Kastamonunun coğrafi işaretli ürünleri arasında yer alan kuyu kebabı sezonu Mart ayının gelmesiyle açıldı.
Kastamonu’nun coğrafi işaretli ürünleri arasında yer alan kuyu kebabı sezonu Mart ayının gelmesiyle açıldı.
Özellikle çıra ve süt kuzusu ile birlikte üretim yöntemi ve kuyunun hazırlanış şekli nedeniyle Türkiye’deki diğer kuyu kebaplarından lezzet ve yapılışı farklı olan Kastamonu kuyu kebabı, sezonunu yeni açmasıyla birlikte rağbet görmeye başladı.
Pişirilme tekniği ve süt kuzusunun kullanımı kadar ustalığının da büyük önem taşıdığı Kastamonu kuyu kebabı, damak tadına düşkün olanlar için kilosu bu yıl 200 liradan servis ediliyor.
Kastamonu kuyu kebabının sezonluk bir tat olduğunu söyleyen kuyu kebabı ustası Serkan Eren, “Süt kuzu mevsiminde başlar ve kuzu mevsimi bittiği an itibariyle biter. Yani Mart aşının ortaları gibi başlarız, Kasım ayının sonlarına doğru da sonlandırırız.” dedi.
Türk Patent Enstitüsü tarafından 2015 yılında coğrafi işaret olarak tescillenen Kastamonu kuyu kebabının yapımında 6-10 aylık ve ortalama canlı ağırlıkları 25-35 kilogram civarında olan, yörede kekik otu gibi aromatik bitkilerle beslenen süt kuzuları kullanılıyor. Kebabın yapımında kullanılan kuyuların sahip olduğu özel tasarımın ısının dönerek eşit şekilde ve homojen yayılmasını sağlaması ve kebabın tamamen tuğlaların ısısı ile pişmesi, kuyunun ağzının yöreye özgü sarı toprak ile kapatılmasının hava ve ısıyı izole ederek pişme ısısının korunmasını ve etin kurumamasını sağlaması, kuyuların yakılmasında kullanılan çam kökü çırasının sahip olduğu reçinenin kebabın lezzetini artırması ayırt edici özellikleri arasında bulunuyor. Pişirilme esnasında herhangi bir baharat veya sebze kullanılmayan Kastamonu kuyu kebabı, aslında üretim yöntemi ve kuyunun hazırlanma şekli ile diğer kebaplardan ayrılıyor.