BAL’da mücadele eden Kastamonuspor’da kulüp başkanı Levent Özbet, başkanlık görevinden istifa ettiğini açıkladı
Bölgesel Amatör Lig’deKSK’da 2010 yılından beri başkanlık görevinde bulunan Levent Özbek, yaptığı yazılı basın açıklamasında başkanlık görevinden istifa ettiğini açıkladı.
KSK’nın Spor Toto 3. Lig’den Bölgesel Amatör Lig’e düşmesi sonrası, Olağanüstü Kongreye gidilerek tekrar başkanlık görevine getirilen Levent Özbek, 2010 yılında başladığı ve bugüne kadar sürdürdüğü görevinden istifa ettiğini kaydetti.
Özbek, 2010 yılından itibaren acısıyla, tatlısıyla zorluklara göğüs germeye çalıştığını belirterek, “3. ligdeki ilk sezonumuzda bize göre başarılı olduk. İkinci sezonumuzda da başarılı olduğumuz kanısındayım ancak üçüncü sezonumuz da bizimde hatalarımız olmakla birlikte diğer etkenlerde birleşince maalesef ligden düştük. Kulübümüzün ligden düşmesine herkes üzüldü ama inanın ben kahroldum. Bu sene ‘Yiğit Düştüğü Yerden Kalkar’ sözünü destur edinip takımı yeniden 3. lige çıkartıp öyle bırakmak için mücadeleye başladık. Küme düşüren yönetim lekesini silmek adına bu kararı aldık. Haziran ayında yapmayı planladığımız genel kurul öncesinde İstanbul’dan yönetime girmek isteyen arkadaşlarımızla oturup konuştuk. Çok kıymetli Sayın Hüseyin Karadeniz arkadaşımızın referansı ile çok yakından tanımadığımız İstanbul’dan yönetime giren arkadaşlarımızla yeni yönetimimizi oluşturduk. Ben, Sayın Nusret Demir ve Sayın Bayram Al’a ‘Benim başkan olma gibi bir saplantım yok. Sizden biri başkan olsun. Yeter ki bu takımı yeniden 3. Lige çıkartalım’ dedim. Sayın Nusret Demir, bana ‘Yok kesinlikle sen başkan olacaksın’ dedi. Bizde bu toplantılar ve istişareler sonrasında genel kurula gittik ve benim başkanlığımda bu yönetim kurulu oluşmuştur” dedi.
“Verilen taahhütler yerine getirilmedi”
Olağanüstü Kongre sonrası kendilerine verilen taahhütlerinin hiçbirinin yerine getirilmediğini aktaran Özbek, “Yönetim kuruluna seçilen arkadaşlarımızdan herkes ‘tamam’ dedi ancak sadece Ali Güler arkadaşımız dışında kimse beş kuruş para vermedi. Sayın Nusret Demir daha sonra beni telefonla arayarak ‘İstanbul’daki arkadaşlarımız beni hayal kırıklığına uğrattı.
Herkes söz verdiği parayı vermezse bende taahhüt ettiğim 50 bin TL’yi vermem’ dedi. Lige katılım payı olarak federasyona yatırdığımız 25 bin TL’nin bize İstanbul’dan sadece ve sadece 12 bin 500 TL’si gönderildi. Geri kalan 12 bin 500 TL’yi Kastamonu’daki yöneticilerimiz vermiştir. Ramazan Bayramı öncesinde futbolcularımıza peşinat olarak 36 bin TL ödenmiştir. Bu paranın 3 bin 300 TL’sini de İstanbul’dan Hüseyin Karadeniz finanse etmiştir. Geri kalan 33 bin TL Kastamonu’daki yönetici arkadaşlarımız Cahit Aşıkoğlu ve Satılmış Ayar tarafından borç bulunup ödenmiştir. Aslında bu paranın ödenmesi konusunda futbolculara, teknik heyet ve bizlere İstanbul kanadından söz verilmiş, bu söz yerine getirilmemiş ve Kastamonu kanadı olarak zor duruma düşürülmek istesek de sonuçta yukarıda adı geçen yöneticilerimiz borç bulup futbolculara bu ödemeyi yapmışlardır” diye konuştu.
Ortalıkta büyük ölçüde bilgi kirliliğinin olduğunu ifade eden Özbek, “Kulübü ekonomik olarak rahatlatacağını düşündüğümüz ve tüm planlamalarımızı 31 Ağustos Cumartesi günü yapmayı planladığımız geceye bağlamışken, bizimle birlikte mesai harcayan Sayın Bayram Al, her şey yolunda giderken aniden hemen ne odlu da yanımızdan ayrılıp, Sayın Nusret Demir’in yanına gitmiştir? Ve ne odlu da bu gece ertelenmek zorunda bırakılmıştır? Biz kulübü rahatlatmak için İstanbul’da kapı kapı dolaşırken Sayın Nusret Demir ve bazı yönetici arkadaşlarımız kulübün önünün kesilmesi adına istifa ettikleri yönünde açıklama yapılmıştır? Halbuki bugüne kadar resmi olarak hiçbir istifa olmamıştır. Bunun güzel Türkçemiz’de ki açıklaması ve anlamı ‘Darbe Girişimidir” şeklinde konuştu.
“Araya nifak sokanlara hakkımı helal etmiyorum”
Özbek, şöyle devam etti:
“Bu arkadaşlarımız benim görevi bırakmam halinde 250 bin TL bir kaynakla göreve gelmek istediklerini ve KSK’yı 3. Lig’e çıkartacaklarını ifade etmişlerdir. Birlikte görev yaptığımız süre zarfında Sayın Nusret Demir’e görev değişikliği yapabileceğimizi her fırsatta iletmeme rağmen, şimdi başkanlık görevini bırakmak istememekle suçlanmam manidardır. İstanbul’dan Sayın Hüseyin Karadeniz ve Sayın Ali Güler arkadaşlarımız dışındaki diğer yönetici arkadaşlarımızın tutarsızlığı ve ortalığı bulandırma adına yapılan girişimleri bizi yıldırmış ve hatta zor duruma düşürmüştür. KSK’nın 3. lige çıkması için benim istifa etmem gerekiyorsa ben istifa ediyorum.
Yönetim kurulumuzun içinden veya dışından bazı kişiler tarafından bilinçli bir şekilde kamuoyuna nifak tohumu atılmak suretiyle dedikodular yayılmış ve bu dedikodular bizim hareket alanımızı daraltmıştır. Bu insanların eline ne geçti anlayamıyorum. Bu dedikoduları bilinçli bir şekilde yapanlara hakkımı helal etmiyorum. 2010 yılında bu görevler bizlere düşmemeliydi. Bu memlekette bu görevi yapacak onlarca insan varken kimse bu göreve talip olmamışken sadece kırmızı-siyah bayrağımız dalgalansın düşüncesiyle kendimizi heba edercesine çırpındık durduk. Bizlere katkı sağlayanlar oldu. Bunlardan Allah razı olsun. Katkı sağlamadan dedikodumuzu edenler oldu onları da Allah’a havale ediyorum.”
Ayrıca Başkan Özbek, İstanbul’dan yönetim kurulunu giren Nusret Demir ile Bayram Al’a kongreden bugüne kadar kulübe herhangi bir destekte bulunup bulunmadıkları şeklinde soru yönelterek, şunları kaydetti:
“KSK için ne kadar mesai harcamışlar. Bırakın destek olmayı neden 31 Ağustos’taki geceyi engelleyerek ‘Darbe Girişiminde’ bulunmuşlardır”
…devamı Gazete İSTAMONU’da