Kastamonulular Dayanışma Derneği (Kas-Der) Genel Başkanı Remzi Şen, İsrailin Mescid-i Aksaya düzenlediği saldırıyı kınadı.
Kastamonulular Dayanışma Derneği (Kas-Der) Genel Başkanı Remzi Şen İsrail polisinin işgal altındaki Doğu Kudüs’te yer alan Mescid-i Aksa’daki Filistinlilere müdahalesine karşı tepki gösterdi.
Şen, İsrail’in uluslararası toplumun gözü önünde insanlık suçu işlediğini vurguladı.
Kas-Der Genel Başkanı Remzi Şen açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
Kudüs, üç semavi dinin merkezi olan kutsal bir beldedir. Hz. Ömer’in fethiyle beraber İslam toprağı olan Kudüs’te yüzyıllar boyunca Müslümanlar, Hristiyanlar ve Yahudiler kardeşçe yaşamışlardır. Yine Kudüs, 1073 tarihinde Selçuklu komutanlarından Atsız Bey tarafından fethedilerek aynı zamanda Türk hakimiyet sahası içine de girmiştir. Sonrasında Haçlıların işgaline uğramış ve Selahaddin Eyyubi tarafından kurtarılmıştır.
Yavuz Sultan Selim ile beraber mutlak manada Türk hakimiyetine giren Kudüs, Osmanlı Devleti’ni parçalamak için başlatılan Birinci Cihan Harbiyle birlikte işgal edilmiş bir toprak olmuştur. Akabinde bölgede Siyonist bir siyasi teşekkül çalışması başlamış, İsrail kurulmuştur.
İsrail, mübarek Ramazan ayı boyunca kanlı yüzünü, karanlık yönünü bir kez daha, üstelik pervasızca ve pişkince gösterime çıkarmıştır. İslam toplumlarının iç çelişkilerinden ve katılaşan ihtilaflarından istifade eden İsrail hükümeti özellikle Doğu Kudüs ve Batı Şeria’da terör estirmiştir.
Uluslararası toplumun gözü önünde insanlık suçu işlenmektedir.
Filistinli sivillere hiçbir inancın kabullenmeyeceği baskı, dayatma ve şiddet uygulanmaktadır.
Harem-i Şerif’in statüsünü hedef alan, Müslümanların haremi ismetine kast eden İsrail’in uluslararası hukuka aykırı eylem ve politikaları sabırları, sınırları ve sinirleri aşacak boyuttadır.
İşgal altındaki Doğu Kudüs’ün Şeyh Cerrah ve Silvan Mahallelerinde yaşayan Filistinli masumların zorla göç ettirilmesi, Yahudi yerleşimci terörünün bitmek tükenmek bilmeyen tahrikleri Ramazan boyunca azalmak şöyle dursun, iyice kontrolden çıkmış, kanlı olayların önünü açmıştır.
Filistin Siyonist kuşatma altındadır.
İsrail güvenlik güçleri en iyi bildikleri terör yöntemlerini kullanarak Filistinli sivillere ateş yağdırmaktadır.
İsraillilerin ‘yerleşimci’ adı altında Filistinlilerin evlerini çalmaları net bir ifadeyle hırsızlıktır, gasptır, akla da vicdana da sığmamaktadır. Sözüm ona medeni dünyanın gözü önünde gerçekleşen bu adi suç, 21. yüzyıla yeni bir kara leke olarak geçmiştir.
Türkiye olarak, söz konusu milli ve manevi değerlerimiz olduğunda Hak yolunda canını bu uğurda esirgemeyen Kastamonulular olarak her zaman olduğu gibi Filistinli kardeşlerimizin yanındayız. İslam dünyasını ve sözde insan hakları muhiplerini de girişimde bulunmaya davet ediyoruz. Türkiye Cumhuriyeti dua ve diplomatik girişimleri ile Filistinli kardeşlerimizle omuz omuzadır.
Zira Cemil Meriç der ki:
“Zulmün olduğu yerde tarafsızlık namussuzluktur.”
Kudüs demek İslam’ın onuru demektir. Mescidi Aksa inancımızın iffeti, kıblemizin ilkidir. Müslüman Türk milleti Kudüs’ün çiğnenmesine, mescitlerimizin silahların gölgesinde tutulmasına tahammül etmeyecektir.
Kudüs, siyasi ve Siyonist hesaplara kurban edilemeyecektir.
İsrail yayılmacı ve nefret saçan politikalarından daha fazla kan dökülmeden vazgeçmelidir.
Milletimiz mazlum kardeşlerinin yanındadır. Türk Milleti hafızasında yıllardır hasretle ve hüzünle taşıdığı Kudüs’ün teslimine göz yummayacak, bu rezalete seyirci kalmayacaktır.
Alemi İslam’ın ilk kıblesi olan Mescid-i Aksa’ya yapılan saldırının, bu menfur tutumun hesabı elbet bir gün sorulacaktır. Unutulmasın ki, tarih ağır ağır yürüse de yerini bulan adaletin kayıtlarıyla doludur.
Bu duygularla İşgalci İsrail’i kınıyor, yapılan saldırılarda şehit olan Filistinli kardeşlerimize Allah’tan CC Rahmet, yaralılara acil şifalar diliyorum. Milletimizin her daim Filistinli kardeşlerimizin yanında olduğunu tüm kamuoyuna saygı ile bildiriyorum.
Haber: İSTAMONU