bazı şeyleri fark etmeli. En basitinden Türkiye’nin birçok noktasında çok üst düzey devlet yetkililerinin Kastamonu’dan çıktığının, büyük STK’ların olduğunun,Türkiye’nin gayrisafi milli hasılasına çok ciddi destekler veren sanayicilerin ve iş adamlarının bulunduğunun bilincinde olmalıyız. UNİTED olarak bu organizasyonun farkındalık noktasında çok önemli olduğunu düşünerek destek vermek istedik.

Özellikle bizim gibi genç arkadaşlar geleceğini çevrelerinkileri örnek alarak planlarlar. Rol model insan yapısına katkı sağlayan, rol model alınması gereken memleket değerleriyle bu toplantılarda tanışılır ve örnek alınır. Bu açıdan Bürokrasi ve Farkındalık Zirvesi çok isabetli bir organizasyon. Bu tablo beni gerçekten çok onore etti. Katılan katkı sağlayan herkese teşekkür ediyoruz”

Yargıtay Üyesi Mehmet Faik Ateş
“Farkında olmak için fark etmek lazım”
“Kastamonu Anadolu’muzun en tarihi kentlerinden birisi olmakla beraber, İstanbul’a kadar uzanan yönetim kurmuş bir kentimizdir. Kurtuluş Savaşında ve cumhuriyetimizin kuruluşunda çok büyük emeği geçmiş, en fazla şehit vermiş şehrimizdir. Konumu, tarihi özelliği ve insani değerleri bakımından önemli olan bir şehrimiz olduğu hepimizce malum. Maalesef günümüzde ve cumhuriyet tarihimizde çok fazla kendini gösterebilmiş bir şehir değil, ihmal edilen bir şehirdir. Bununda en önemli sebeplerinden bir tanesi Kastamonu’nun kendinin ve gücünün farkında olmaması, farkındalığının olmamasıdır. Bu farkındalığın sağlanabilmesi için öncelikle kendimizin farkında olmalıyız. Fark etmeliyiz. Bunun içinde birbirimizi tanımamız, tanışmamız lazım. Bürokrasi ve Farkındalık Zirvesi bu açıdan muhteşem bir program olmuş. Akıl ve hayal edenler sağ olsunlar.”

Mülkiye Baş Müfettişi Fazıl Can
“Biz hiçbir şeyin edebiyatını yapmadık”
“Yasa gereği biz memleketimizde çalışamıyoruz. Lise öğreniminden sonra Tosya’dan ayrılarak yollara düştük. Diyar diyar gezdik, şükürler olsun bugünlere geldik. Görev yaptığım her yerde göğsümü gere gere Kastamonululuğumu anlattım. Bunu bilinçli olarak öne çıkarttım. Çünkü biz her alanda bu ülkenin büyümesi ve ilelebet ilerlemesi için çalışılırız. Meslekte 30 sene bitti. Kitlelere kendimizi ve coğrafyamızı ifade etmemiz lazım. Kastamonu’ya ait bir programa konuşmacı olarak ilk kez davet edildim ve konuşuyorum. Atalarımız ne güzel söylemiş ‘Bir elin nesi var, iki elin sesi var’ Hal böyle iken ayrı gayrı saman çöpü gibi dağınık olmanın zamanı değil, bir ve beraber olma zamanı. Tek tek değil de daha çok örgütlü olarak bir araya gelerek birlikte olursak farkındalığı yaratabiliyoruz.

Tarihe bakın biz hiçbir şeyin edebiyatını yapmadık. Can verilmesi gerekirken de kan verirken de ciddiydik. Bir gerçek var ki çağın gereklerine uymak, şehrimizin ve memleketimizin güzelliklerinin önemini vurgulamak için bu tür birlikteliklerin çoğalması lazım. Burada bu birlikteliği bu gücü görünce gözümde bir ışık parladı içim açıldı. İstanbul’daki dernekler daha aktif ve faal olmak zorundalar diye düşünüyorum.”

Mülkiye Baş Müfettişi Recep Muhlis Gür
“Kurallar zorluk çıkarmak için değil,
kolaylaştırmak için olmalı”
“Her işin esası hedefine kısa ve kestirme yoldan varmak, arzuya değer olmaktan hatta yolun makul ve ilmi olması şarttır. Bu bakımdan birçok konuda başarılı çalışmalara imza atan İstamonu ekibi yapılan bu çalışmayla Türkiye’ye örnek bir proje de armağan etmiş oluyor. Emeği geçenleri kutluyorum. Bürokrasi bir toplumda tabandan yukarıya çıktıkça daralan bir yapı içinde örgütlenmiş olan, kişisel olmayan, genel kurallar ve işleyiş ilkelerine göre çalışan sistem ve kurallar grubudur. Biz de acizane yıllardır ilke edindiğimiz değerler doğrultusunda millet ile devlet arasında köprü iyilik ve güzellik ekseninde insanlara yardımcı olmak için çalıştık, çalışıyoruz.

