Erdemir Tekstil Genel Müdürü Hüseyin Yamalı, hayatın zorluklarının yıldıramadığı, bilakis daha da kamçılanan azmiyle yakaladığı ders niteliğindeki başarı öyküsünü İSTAMONU’ya anlattı.
1977 Taşköprü doğumlu olan Hüseyin Yamalı, İlkokulu Taşköprü’de, ortaokulu ise 2011 yılında öğrenci yetersizliğinden kapatılan ve Türkiye’nin ilk yatılı okullarından birisi olan İhsangazi YİBO, da okumuş. İhsangazi YİBO’nun kapatılışından dolayı duyduğu üzüntüyü “O okuldan çok önemli değerler yetişmiştir” diye özetliyor.
Zorlu yolculuğun ilk adımları
“Çok zor şartlarda okuduk, bugünün en küçük parası olan 50 kuruşa bile muhtaçtık” diyen Yamalı, o dönemde Çobanoğlu çekme helvalarının sahibinden ödünç kutu çekme helvası alarak okulda tek tek satış yapmaya başladığını söylüyor.
Bu şekilde harçlığını çıkarmaya başladığını, yaz tatillerinde ve hafta sonlarında İstanbul’a gelerek aldığı mont ve kazakları Kastamonu’da satıp kendi durumuna ivme kazandırdığını anlatarak, “O zor şartlara rağmen çalmadan, çırpmadan, büyük emek ve gayretlerle başarıya ulaştık” diyor.
Bir koltukta üç karpuz
Ortaokul bittikten sonra İstanbul’a gelen Yamalı’nın zorlu şartlar burada da yakasını bırakmamış. Şöyle anlatıyor o süreci Yamalı: “16 yaşında İstanbul’da ilk patronum Hasan Altıok’un yanında işe başladım. Aynı zamanda tahsilime devam etmem gerekiyordu. Lise müdürüne durumumu anlatıp sabahçı olarak düz liseye devam ettim.
Sadece bir kalem ve defter ile öğleye kadar okula gittim, okul çıkışı akşam 19.00’a kadar da işte çalıştım. İşten çıkınca oturduğum evin karşısındaki taksi durağında şoförlük yaptım. Lise’yi bitirdikten sonra girdiğim Marmara Üniversitesi İktisadi Bilimler Fakültesi’ni 2. sınıfta bıraktım.”
1997 yılında Erdemir Tekstil’i kurdu
“Firmamızda tekstile dayalı ürün tedarik hizmeti veriyoruz” diyen Yamalı, şunları söylüyor: “Bugün giyilen her kıyafetin üzerinde; düğme, etiket, fermuar hatta kartına kadar Erdemir işçiliğini görmeniz mümkündür, tekstilde A’dan Z’ye gerekli bütün ürünlerin üretimini yapıyoruz.”
3.000 metre kapalı alanda faaliyet gösteren Erdemir Tekstil olarak her türlü geniş ürün yelpazesine sahip olduklarını ve firma olarak talep ve istekleri zamanında karşılayacak bir ekip ve ekipmanla piyasada 1. sırada olduklarını söyleyen Hüseyin Yamalı,“50 kişinin çalıştığı firmamızda aksesuar ürünlerin % 80’i kendi üretimimizdir. Satış yaptığımız müşterilerimizin tamamı ihracatçı, bu anlamda da ayrı bir haz alıyoruz” diyor.
Hedefler ve sektörel sorunlar
Hüseyin Yamalı, firma hedeflerini ve sektörün sorunlarını ise şu sözlerle açıklıyor:
“Hedeflerimiz arasında bulunduğumuz konumu korumak var. Güven sağlamayan ticaret ortamında küçük, orta ve büyük ölçekli işletmeler özellikle çek yasası ile mağdur ediliyor. Hiç kimse dönen bir çekin karşı tarafa bir mesuliyet getirmediği ve yanlış çek kullanımının caydırıcı bir özelliğinin bulunmadığı böyle bir ortamda kazandığını riske etmek istemez, çek konusunda ekonomik olarak gelecekten endişeliyiz. Yasal olarak hak arayışına giremiyoruz.”
