Bugüne kadar düzenlediği 15 eğitim yürüyüşünde, 72 ilde 16 bin 825 kilometre yol katetti. Bedensel engeline rağmen orman sevgisini ve orman yangınlarına karşı duyarlılığı arttırmaya çalışan 50 yaşındaki Veysel Sorhun, İzmir’den Kastamonu’ya uzanan bin 50 kilometrelik 16. yürüyüşüne hazırlanıyor.

Yaklaşık 30 yıl önce İzmir’in Bornova ilçesindeki bir orman yangınından etkilenerek ormanların korunması ve yangınların önlenmesi konusunda gönüllü olarak çalışmaya karar veren bedensel engelli Sorhun, 4 Mayıs’ta “16. Türkiye Bir Fidan Bir Damla Su Eğitim Yürüyüşü”nü gerçekleştirecek. Çanakkale, Bursa, Yalova, Kocaeli, Sakarya, Bolu, Kastamonu ve ilçelerini kapsayan bin 50 kilometrelik yürüyüş boyunca ziyaret ettiği yerleşim yerlerinde orman yangınları, kuraklık, küresel ısınma ve iklim değişikliği konularına dikkat çekip el ilanları ve broşür dağıtacak.

Hayat hikayesinden bahseden Veysel Sorhun yetiştirme yurdunda büyüdüğünü, 8 yaşına kadar sağlıklı olan sağ bacağının, geç fark edilen kalça çıkığı ve yanlış tedavi sonucu 15 santimetre kısaldığını ve engelli kaldığını söyledi.

Yetiştirme yurdundan ayrıldıktan sonra 15 Haziran 1987’de İzmir’de ayakkabı boyarken Bornova sırtlarında büyük bir orman yangını çıktığını dile getiren Sorhun, “Çok büyük bir yangındı. Ben 20 yaşındaydım, o yangında bütün İzmir ayağa kalktı, şehirdeki insanlar tedirgin oldu. Masmavi gökyüzü siyaha boyandı. Boya sandığını bir esnafa bıraktım, itfaiye aracının arkasına bindim, yangın yerine gittim. Sanki kıyamet gibiydi, ‘Manisa da yanıyor’ dediler. Bunun üzerine yürüyerek Manisa’ya gittim, orada yangın yoktu. O gün ilk yürüyüşümü yaptım, durdum düşündüm, ‘Ben engelliyim ama engelimin arkasına saklanmayacağım, benim de yapacağım bir şeyler var’ dedim ve yürüyüşlere başladım” dedi.

Sorhun, ayağındaki engelline rağmen yürürken zorlanmadığını belirterek, şunları kaydetti: “Bedensel engelli, orman yangınlarıyla mücadele eden, yürüyerek eğitim veren Veysel Sorhun olarak tanındım, tarihe geçtim. Yürüyüş yaparken ormanlık alanlarda kalıyorum genelde. Ağacın dibine geldiğimde etrafıma tehlikeli sürüngenlerden korunmak için kükürt ve kireç dökerim ve ormanda sabahlarım. Yol kenarından gittiğim yerlerde de dinlenme tesislerinde mola veririm. Gece de yürüyüş yaparım. Uğradığım köylerde anız yakarken dikkatli olunması gerektiğini anlatırım. Kontrollü yakmalarını söylüyorum, broşürler dağıtıyorum. Yürüyerek eğitim veriyorum, bu amaçla Türkiye’de yürüyerek eğitim veren tek kişiyim.”

“Adım ‘Orman Baba’ kaldı”
Ormanda yürümenin tehlikeli olabildiğini, geceleri yönünü yıldızlara bakarak bulduğunu, gündüzleri ise ağaçların yosun tutan tarafına baktığını anlatan Sorhun, 30 yıldır yaptığı yürüyüşlere birçok unutamadığı anı biriktirdiğini de söyledi.

Sorhun, Vali Recep Yazıcıoğlu ile aralarında bir dostluğun oluştuğunu, kendisiyle iki kez daha karşılaştıklarını belirterek, “Bana ‘Orman Baba’ derdi. Adım öyle kaldı” dedi.

Sponsor arıyor
Mayıs ayında başlayacağı yürüyüşünün 16. yürüyüşü olacağını belirten Sorhun, sözlerini şöyle sürdürdü: “Son yürüyüş 16. Türkiye yürüyüşüm olacak, bin 50 kilometre, sırasıyla İzmir, Çanakkale, Balıkesir, Bursa, Yalova, Kocaeli, Sakarya, Bolu ve Kastamonu ilçelerini dolaşarak Kastamonu’daki Şerife Bacı heykeli önünde sona erecek. Her sene nisan, mayıs ayında orman yürüyüşleri düzenlerim, yangın mevsimi öncesi yürürüm ki vatandaşları uyarayım. Her yürüyüşüm öncesi valilikler destek olurdu, bana harcırah verirlerdi ama son 4 senedir destek yok. Şimdi bana giysi, kamuflaj, dürbün, sırt çantası, ilk yardım çantası lazım, sponsorlar arıyoruz. Kendim için bir şey istemiyorum, ülkemin geleceği için bir şeyler yapmak istiyorum.”