Hüseyin Karadeniz
  1. Haberler
  2. Yazarlar
  3. NASIL BİR VEKİL? (1)

NASIL BİR VEKİL? (1)

Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

 

28. Dönem Milletvekili Seçimlerinde aday adayı olan Kastamonulu hemşerilerimize başarı dilerken, partili, partisiz medeni cesaretlerinden dolayı her birini tebrik etmenin boynumuzun borcu olduğunu bilmek asli bir görev ve sorumluluğumuz da ayrıca.

Eksik kalan yanlarımız, bir o kadar kangren olmuş yaralarımız ve değişmeyen kaderimiz üzerine bir hususu kaleme almak istedim.

Merhum şair hemşerimiz Rıfat Ilgaz’ın 1970’lerde kaleme aldığı “Bizim Kasabamız” şiirinde “Ortasındayız memleketin, Uzak değiliz Ankara’dan Yakınız yakın olmasına; Gelen olmaz, Halimizi gören olmaz” dizeleri çok manidardır. Ne ilginçtir ki, bugün ki temel sorunumuz, sırt ve omuz verebilecek, benim ve benden diyebilecek, adam yokluğumuzdur söz konusu. “Yaşadığınız şehre sığmak, sığamamak, olmak veya olamamakla” ilgilidir bütün mevzu. Biz armudun sapı, üzümün çöpü diyerek eğleşirken, atı alanın Üsküdar’ı geçtiği siyaset kulvarında, bir parmağında on marifetle kendisinin fark edilmesini bekleyen nice memleket evlatlarını küstürdük hem de büyük büyük marifetlerle. Ballandıra ballandıra.

Yine merhum şairlerimizden Bedri Rahmi Eyüboğlu’nun, “Sen, treni kaçırmış bir milletin çocuğusun” sözüne atıfla, her halde birde bizim memleketin çoğunu görseydi? “Siz, treni yakalamaya niyeti olmayan bir, memleketin çocuğusunuz” derdi.

Hani şu bizim büyüklerimizin bizi ürkütüp korkuttuğu siyaset var ya aslında, yönetim işleri anlamına gelen. İki canlının bir araya geldiği anda başlayan yönetim şekli yani. Bu, hayvanlar dünyasında da böyledir. İnsan, dünyaya geldiği anda kendisini bir yönetim sürecinin içinde bulur. Bu yüzden, her insanın özgürce siyaset yapma hakkı vardır ve bence de yapmalıdır. Çünkü içinde yaşadığı yönetim süreci doğrudan kendisiyle ilgilidir, kendi geleceğini belirleyecektir.

Buraya kadar anlaştık galiba!

Ancak siyaset, özellikle de toplumun bütününü ilgilendiren bir siyaset, kimi koşulları zorunlu tutar. Siyaset toplumu ileriye taşıma sanatıdır. Bunu becerebilmek için iki koşul oldukça önemlidir: Birincisi nereden geldiğini iyi bilmek ki bu ancak derin bir tarih bilgisini gerektirir. İkincisi de öngörüdür. Öngörü ise dünyayı, bilimsel ve teknolojik gelişmeleri çok iyi özümsemek ve yöntem geliştirmek demektir. Bugün şöyle yarın böyle ile toplum yönetilmemeli, bizdeki önderlerin kafa yapısı bu maalesef. Ve birilerinin çıkıp, geri geri giderek ileri gidilmeyeceğini yüksek sesle söylemesi gerekiyor.

Gördüğüm ve edindiğim tecrübeye göre siyaset bilmiyor ve yapamıyoruz. Yapamadığınız ve bilmediğiniz konuda çırak çıkmak başlarken razı olmaktır. O yüzden Meclise Milletvekili adayı olan hemşerimin ne amaçla aday olduğu benim için ve mensubu olduğu memleket için Bilmenin /yapmak kadar” önemli olduğunu anlaması gerekir. Sadece kanun, önerge, teklif, komisyon çalışmaları, bağlı bulunduğu vilayetin alt yapı, üst yapı çalışmalarının imarı ve inşa derdi olmamalı bir vekilin.

Bir milletvekili kendi ilinden, aynı kimliği taşıdığı ehliyet ve liyakat sahibi iş erbablarını iş başına gelebilmeleri için yol açabilmeli ve bu uğurda inisiyatif alabilmelidir.

Ne demek mi İstiyorum?

Ülkemizde 17 bakanlığın olduğu kabine de 60 Bakan yardımcısı bulunuyor. Genel Müdür (218), Genel Müdür Yardımcısı (654), Başkan (106), Başkan Yardımcısı (190), Daire Başkanı ( 2785), Bölge Müdürü ( 185), Bölge Müdür Yardımcısı (440) Müşavirlik(11) ve İl Müdürü (891)

Kastamonulu Sayısı?

Bakan (0), Bakan Yardımcısı (2), Genel Müdür(1), Genel Müdür Yardımcısı (2),Başkan(2), Başkan Yardımcısı(1), Daire Başkanı(4),  Bölge Müdürü (1), Bölge Müdür Yardımcısı (0), İl Müdürü(9) ve  Vali  (0)

Demem o ki, Kendi memleketinden çıkmış nice cevherlerin mücevhere dönüştüğünü görmemiş, görmek istememiş kişilerden değil, bu tablo da bulunan şablonu dert edinecek, kendi insanının, yönetim ve işletme becerisine güvenecek, gerekirse risk alacak, bu uğurda sarraf titizliğinde çalışacak milletvekilleri görmek hakkımız. Seçmeninin kendisine verdiği seçilmişlik eşittir “Güveni” kendisinden başkasına mubah görmeyenleri istemiyoruz elbette.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

İstamonu ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!