İstamonu’nun siyasette farkındalığı arttırmak ve İstanbul’da siyaset arenasındaki Kastamonululara destek olma amacıyla düzenlediği Bir’e Çeyrek Kala programının dördüncüsü, Kastamonulu belediye meclis üyelerinin katılımıyla gerçekleşti.

AK Parti Kağıthane Belediye Meclis Üyesi Ali Güler’in moderatörlüğünde gerçekleşen oturumun birinci ayağında; CHP Bakırköy Belediye Meclis Üyesi Emel Tığlı, CHP Kağıthane Belediye Meclis Üyesi İbrahim Toprak, AK Parti Fatih Belediye Meclis Üyesi Orhan Narin, CHP Ataşehir Belediye Meclis Üyesi M. Kemal Aldoğan, AK Parti Arnavutköy Belediye Meclis Üyesi Mesut Yavuz, AK Parti Sarıyer Belediye Meclis Üyesi Salim Kain konu başlıkları altında görüşlerini bildirdi.

Ali Güler: Meclis üyeliği yerel siyasetin güç kazandığı makamdır

Siyasette yer aldığımız partinin ötesinde Kastamonu kimliğimizle kitleleri temsil ettiğimizi düşünüyoruz. Hemşerilerimiz, meclis üyelerinin farklı amaçlar için siyasette yer aldıkları algısını taşıyorlar. Oysa meclis üyeliği belediye başkanlığı kadar önemli olmakla birlikte, yerel siyasetin güç kazandığı bir makamdır. Bizim gibi yerel siyasetçiler kendi düşünce dünyası, ilçe halkı, hemşerilerinin ihtiyaçları ve realiteleri arasında bir sentez yakalamak zorunda. Bu çalışmaları yaparken beklentimiz; aidiyet duygusuyla hizmet ettiğimiz toplumun siyasete ve siyasetçiye olan kötü bakış açısını değiştirmesi yönünde. Kastamonuluların, geçmişten bugüne ve geleceğe taşıyabileceği şanlı bir tarihi var. İSTAMONU, Kastamonuluların siyasette var olması için çok önemli adımlar attı. Kastamonulular olarak her zamankinden daha fazla siyasette var olma yolunda beşeri sermayemizi seferber etmek için çaba sarf etmeliyiz. Bu ülke için her zaman üzerimize düşeni yaptık, siyaseten de yapacağımıza eminim.

CHP Kağıthane Belediye Meclis Üyesi İbrahim Toprak

‘Belediye Meclis Üyelerinin Topluma Katkıları’

Nitelikli bir belediye meclis üyesi kent yaşamanın düzlenmesi, insanların kentte yaşama mutluluğunu hissetmesini sağlaması açısından çok önemlidir. Nitelik tahsille ilgili bir durum değil, bu konuda beşeri ilişkiler önemlidir. Meclis üyesi kentin sahip olduğu potansiyeli, tarihi, kültürel ve ekonomik hareketleri kurgulayarak geleceği tasarlayabilmeli. Belediye meclis üyeleri araştıran, uygulayan, düşünce geliştiren ve öneri sunan insanlar olmalıdır. Kentin sorunları belediye çalışanlarıyla çözümlenecek sorunlar değildir. Kentsel sorunların çözümü belediye başkanı, belediye meclis üyeleri, belediye çalışanları ve sivil toplum kuruluşlarının görüşlerinin alınmasıyla mümkün olabilecektir. Muhalefette de olsa iktidar partide de olsa iyi bir meclis üyesinin, kent mimarlarından olduğunu unutmamak gerekir.

AK Parti Bağcılar Belediyesi Meclis Üyesi Abdullah Özdemir

Tarihsel Süreç İçerisinde Kastamonu – İstanbul Emek Köprüsü

Memleketimizden göç etme sebebi hepimizde aynıdır; ekonomik şartlar. Yaşadığımız mücadele de bu sebeple benzerlik gösterir. Dedem 1965-1985 yılları arasında ailesini İnebolu’da bırakarak tek başına Almanya’da çalışmış. Babam da paralel olarak 1970’den 1979 yılına kadar memlekette ticaretle uğraşmış. Köyümüzde 1970’den 1990 yılına kadar güzel bir ticaret potansiyeli vardı, hemşerilerimiz göç etse de yılın 6 ayını geride bıraktıkları ailelerinin yanında geçirebilecek ekonomik güce sahiptiler. Ancak İstanbul’da iş hacmi azalınca ekonomik şartlar kalıcı göçü zorladı, köylerimiz boşaldı. Bizde bu sebeple 1993 yılında İstanbul’a göç ettik. İstanbul’da gerçekten aradığımızı bulamamıştık. İstanbul’da ticari alanda mümkün olabildiğince bulunmaya çabalarken çalışanlarımızın hemşerilerimizden oluşmasını tercih ettik. Geriye dönüp baktığımda memlekette yaşamış olmanın hayatıma kattığı birçok avantajın olduğunu söyleyebilirim.

