1.GENEL DEĞERLENDİRME
- Küresel ticaret politikalarına ilişkin belirsizlikler imzalanan ikili anlaşmalar ile birlikte bir miktar gerilese de yüksek seviyelerini korumaktadır.
- Küresel risk iştahı, önceki Rapor dönemine göre ticaret anlaşmalarına ilişkin süreçlerdeki ilerleme ve azalan jeopolitik risklerle toparlanma kaydederken TL cinsi varlıklara ilgi artmıştır.
- Mevcut Rapor döneminde finansal koşullardaki sıkılık sürmüştür.
- 2025 yılının ilk çeyreğinde yurt içi talep zayıflamış, dış denge ise iyileşmiştir.
- Öncü veriler, yurt içi talebin ikinci çeyrekte yavaşladığına ve talep koşullarının dezenflasyonist etkisinin arttığına işaret etmektedir.
- İşgücü piyasası manşet işsizlik oranının ima ettiğine kıyasla daha az sıkıdır.
- Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış cari işlemler açığı ikinci çeyrekte artmıştır.
- 2024 yılı haziran ayında başlayan dezenflasyon süreci mevcut Rapor döneminde sürmüştür.
- Yıllık tüketici enflasyonu temmuz ayında yüzde 33,5 ile bir önceki Raporda sunulan tahmin aralığının üst bandının bir miktar altında gerçekleşmiştir.
- Enflasyonun yüzde 70 olasılıkla, 2025 yıl sonunda yüzde 25 ile yüzde 29 aralığında; 2026 yıl sonunda ise yüzde 13 ile yüzde 19 aralığında gerçekleşeceği tahmin edilmektedir.
- Orta vadeli tahminler üretilirken sıkı para politikası duruşunun fiyat istikrarı sağlanana kadar sürdürüleceği ve ekonomi politikaları arasındaki eş güdümün devam ettiği bir görünüm esas alınmıştır.
PARA POLİTİKASI KARARLARI
- TCMB, politika faizini haziran ayında sabit tutmuş, temmuz ayında ise 300 baz puan indirmiştir.
- Parasal aktarım mekanizmasını güçlendirmek ve TL’ye geçişi desteklemek amacıyla makroihtiyati politikalarda bir dizi adım atılmıştır.
- Kredi kartı işlemlerinde uygulanan azami faiz oranlarında indirim yapılmıştır.
- TCMB, politika faizine ilişkin atılacak adımların, enflasyonun ana eğilimi, enflasyon gerçekleşmeleri ve beklentileri göz önünde bulundurularak, öngörülen dezenflasyonun gerektirdiği sıkılığı sağlayacak şekilde belirleneceğini vurgulamıştır.
- Mevcut Enflasyon Raporu döneminde sistemin fonlama ihtiyacı gerileme kaydetmiş, 11 Temmuz tarihi itibarıyla sistemde yeniden likidite fazlası oluşmuştur.
- Mevcut Rapor döneminde TCMB’nin likidite yönetimi işlemleri de likidite gelişmelerine bağlı olarak değişim göstermiştir.
- TCMB’nin ağırlıklı olarak gecelik vadede fonlama yapmasının etkisiyle 12 Haziran tarihine kadar gecelik faizler, Merkez Bankası gecelik borç verme faiz oranına yakın düzeylerde hareket etmiştir.