Devlet görevlilerinin bir kısmı insanlara ne kadar zorluk çıkarırlarsa, işleri yokuşa sürerlerse şahsi önemin bu oranda artacağını düşünürler. Bu durumda vatandaşın işlerinin de zorlaştırdığını düşünebilirsiniz. Bu tür durumlar hepinizin başına gelmiştir. Hâlbuki bu düşünce şeklinin yanlış olduğunu o memurun kesinlikle düşünmesi gerekir. Bu şekilde tavırla ne oluyor, o ötekinin işine zorluk çıkarıyor, diğeri diğerinin işine derken uzadıkça uzuyor.Kısır döngüye dönüşen bu durum işin içinden çıkılamaz hale getiriliyor.

Böyle ortamlarda hiçbir iş üretilemez. Bir kuruluşta bu tür davranışların oranı yüzde 50’nin üzerine çıkmışsa, o kuruluş çöküş sinyalleri veriyor demektir. Bu kısır döngünün kırılması için, iyiliği emreden kötülükten alıkoyan insanlara hizmeti şiar edinmiş aydın fikirli cevval ve çalışkan idarecilerin başa geçmeleriyle mümkündür. Akıl yürütme ve mantık kuralları zorluk çıkarmak için değil, kolaylaştırmak için kullanılmalıdır.”

KASİAD Genel Başkanı Ayhan Aslan
KASTEXPO Kastamonu’yu İstanbul’da zirveye taşıyacak yegâne girişimdir
“İstanbul’un fethinde şüphesiz Fatih’in katkısı olmuştur. Fatih Sultan Mehmet’in annesi Hüma Hatun’un Kastamonulu olduğunu bilmeyen yoktur. 564 yıldır İstanbul’da varlığı kabul gören bir ildir Kastamonu. Bizler vatan sevdası ile yanıp tutuşan birer değerleriz. Aynı zamanda Kastamonu doğru insanların kenti olarak bilinir. Bugün huzurunda olduğumuz Kastamonulu mülki idare amirlerimiz bizler için güç kaynağıdır. Yine onlar gibi devletimizin üst kademelerinde görev yapmalıyız. Bu sıcakkanlı ve çalışkan insanların varlığı devletimizi ve milletimizi güçlü kılmaya yetecektir. Bu beraberliğimiz tüm insanları aynı çatı altında birleştirmelidir. Bizler sorgulayan, araştıran kültüre sahip olduğumuz sürece yapamayacağımız ve başaramayacağımız iş yoktur. 2017 yılı sonunda yapacağımız KASTEXPO Kastamonu’yu ana kent İstanbul’da zirveye taşıyacak yegâne bir girişimdir. Sizleri de şimdiden bu organizasyona davet ediyor, saygılarımı sunuyorum.”

İstamonu Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hüseyin Karadeniz:
Bu şehirde varız ve hakkını vermemiz lazım”
“İstamonu Gazetesi 6 yıldır yayın hayatına devam ediyor. Sadece var olan haberleri yazmıyoruz. İstamonu Buluşmaları kapsamında değerlerimizle bu güne kadar sayısız buluşma gerçekleştirdik. Kastamonu’muza ve hemşerilerimize yönelik faaliyetler gerçekleştirmeyi görev edindik. Abonelerimizden aldığımız her bir kuruşun hakkını ödemek için çalışıyoruz. Kastamonulular olarak İstanbul’da büyük bir kitleye ve güce sahibiz. Bu şehirde var olmamızın hakkını vermeliyiz. Sadece İstanbul’da Kastamonu adını taşıyan 404 sivil toplum kuruluşumuz bulunuyor. Bazı derneklerimizin gücü ve etkisinin farkında olmadan ortaya koydukları icraatlarına bakıyorum da şaşıyorum doğrusu. Oysa bizim artık alın terinden akıl terine geçmemiz gerekiyor. Daha az zaman ve harcanan parayla çok iş ortaya çıkarmamız gerekir. Bazen hak ararken ağlama duvarına döndüğümüzün farkında değiliz maalesef. Oysa hakkımızı ararken ve savunurken ne Hazreti Yakup gibi evlat hasretinden ağlayarak gözlerimizi kaybedelim, ne de 11 kardeşi tarafından Hazreti Yusuf gibi kuyuya atılalım. Bazen bizim bize yaptığımızı düşman yapmıyor.”