Gazete İSTAMONU’ya demeç veren Kastamonulu bitki ve sağlıklı yaşam uzmanı Prof. Ahmet Maranki, İnebolu’ya 15 milyon $’lık sağlık oteli inşa edeceğini açıkladı. Termal su arama çalışmalarına bu ayın sonunda başlanacağını söyleyen Maranki, 4 yıldızlı olarak planlanan sağlık otelinin, orta vadede, aynı anda 500 kişiye hizmet verecek konuma getirileceğini belirtti.
Neden çılgın?
Projenin adının “Çılgın” olmasını, “Bana, asla burada iş yapamazsın, sen akıllı adamsın, bunca yılın birikimini çok daha iyi değerlendirebilirsin diyorlar. Ama ben yazdığım kitaplardan ve sattığım ürünlerden elde ettiğim maddi birikimi kendi memleketime yatırım olarak götürmeye kararlıyım. Bu yüzden beni çılgın buluyorlar ve projeye de ‘’Çılgın” adını verdik” şeklinde açıklayan ve “Son gayem sağlıklı yaşam merkezlerini açarak insanları düştükleri bu girdaptan kurtarmaktır, ölüp gideceğiz, ardımızda eserler bırakmamız icap eder. Bu eserleri hayata geçirip bu ülkeye bir emanet bırakabilirsek, ‘sizin en hayırlınız insanlara en faydalı olanınızdır’ hükmüne de uygun bir amel işlemiş olacağız” dedi.
Maranki şöyle devam etti: “15 milyon $ maliyetli bu yatırım ile 80 veya 120 odalı 250 yataklı başlayıp ileriki aşamalarda 500 yatağa kadar çıkacak bir sağlık otelinden söz ediyoruz. Devre mülk tatil sistemini de hayata geçirerek bölgenin tanıtımını da sağlayacağız, tamamen öz kaynaklarımızla finanse edeceğiz, bunu yapabilecek güçteyiz, belki yabancı ortak alabiliriz.”
Bu yatırımın Kastamonu’ya ve oradaki üreticiye nasıl bir katma değer sağlayacağının sorulması üzerine ise Maranki,
“Düşünün, 120 kişinin konakladığı bir otelde, her sabah kahvaltıda ikişer yumurta servis edilse, 250’ye yakın yumurta eder. Diğer organik tarım ürünü tüketimimizi de hesaba katarsak, bırakın İnebolu’yu, Çatalzeytin’den Bozkurt’a Abana’dan Devrekâni’ye kadar, Seydiler’e kadar bütün üreticiler 24 saat üretim yapsa bile bizim otelimizin ihtiyacını karşılayamaz. Nasıl bir katma değerin gerçekleşeceği bu basit hesaptan bile anlaşılabilir. Ayrıca biz, köylerde özel cam seralar kurarak bölge köylüsünün kalkınmasını da planlıyoruz. Bu bacasız fabrika projesinin göçü durduracağına ve Kastamonu genel ekonomisini 5’e hatta 10’ a katlayacağına inanıyorum” şeklinde yanıt verdi.
Proje başlangıcı bu ayın sonuna doğru
Projeye başlangıç tarihini bu ayın sonu (Haziran 2012) olarak açıklayan ve enerjide kullanacakları 80 derece civarında su bulma beklentisi ile sondaj çalışmalarına başlanacağını kaydeden Maranki, “Su bulduğumuzda yatırımımıza hemen başlayacağız. Termal su bulamasak bile suyu denizden çekeceğiz. Deniz suyu 15 kat daha fazla mineral barındırır” şeklinde konuştu.
Yatırımın desteklenmesi konusundaki taahhütlere de değinen Maranki,
“Başta Kastamonu valimiz Sayın Erdoğan Bektaş olmak üzere siyasilerimizden, İnebolulu olmaları hasebiyle İstanbul’daki değerli işadamlarımız Hasan Gürsoy ve Kemal Akar’dan, Ak Parti İstanbul milletvekili hemşerimiz, Op. Dr. Haldun Ertürk ve İnebolu Ak parti teşkilatından destek görüyorum. İnebolu belediye başkanımız Sayın Engin Uzuner böyle bir girişimimiz olması durumunda bahsi geçen arazinin bize devredilmesi konusunda taahhütleri var. Bu arada Çevre Bakanlığı’mızda destek sağlayacağının sözünü verdi” açıklamasında bulundu.
Maranki, Sinop’tan ve başka yerlerden ’gelin bizim ilimizde yapın bu projeyi’ teklifleri yapıldığını ama ilk tercihlerinin Kastamonu olduğunun altını çizdi.
Kastamonuluların kendisine yaklaşımı ile ilgili değerlendirmelerde de bulunan Ahmet Maranki,
“Kahramanmaraş, Adıyaman ve Şanlıurfa’da fahri hemşerilik payesiyle taltif edildim. Ama kendi memleketim Kastamonu’dan ne belediyeler ne de devlet kurumlarından her hangi bir teklif aldım. Buna kendi ilçem İnebolu’da dâhil. Gel bu işi yap, burada sana yer verelim, hem memleketimizin ekonomisi canlansın hem de insanlık hizmetinde bizim de katkımız olsun denmedi. Bizim tüm fabrikalarımız ilgili belediyelerin, valiliklerin gösterdiği arazilere kurulmuştur. Yozgat’taki 12 bin dönüm arazi, bize Orman Genel Müdürlüğü tarafından tahsis edilmiştir. Biz de üretimlerimizi oralarda yapıyoruz” diyerek kırgınlığını ifade etti.
“Her şeye rağmen memleketimi seviyorum”
Her ne olursa olsun Kastamonu sevdasının önüne geçilemeyeceği gerçeğinin üzerinde duran Maranki sözlerine,
“Orası benim memleketim. Anamın, babamın mezarı İnebolu’da. Hiçbir kolaylık sağlanmadığı halde, hiçbir toplantıya dahi davet edilmediğim halde doğduğum yere hizmet için çılgın projemi kendi memleketimde gerçekleştireceğim. İnebolu’da Turizm Bakanlığı’nca şartlı olarak İnebolu Belediyesi’ne devredilen, daha doğrusu siyasilerin gayretiyle devrettirilen yere otel; Sağlıklı Yaşam Merkezi inşa etmek istiyorum. Bana diyorlar ki, deli misin? Burada oteller, tatil köyleri bomboş. Ben sağlık oteli kuracağım. Sağlık otelinin en güzel yeri de maviyle yeşilin birleştiği yerdir; İnebolu’dur. Tarihin olduğu, Ilgaz Dağı’nın olduğu, 170 km sahil şeridinin olduğu Kastamonu’dur” diyerek son verdi.
