Kriz ortamlarının gelişmiş ülkelerin potansiyeline ulaşmak için fırsat olduğunu vurgulayan Yılmaz Redüktör Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yılmaz şirket sahiplerine önerilerde bulundu.

Kriz ortamlarının gelişmiş ülkelerin potansiyeline ulaşmak için fırsat olduğunu vurgulayan Yılmaz Redüktör Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yılmaz, “Daha fazla inovasyona önem verilmeli ve yatırım yapılmalı, birbirimize güvenip, kenetlenerek, her zamankinden çok daha fazla çalışarak üretmek durumundayız.” dedi.

Türkiye’nin en büyük Avrupa’nın ve dünyanın sayılı redüktör üreticilerinden Yılmaz Redüktör, 10. Geleneksel Bayi Toplantısını Ilgaz’da gerçekleştirdi.

Burada konuşan Yılmaz Redüktör Yönetim Kurulu Başkanı Abanalı iş adamı Ender Yılmaz Türkiye ve dünya ekonomisine dair değerlendirmelerde bulundu.

Dünya ticaretinin ve ekonomisinin iyiye gitmediğini işaret eden Yılmaz, Türk firmalarının önlemler alması gerektiğine dikkat çekti.

Ülkemiz kalkınma politikasının turizm ve inşaat üzerinden kurgulanmasının hata olduğunu ifade eden Ender Yılmaz, sanayide kurumsallaşma ve e-ticarete yönelmenin öneminden bahsetti.

Yılmaz Redüktör Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yılmaz konuşmasında şu ifadelere yer verdi:

İşsizlik riskine karşı önlem alınmalı

“Dünyadaki ekonomik belirsizlikler, özellikle AB’nin Almanya dahil içinde bulunduğu resesyon ve gerileme sebebi ile bir çok çalışan yakın bir gelecekte işsiz kalma riskleri ile karşı karşıya. Ülkemizin ağırlıklı iş yaptığı en büyük pazarı AB olduğuna göre sıkıntılı dönemin başladığı görünmekte. Bu durum başka bir açıdan sosyal karışıklıklar, korumacı milliyetçi akımları beraberinde getirecektir. O halde bizler de pozisyonumuzu buna göre belirlemek zorunda olacağımız bir dönemdeyiz.”

İnovasyona gerek var

“Dünya ticaretinde de işler çok iyi gitmiyor, diğer yıllara göre artış olmadığı gibi tersine bir gidişin hakim olduğu gözlenmekte. Türkiye’nin dünya ticaretinden aldığı pay yüzde 1,4 civarında. Payımızı artırabilme teknolojisi yüksek sanayi yatırımları yaparak ve katma değeri yüksek teknolojik ürünler üreterek mümkün olabilir. Bunu da inovasyon yaparak kendi özgün tasarımlarımız ile kopyalamadan üreterek başarabiliriz.”

E-ticarete yatırımlar yapılmalı

“Elektronik ticaret dünyada her yıl yüzde 94 oranında büyüyor. Türk şirketleri de bu müthiş değişime ayak uydurma konusunda adımlar atıyor. Ardı ardına sanal mağazalar ve internette banka şubeleri açılıyor. Dijital ortamda iş yapmanın şirketlere, tüketicilere büyük avantajlar sağlayacağı kesin. Ancak, fırsatlar, beraberinde tehlikeleri ve riskleri de getirecek. Sektörümüze baktığımızda bu alanda yenilikçi bir ilerlemenin olmadığını düşünüyorum. İyi düşünülmüş projeler geliştirilirse çok başarılı olabilir. Dünya üzerinde farklı pazarlara ürün satış ve pazarlama kapıları açılabilir.”

“Ayrıca işletmelerimiz hangi çap ve büyüklükte olursa olsunlar, kurumsal anlayışa ve yönetime ihtiyaçları vardır. Kurumsallaşma şirket yönetiminin tamamen profesyonellere terk edilmesi, kontrolün elden çıkartılması değildir.

Aksine, şirketin faaliyetlerini kişilerin varlığına bağımlı olmadan bağımsız sürdürebilmesini ve geliştirebilmesini sağlamaktır.”

İnşaat ve turizmle kalkınma kurgusu hata

“Türkiye’nin kalkınma tercihlerinin en başında İnşaat ve Turizm hizmet sektörü gelmekte, bahsedilen sektörler mutlak her ülke için çok önemlidir. Ancak en küçük bir krizde dahi gelişmelerden ilk ve çabuk etkilenmektedirler. Kalkınmamızı turizm ve inşaat üzerinden kurgularsak hata yaparız. Bugün inşaat ve turizm ile kalkınmış bir ülke göstermek mümkün değil. Eğer kalkınma sağlansaydı Havai, Endonezya, Suudi Arabistan, gibi ülkeler dünyanın en zengin ülkesi olurlardı.”

Daha fazla büyümeye ihtiyacımız var

“Bugün geldiğimiz durum ve yakın gelecek içerisindeki belirsizlik ortamı bir takım sorunları da beraberinde getirmekte. Reel sektör büyük bir yapısal sorunlar yumağı ve borç yükü altında. Oysa bizim daha hızlı büyümeye ihtiyacımız var. Ekonomimizin sürükleyici gücü olarak sanayimizin daha fazla büyümesi, daha fazla üretmesi, bunun için daha fazla yatırım yapması gerekiyor. Ülkemiz ve dünyanın içinde bulunduğu belirsizlik ortamı hem de maliyetlerin yüksek oluşu, yatırım iştahını bir hayli sınırlıyor. Ancak içinde bulunduğumuz kriz ortamı sebebi ile gelişmiş ülkeleri böyle zamanlarda yakalama şansına sahibiz, bu sebeple daha fazla inovasyona önem verilmeli ve yatırım yapılmalı, birbirimize güvenip, kenetlenerek, her zamankinden çok daha fazla çalışarak üretmek durundayız.”