AK Parti Fatih Belediye Meclis Üyesi Orhan Narin

‘Siyasetin Kendi İçindeki Zorlukları’

‘Seçildikten sonra Kastamonuluyuz’ sözümüzü tutarak, ayrım yapmaksızın hemşerilerimizin taleplerini yerine getirmeye çalışıyoruz. Görev aldığınız ilçe ne kadar merkezi konumdaysa talepler ve sorumluluğunuz o kadar artıyor. Fatih İstanbul’un merkezi konumunda. Valilik, emniyet müdürlüğü, ticaret odası, üniversite, hastane gibi birçok kurum bulunuyor. Çok çeşitli isteklerle karşı karşıya kalıyoruz bu sebeple. Gelen talepleri siyasetin içerisindeki arkadaşlarla ve bürokrasiyle paylaşarak çözmeye çalışıyoruz. Bu noktada başarılı olduğumuzu düşünüyorum ancak hepsine yetişme noktasında muhakkak eksik kalmışızdır. Siyasetin içerisinde yer alan insanlar vaktinden ve nakdinden fedakarlık yapmak zorunda. Bunu yaşadık, bizden sonra gelenler de yaşayacaklar. Ayrıca Siyaset ve STK’nın birlikte hareket etiği zaman çok daha başarılı işlerin meydana çıkacağını bilmemiz gerekir. Bir sivil toplum kuruluşu ilçede ancak bir kişiye referans olabilir. Bu sebeple siyasi olarak bir titriniz olması lazım.

CHP Ataşehir Belediye Meclis Üyesi M. Kemal Aldoğan

‘Siyasetin öncelikleri nelerdir?’

Eğer siz hakkınızı istemezseniz kimse sizin için çabalamaz. Kastamonulunun İstanbul’dan yıllardır hakkını alamadığını düşünüyorum. Siyasetin itici bir güce ihtiyacı vardır. Bu da STK’lardır. Ancak bizim çatı olarak değerlendirdiğimiz derneklerimiz bırakın güç olmayı, bir olmaktan etkin olmaktan dahi aciz. Siyaseti bir yarış olarak değerlendirmek lazım. Rakiplerimizin siyasi ve STK gücüyle yürüyerek ulaştığı yere biz ancak koşarak ulaşıyoruz. Kalıcı olmak için de onlardan daha çok çaba sarf etme durumundayız. Söz sahibi olmak istiyorsak genç arkadaşlarımızı siyasete yönlendirmeliyiz. Partilere üye olmalıyız. İstanbul’da %8 Kastamonulu var, onun %5’i üye olsa büyükşehir belediyesine sahip oluruz. Hatta başbakanda bizden çıkar. Ama önce kendimize sorumluluk yüklememiz gerekir.

AK Parti Arnavutköy Belediye Meclis Üyesi Mesut Yavuz

‘Siyasette Güçlü Olmanın Kuralları’

Kastamonu nüfusu İstanbul’da yoğunlukta ancak ticaretle çok az kişi uğraşıyor, genel itibariyle işçi statüsündeyiz. Temel sorunumuz tam manasıyla bir önderimizin olmayışıdır. Gurbete geç göç ettik bu sebeple ekonomik şartları düzeltmek için eğitimden geri kaldık. Çok zor şartlarda okuyarak bir yerlere gelebildik. Misal eğitim için aldığımız burslar hali hazırda yeterli değil. Güçlü bir siyaset için güçlü bir ekonomi, güçlü bir eğitim, güçlü insan ilişkileri gerekir. Çok küçük şeylere kırılarak, birimizden uzaklaşma yerine daha sıkı bağlarla birlik olmalıyız. Ancak bu birliktelik sağlandığı takdirde siyasette toplum olarak başarı sağlayabiliriz.

AK Parti Sarıyer Belediye Meclis Üyesi Salim Kain

‘Belediyecilik Hizmetlerinde Etkinlik ve Ulaşılabilirlikte Hemşerilik Faktörü’

Dünyanın her yerinde kamu yönetimi içerisinde önemli ve vazgeçilmez bir yere sahip olan yerel yönetimler, halkla en yakın ilişkilerde olan kamu yönetimi birimleridir. Dünya yönetiminin önemli bir kısmının belediye içerisinde yer alması ve ekonomik faaliyetlerin daha çok şehirlerde gerçekleşmesi nedeniyle yerel yönetimlerde belediyenin önemi gittikçe artıyor. Devlet tarafından yerel yönetimlere ayrılan ödeneklerin büyük bir bölümünü alan belediyelerde, hizmet verdikleri nüfusun yoğunluğu ve bu sayıların her geçen gün arttığı göz önünde bulundurulmalı. Bu sebeple belediyelerin aldıkları ödenekler sundukları hizmetlerin kalitesiyle değerlendirilmeli. Hizmet üretiminde rekabetin olmaması kamu yönetiminde etkinsizliğin en önemli göstergelerinden biridir. Ancak yeni yasal düzenlemeyle nüfusu 50 binin üzerindeki belediyelere stratejik plan hazırlama ve performans ölçümü yapma zorunluluğu getirilmiştir. Parti teşkilatlarında, yerel yönetimlerde ve kamu yönetimlerinde söz sahibi olacak Kastamonuluların yetişmesi var olanların da hizmet yarışına girmesi gerekmektedir.