“Kastamonu’ya yatırım yapmayı çok istedim ama…”
Kastamonu’ya yatırım konusunda hassas olduğunu ifade eden Yamalı, şöyle konuşuyor: “Kastamonu’ya yatırım yapmayı çok düşündüm, çok kez teşebbüs ettim ama nasip olmadı. Bir dönemde Türkiye’nin bir numarası olan Akın Tekstil’in Anadolu’da bir fabrika kuracağız açıklamasından sonra Kastamonu’ya yaptığı yatırımda öncülük etmiştim. Sağ olsunlar o dönemde bu girişimi yaptılar, ancak şimdi kapatacaklarını duydum. Üzülüyoruz tabi ki bu durumlara. Kapatma nedeni ise bu tutarsız teşvik yasalarıdır. Yerel yönetimlerin tutumu zayıf kaldığı gibi, devletin genel desteği de çok zayıf.”
KÜ ile TASA projesi işbirliği
“2005 yılında Türkiye’de ülkemiz içindeki proje ve fikir geliştirmeye çalışanları bir araya getirmeyi amaçlayan Türk Tasarım Araştırma Sanayi Ar-Ge Aktivasyon (TASA) adını taşıyan platform oluşturduk. Amacımız devlet ya da özel sektöre ticari, sanayi, toplumsal projeler sunmak, yeni markalar yapmak ve toplum içindeki düşünce, beceri ve zekâları doğrultusunda yine bu ülke için aktif etmektir. Önümüzdeki günlerde KÜ rektörü Prof. Aydın ile projeler hakkında görüşme yapmayı planlıyoruz. Birileri sizin için düşünüyor, birileri sizi düşünüyor. Bende varım diyorsanız TASA’ lanın.”
“İstanbul, üretim merkezi değil, vitrin olmalı “
İstanbul’un üretim ve ticaretteki yerine de değinen Hüseyin Yamalı, önemli bir tespitte bulunuyor : “İstanbul; ticareti, modelin merkezidir, vitrindir. Üretim yeri değildir, olmamalıydı. Gelin görün ki Anadolu’ya kuracağımız fabrikaları İstanbul’a kurarak İstanbul’a ve Anadolu’ya en büyük kötülüğü yapmışız.
Çin bu işi en güzel yapan ülkelerden biridir. Organize sanayiler oluşturmuşlar.Guangzhou’ya gidin elektrik ve elektronik üzerinedir. Şanghay dediğiniz de ise komple triko, mont, kazak üzerine tekstil şehridir adeta. Branş sanayiler devreye sokulmuş.”
“Havaalanı hala açılamadı”
Yamalı, “Kastamonu Havaalanı için sürekli tarihler değişti hala açılamadı. Havaalanı bir şehrin en önemli ulaşım ağıdır. Ancak ben Kastamonu havaalanın açılışı ve kapanışı arasına en fazla bir yıl diyorum. Çünkü sahip çıkılmayacağını görüyorum” diyerek bu konuda karamsar olduğunu dile getiriyor.
“İstamonu’ya büyük iş düşüyor”
İSTAMONU’yu şu sözlerle değerlendirdi: “Gazete İstamonu güzel bir girişim, ana kademe başta olmak üzere tüm çalışanlarınızı gayretlerinden dolayı kutlamak isterim. Gazetenize İstanbul’da çok büyük iş düşüyor. Bildiğim kadarıyla İstamonu, İstanbul’daki tek haftalık Kastamonu gazetesi, ses getirebilecek ve bizi birbirimize tanıtabilecek bir gazete misyonu ve vizyonu olan bu gazeteye her türlü desteğimiz devam edecek.”